Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Cevap: Ben Seni böyLe SewdiM
Kadın adamı çok seviyordu... Yemyeşil ovalarını verdi adama Yaşam fışkıran. Beni seviyor musun? Evet, dedi adam... Güneşini, ayını verdi kadın Yıldızları taktı bir bir adamın omuzlarına... Beni seviyor musun? Tabi, dedi adam... Kadın çağladı Gürül gürül akan pınarını verdi adama. Beni seviyor musun? Elbette, dedi adam... Kadın bağlandı Yaşam ipini adama verdi. Bir oldular tek oldular adamla. Beni seviyor musun? Biliyorsun, dedi adam... Kadın dağlarını verdi adama Tırmandılar doruklara. Beni seviyor musun? Aşağılara baktı adam zirveden. Başkalarını gördü Sustu adam... Ağladı kadın... Gözyaşını verdi adama Almadı adam... Kadın onurunu verdi adama Şaşırdı adam... Sordu yine usulca kadın Beni mi seviyorsun? Onu da seviyorum seni de, dedi adam... Sustu kadın... Verecek bir şeyi kalmadığında... Senin yüreğine ihtiyacım var, dedi adam Başkasını sevebilmek için... Çıkarıp yüreğini verdi kadın. Korktu adam... Beni sevmiyor musun, dedi adam. Sesi yoktu kadının söyleyemezdi. Gözleri yoktu kadının ağlayamazdı. Kalbi yoktu kadının sevemezdi. Onuru yoktu kadının yaşayamazdı. ######################### Kırgınım… Kime olduğunu, neye olduğunu bilmeden kırgınım… Belki hayata, belki kendime kırgınım sadece… Kırgınım… Yüreğim bir yanardağ gibi kaynayarak yanarken, Nasıl oluyor da bir buz dağı oluveriyorum bir anda… Kırgınım… İçim sevgi ile kavrulurken neden böyle yıkıcı, Parçalayıcı oluyorum… En çok sevdiğim varlıkları biranda kırıp, Un ufak ediyorum… Kırgınım… Öfkeme, tat almayan yüreğime, Sevmenin, sevilmenin değerini bilmeyen Kalbime… Kırgınım… Yeşilin huzurunu, mavinin derinliğini, Görmeyen gözlerime... Kuşların nidasını işitmeyen kulaklarıma Kırgınım… Kırgınım… Mantığımla kalbimin arasında gidip gelen Benliğime… Kırgınım… Sonuçlandıramadığım sevgilerime, Sarılmaya korktuğum sevgililerime… Kırgınım çok kırgınım, Beceriksizliğime, korkaklığıma, Kırgınım… Beklide bir hayalden ibaret oluşuma ############################# Tek taraflı bir sevgiydi, beni sana bağlayan ve gözyaşına boğulan yüreğimdeki.. İki tarafına da dokunsan, hiçbir sonuç alamadığın, bir sevdaydı benimkisi.. Ben seviyordum ve içimden, bağıra bağıra söylüyordum. Ben sana aşıktım, ama sen hissetmiyordun.. Çıkaramıyordum içimdeki gücü. Anlatamıyordum ´seviyorum´lu biten o son sözü. Ve gözlerimle söylüyordum ve ben seni özlüyordum, ama sen görmüyordun...! Seviyordum çocuksu bakışını. Her yere ayak uyduran, o çılgın rahatlığını. Ve yerinde kullandığın, olgun tavrını seviyordum.. Her şeyinle hoşuma gidiyordun ve bana, her şeyinle çekici geliyordun.. Ben sana hayrandım, ama sen bilmiyordun.. Söyleyemedim sana.. Attığım her yeni adımda, risk alarak başlardım hayata. Ama, sana karşı kumar oynayamadım, rest çekemedim hayata. Seni kaybetmekti, sevginin yanında sevgimin yalnız kalmasıydı korkum ve ben bunu, bir türlü göze alamıyordum...! Sana söyleyemedim... Belki sen bunu, hiçbir zaman bilmeyeceksin.. Ama birgün öğrenirsen, suçu kendinde arama. Çünkü bütün suç benim.. Ve olur ya, birgün gelirsen bana, ben her zaman, her şeyimle seninim...! ############################# Gidiyorsun öyle mi? Gölgelerin rutubetli duvarlara elveda dememişken. Sesinin sedaları halen o zindan odalarda duruyorken. Sen gidiyorsun öyle mi? Sen gidiyorsun; Canımdan gidiyor can, Dökülüyor kor taneleri semadan, Ve bir ömür gidiyor ardına bakmadan... Gidiyorsun öyle mi? Beraber söylediğimiz türküler asılı kalmışken bir sazın telinde Sevgi dolu bakışmalarımız oturmuşken bir köşede. Sen gidiyorsun öyle mi? Sen kaçıyorsun; Geceden ay kaçıyor, Yıldızlar dökülüyor, Zifr-i ve safi karanlık zindanlara can giriyor. Sen gidiyorsun öyle mi? ... Sen bir ateş yakıp gidiyorsun; İçimde bir yangın büyüyor, Bir dağ patlıyor, Denizde martılar ölüyor, Yürek gidiyor. Sen gidiyorsun öyle mi? Sen küsmüşçesine gidiyorsun; Alem küsüyor! ... Yunuslar intihar ediyor, Arşlar ağlıyor, Sağanak sağanak içini döküyor, Baharda yapraklar dökülüyor. Sen suskunca gidiyorsun; Alem susuyor! ... Bülbüller ötmüyor, Denizde yok tatlı dalga sesleri, Dağlarda yok o melodiler huzur verici. ... Sen gidiyorsun öyle mi? Bu yaşanmışlığın,bu sevdanın, Bu canın,bu hayatın, Kibritini çakıp gidiyorsun. Bu yaşananları hiçe sayıp, Hayatımı katil gibi vurup, Küllerimi savurup, Ardına yine bakmadan gidiyorsun. Sen gidiyorsun öyle mi? Gölgelerin rutubetli duvarlara elveda dememişken... Sesin artık o zindan odalarda sevdalanmayı seçmişken... Sen gidiyorsun. Canımdan gidiyor can, Dökülüyor kor taneleri semadan, Bir sevda,bir hayat yanıyor; Zalim olmuş bir zalimin ateşinde, Ve bir yürek çalınıyor,vuruluyor acınmadan... Sen sen gidiyorsun... |