Cevap: Mutlu olmak bir hak mı, yoksa bir ayrıcalık mı?
Bu konu hem nesnel, hem öznel hem de felsefi açıdan ele alınmalı aslında.
Mesela ABD bağımsızlık bildirgesinde hak olarak görülen mutluluk 18.yuzyıldan önce de ödül olarak görülüyordu…
Mutluluk önce bir avuç seçkinin uzun uğraşlar sonucu elde edebileceği bir ödülden, her insanın ulaşabileceği bir ödül haline geldi. Bu değişim ne yazık ki beraberinde sonsuz azap ve acı kaygısını da getirdi. Nihayetinde, insanlar mutluluğu önce bir hak, sonra birbiri ardına hızla kullanılıp atılan bir nesne haline getirdi. Zamanla mutsuzluğun, acı çekmenin, kaygının normal duygular olduğunu unutacak hale gelebiliriz. Mutluluk fikri bizi eyleme, düşünmeye bu kadar sevk ederken aslında mutluluğun aldığı şekil bizi mutsuzluğa sürüklüyor olabilir. Mutsuz olmak için zamanımız yok, buna karşılık mutluluk her yerde, hemen ulaşılabilecek, hemen atılabilecek kadar değersiz halde. Mutluluğa eski değerini kazandırmaksa günümüz dünyasında ondan vazgeçmek anlamına gelebilir. Yine de, bu kadar kolay ulaşılıp parçalanabilen mutluluğun, insanların mutsuz olmasında büyük bir rol oynadığını söylemek yerinde olacaktır.
__________________ Eski bir kadınım ben,
Siyah-Beyaz fotoğrafları,
45'lik plakları özlüyorum...
Yine bir gül nihal alıyor gönlümü
eteklerim uçuşarak vals yapıyorum..
Beyoğlu'nda gezerken Pera'yı düşlüyorum
Yelpaze ile serinlemek,
Naif birkaç sözcükle ısınmak istiyorum.
Yüzüne bakmaya utandığım,
elimi tutmaya kıyamayan,
Aşklar hayal ediyorum...
Eski bir kadınım ben,
İnce bir dantel gibi işlemeden hayatı,
Ölmek istemiyorum... |