Şimdi rahat rahat transitimizin anlamlarına başlayabiliriz;
PLUTON ilk olarak URANÜS ü değiştirecek iken tam karşısında olan ASLAN değerlerimizi yıkacak. Uranüs bilimsel gelişim demektir hemen uranüsün anlamlarına bakalım
URANUS
Devrimler, aydınlanmalar ve büyük sıçramalarla birlikte görülen Uranüs, zihinsel enerjileri açıklayan Merkür’ün bir üst oktavı olarak da görülebilir. Uranüs bizim alışılmış yöntemlerin dışında nasıl bir iletişim gerçekleştirdiğimizi gösterir. Bu bakımdan radyo dalgaları, elektrik, elektromanyetik ve nükleer enerjiler ki,hepsi çağımızın ürünleridir, Uranüs’ün sembolü altında yer alırlar.
Uranüs’ün sembolünü incelersek, içinde pek çok gezegene ait sembolleri bir arada görürüz. Yarım ay biçimindeki iki eğri sanki bir anteni anlatır biçimde, haçın, yani maddi dünyanın iki yanında durmaktadır. Dairesel çizgiler ruhsal olanı anlatırlar. Bu bakımdan Uranüs’ün sembolünde, ruhsal olan maddi olanın hemen yanında yer alarak, ona aracılık etmekte, son derece subtil, sezgiye açık bir ifade sergilemektedir. Sembolün alt kısmında yer alan daire, Mars’ın dairesi gibidir bu yüzden Uranüs’de de Mars’ın kendini öne çıkartan, iddialı doğası vardır. İki yana açık daireler, geniş perspektifi ve modern insan algısının büyük hacmine işaret eder.
Uranüs’ün genel özellikleri
Otoriteden ve kontrol edilmekten hoşlanmayan, alışılmış olanın dışına çıkan, kurallara ve düzene değil, sezgilere açık bir zihin, sezgiye dayanarak bilginin bir kıvılcım gibi parlaması, bu yüzden kehanete ve buluşlara çok açık, duygusal bağlardan uzak, tamamen objektif ve yalnız, çok yüksek gerginlik, spasmik,egzantriklik, sapmalar, buluşçu, aşırı ve israrlı biçimde her koşulda kendi bağımsızlığını ifade etmek, bu yüzden anarşistçe ve yıkıcı biçimde davranmak, kendini bu yönde kahraman ilan eden, ani görüşlere hemen kucak açan, aşırı derece inatçı ve söz dinlemeyen, asilik, fanatikçe, şiddet dolu eylemler, garip ve toplum dışı kalan, sürgünde olanlar
Uranüs altındaki olaylar ve meslekler Aniden gelişen olaylar, patlamalar, kazalar, yıldırım, depremler, uzayla ilgili gelişmeler, içinde yüksek teknoloji taşıyan olaylar, yüksek şiddet ve ayaklanma
Astrologlar, havacılar, elektrik, elektronik ve bilgisayarla uğraşanlar, kaşifler, buluşçular, patent sahipleri, öncüler, devrimciler, orijinal hatta anarşist düşünürler, bu yönde toplumu harekete geçirenler, reform getirenler
Fiziksel açıdan ve hastalık olarak Beyin fonksiyonları, aura, elektromanyetik güçler, kalp kapakçıkları, motor hücreleri, genel olarak Merkür’le birlikte sinir sistemi
Kırılmalar, yanmalar, lezyonlar, spasmodik hastalıklar, felç, beyin bozuklukları, ritm bozuklukları, panik ataklar
Pluton bu transitinde Uranüs ün temsil ettiği bu konularda bakış açımızı devrimsel bir şekilde değiştirecektir. Şöyle okumayı deneyin,
Devrimsel bir değişim=kova=Uranüs=11.ev
Acımasızca bir yıkım =aslan=güneş=5.ev
Toplumsal değerlerimiz artacak, birbirimiz ile ilişkilerimizi geniş alanda kuracağız. Yani kişiliğimizi kendimiz (aslan/güneş) değil toplum (kova/Uranüs) belirleyecek. Rol modellerimiz kişiler değil toplumsal amaçlar olacaktır. Kendimizi bir fikre adamak ve bu fikri tüm kişisel değerlerimizin yerine koymak gibi bir durum dayatılacaktır. Kişisel kelimesinin yerini toplum yahut halk alacaktır.
Kişisel sağlık yerine halk sağlığı
Kişisellik yerine bütünsellik
Kişilik hakları yerine toplumun çıkarları
Hala tam kafanıza oturtamadıysanız tarihte uygulamasını kısa süre de olsa görmüştük. Nerede mi? NAZİ ALMANYASI
Nazi almanyasındaki propaganda ve politikalarla birlikte parti çıkarları aile kurumunun üzerinde görüldü. Papazların din ile devlet ayrımı söz konusu olduğunda devleti seçmeleri, çocukların eğer parti aleyhine davranışlarına şahit olurlarsa anne ve babalarını ihbar etmeleri gibi olaylar. Nazilere baktığınızda aile kavramının dejenere edilirken ideal ırk yetiştirmek için çiftleşme kampları kurulduğunu görürsünüz. Kişinin bir üst oktavı AİLE iken bu bağ koparılıyor ve kişilik yok edilirken toplum ya da devlet öne çıkarılıyordu.
İslam dininde kutsal kitap kuranda bu konu oldukça detaylı işlenmiş ve sonuca ulaşamayacağı da gösterilmiştir;
BAKARA SURESİ: 213 İnsanlar bir
tek ümmet idi. Sonra Allah, peygamberleri müjdeleyiciler ve uyarıcılar olarak gönderdi. Onlarla beraber, anlaşmazlığa düştükleri konularda, insanlar arasında hükmetsinler diye gerçeği taşıyan kitabı hak olarak indirdi. O kitapta anlaşmazlığa düşenler, o kitap kendilerine verilmiş olanlardan başkaları değildi. Bunlar, kendilerine açık kanıtlar geldikten sonra sırf aralarındaki kıskançlık/doymazlık/azgınlık/denge noktasından sapma/yalancılık/zulüm/kibir/zinakârlık yüzünden, çekişmeye girmiştir. Sonra Allah kendi izniyle, inananları, üzerinde tartışmaya girdikleri gerçeğe tekrar ulaştırdı. Allah, dilediği kişiyi/dileyeni dosdoğru yola iletir.
MAİDE SURESİ: 48 Sana da Kitap'ı hak olarak indirdik. Kitap'tan onun yanında bulunanı tasdikleyici ve onu denetleyip güvenilirliğini sağlayıcı olarak... O halde onlar arasında Allah'ın indirdiğiyle hükmet, Hak'tan sana gelenden uzaklaşıp onların keyiflerine uyma. Sizden her biri için bir yol/şeriat ve bir yöntem belirledik. Allah dileseydi sizi elbette bir
tek ümmet yapardı. Ama size vermiş olduklarıyla sizi imtihana çeksin diye öyle yapmamıştır. O halde hayırlarda yarışın. Tümünüzün dönüşü Allah'adır. O size, tartışmış olduğunuz şeylerin esasını bildirecektir.
HÛD SURESI: 118 Eğer Rabbin dileseydi insanları elbette ki bir
tek ümmet yapardı. Ama birbirleriyle çekişmeye devam edeceklerdir.
NAHL SURESİ: 93 Allah dileseydi, elbette ki sizi bir
tek ümmet yapardı. Ama O, dilediğini saptırıyor, dilediğini de iyiye ve güzele kılavuzluyor. Yapıp ettiklerinizden mutlaka sorgu-suale çekileceksiniz.
ZÜHRUF SURESI: 33 İnsanlar bir
tek ümmet haline gelmeyecek olsalardı, o Rahman'a nankörlük edenlerin evlerine gümüşten tavanlar çatar, sırtlarına binip yükselecekleri merdivenler/asansörler yapardık.
İşte bu yüzden dini açıdan pluton/kova transitini riskli görmekteyim. Son ayetteki yaklaşıma baktığınızda TEK ÜMMET olmanın yani tüm kişiliğimizin silikleşmesinin ne kadar kötü olduğunu görüyorsunuz. Tarikatlar konusuna bu açıdan bakmanızı tavsiye ediyorum.
Gelelim pluton un yıkacağı alana; güneş, aslan ve 5.ev
Kişisel düzeyde BENLİK VE KİŞİLİK
Toplumsal düzeyde çocuklarımız ve kurduğumuz/inandığımız değerler
Küresel düzeyde seçkinlik, güç odakları, yönetim
Bunu ilk kez yazacağım arkadaşlar, 11. Ev toplumun bizi tanımlama şeklidir, 5. Ev ise kendimizi topluma tanıttığımız yerdir. Şunu demek istiyorum, seçemediklerimize ALINYAZISI deriz doğum haritamız gibi, cinsiyetimiz, doğacağımız zaman, anne baba, milliyet
vb… ailemizin güdümünden ve tanımlamasından ancak 5. Evden itibaren kurtuluruz. 5. Ev bizim kendi değerlerimizi ortaya koyduğumuz ve ailemizden ayrıştığımız yerdir. Artık bizim adımıza karar alamazlar, tanımlama yapamazlar.
5. ev ilk olarak seçebildiğimiz alanı gösterir mesela cinsel partner, flörtler, hatta beslenme biçimi. Kişisel olarak tercihlerimiz ortadadır, beraber olacağımız kişiyi seçeriz hatta çocuk sahibi olup anne/baba sıfatını da alırız. Yani toplum içinde kendimizi tanımlamaya başlarız toplumdan ayrışmaya başlarız mesela yürüyüş koşu resim ya da müzik seçeriz. Kısacası hobilerimizdir.
Pluto buraya karşıt yaptığında önce bizlerden bu tanımları kopartacak. Mesela anne baba oluşumuz, bu sıfat elimizden alınacak. Nasıl ki pluto/oğlak son retrosunda elimizden tapularımızı aldı, aynı şekilde pluto/kova geçişinde kurduğumuz ailemiz elimizden alınacak. Örnek verirsek eğer çocuklarımızın geleceğini belirleme hakkımız olmayacak. Nasıl ki aşılar olsun okul çağı olsun söz hakkı sahibi değilsek, çocuklarımızı yetiştirirken de bazı şeyleri onlar adına seçme hakkımızı törpüleyecekler. Çocukların vasiliği konusunda belki de yeterlilik belgeleri verilecek, aynı nikah cüzdanı gibi. Nasıl ki evliliklerimizin toplum/devlet tarafından onayı gerekiyorsa (nikah töreni), çocuklar için de bu onay olacak.
Dahası işin güneş tarafında olacak değişiklikler; şu ana kadar sadece 5. Ev konularından bahsettik.
Gelelim pluto bizim güneşimizi nasıl etkileyecek?