Evrenin Daralan Ruhu
Evrenin Daralan Ruhu
Karanlık bir çağın üzerine
Düştükçe yukarı dönüyor başım
Ürkek bileklerinden yakalıyorum
Ağzıyla kuş tutan yelkovanları
Süzülüyorum bir noktadan sızan kehribar sarılarıyla
Huzursuz çığlıklar
Kurak yerlerden ormanların ruhuna yayılıyor
Cılız ayaklarının kesintisiz içtimalarından
Akıl hastanelerinin ranzalarına kadar uzanan
Tökezlemelerin iç geçirişleri kadar sürüyor aymazlıkları
Hapishanelerin parmaklıklarına dokunuyor teker teker
Bir çocuğun ilk göz ağrısı oyuncaklarında birikiyor
Sırtını duvara dayamış bir tenin içine ok gibi saplanıyor
Buhranını yitirmiş acılar
Kitapların tozlu yapraklarında can veriyor
Nasıl da ıssız sokaklar
Annelerin gözlerinde tuz gölleri
Öbek öbek olmuş çukurları
Yırtık resimler sararmış göğüslerinde
Yüzlerine oturmuş arayışlarının çaresizliği
Sicim gibi iniyor
Kapkara !
Kapkara cübbelere dökülüyor
Zift gibi iniyor kaldırımlara
Bir yalan dipçiği süzülüyor evrenin daralan ruhunda
Tükenişlerin son duraklarında iniyor yolcular
Adaletsizliğin çarmıhı çakılıyor kalplerine
Küskün ölümler dar geliyor mezarlara
Nasıl da bağırıyor mezarlıklar
Durun!
Durun, durdurun !
Sesler !
Sesler !
Dalga dalga yükseliyor evrenin daralan ruhunda
Leyla Süslü
__________________ Edeptir AŞK Sevdirenin Hürmetine... Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir.
|