[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Öğretmenler çocukların her birinin farklı birer birey olduklarını kabul eder. Erken çocukluk döneminin hayati öneminin farkındadır ve bu dönemin acele getirilmeyeceğini bilir. Çünkü bu döneme gelecek dönemler için sağlam bir temel oluşturacağından hassasiyet gösterilmelidir. Waldorf öğretmenleri şu üç duyguyu benimserler: Saygı, heves ve emniyet. Çocuklar hayatlarının ilk yedi yılında çevrelerinde olup bitenlerle oldukça ilgili olduğundan öğretmen uygun uyaranları çocuğa sağlamakla yükümlüdür. Öğretmen çocuğa saygı ile yaklaşmalı, kendi hızında öğrenmesine izin vermeli, asıl önemli olanın gelişimin hızından çok kalitesi olduğu fikrini benimsemelidir.
Steiner’a göre herkes öğretmen olamaz; öğretmen olmayı seçen kişi ise bu rolünü hevesle yerine getirmeli ve kendini buna adamalıdır. Öğretmenin bu hevesli ve kendini adamış hali çocuklar tarafından da fark edilecektir.Öğretmenin bir diğer görevi de çocukların fiziksel, duygusal, sosyal ve psikolojik sağlığını korumaktır. Öğretmen çocuklara stresten uzak, rahatlatıcı, çocukların öğrenmelerini destekleyici bir ortam sunar. Çocukların deneyimleyerek, yaşayarak öğrenmelerini destekleyecek imkanlar sunar.