Rüya
Sînesinde barındım uykumun
yinede
susturamadım bu kalemi!
unutma
ey canına yandığım
yoksan herc-ü merc bu kalbim...
..................
ve seninle....
bir tesbih koptu
dağıldı kehribar taşlar
bağrımdan süzüldü kan
vuslat ölüyor
hicran düşüyordu benden önce gökten
İbrahim'i yakan ateşte kül oluyordu
gövdem
kan kızılı yaş akıyordu gözlerimden
rüzgarla sürüklendi
kuma döndü
sonra toprağa bedenim
Nemrut'un dilsiz tanrıları gibi
taş kesildi dudaklarım
eşini kaybetmiş puhu kuşu dolaştı
üstümde
gözünde inciden bir damla yaş
toz kapladı soluğumu sonra
sulu sepken karda yıkandı cesedim
fosforlu bir ufukta belirdi sonra gölgen
aralamış nurlu kapıdan uzanıyordu elin
iki kanadı yakuttan bir atın üstündeydin
avuçlarında cennet toprağı
yüzünde rahmani o ışık
gözünde hare!
evliyarca okunmuş bir muska astın
boynuma
Kevser ırmağının suyu vurdu yüzüme
doğrulup kanar çırptım
tekrar yükseldim gök kubbeye
ardımda gülümsüyordu güneş
sevinçle bakıp elini uzatıyordun karşımda
gel..
gel sevdiğim diye..
ve sonra an geldi
bütün ayrılıklara inat
gerçek oldu rüya
usulca uzandın
cenneti vaat eden bütün ihtişamınla
yanıma
varlığınla aydınlandı kör karanlık dünyam
ant verdik
şerh düştük ecele
ayrılık haram artık
ölüm gelinceye dek birimize
..
b.karaca
__________________ Raki içen kadın yurtta sulhtur ağdalı değil nağmeli sever.. |