Gece
.
Uzundu geceler, ıssızdı sokaklar,
İnsanlar yabancı, kuşlar ağlar,
Kaldırımda gölge bekler gibiydi.
Geceler sensizdi, sessizdi, kimsesizdi,
Gönlü gün ışığından uzakta gibiydi.
Uzun bir öykünün zamansız sonunu,
Güncede kirleten tek şey gibiydi.
Bir öykünün başı, sonu belli,
Yaşanmamışlığına gizlenmiş acı gibiydi.
Geçen onca yıl biraz o, biraz bu gibiydi.
Kayıp zamanda derin bir sızı,
Bu aşkın satır araları, ne sen, ne ben gibiydi.
Sonu gelmeyen bir düş,
Sonu gelmeyen bir ayrılık,
Geride kalan biraz tebessüm, biraz çığlık gibiydi.
Sonbahar yaprakları gibi ezilip geçen,
Rüzgârda dalları kırılan bir ağaç gibi pes eden,
Horlanan bir insan gibi hırslı ve inatçı
Sonu gelmeyen yolculuktan yorulmuş gibiydi.
Eski bir radyo gibi fırlatılıp atılan,
Değerli çok sonra bilinen bir şeyin öyküsü gibiydi
Ne bir şiire sığdı,
Ne bir aşk romanında rastlandı,
Ne bir senaryoyu tamamladı seyircileri doyuran,
Ne fotoğraflarla anlatıldı.
Ne yılları sayabildi eskitmeden,
Ne incinmeden ayakta kalabildi.
Yeni doğmuş bir bebeğin gözleri gibi açık
Karşılığı bulunmaz, bedeli ödenmez, anlatılmaz
Anlaşılmaz, sarhoş eden bir şey gibiydi |