|
Alıntı: |
Selam ve sevgi ile huzura doğru ey dost..
Her şey gün ışığında başlar da gece bitmez.. Her güne yeni bir şey eklenir hayatımıza. Bu kadar özlem, hayal, üzüntü vs. Minicik kalbimize nasıl oluyor da sığıyor , nasıl taşıyoruz bunca şeyi.*
Hayret doğrusu. Ne mecburumuz var? Söz geçmez mi ki istemiyoruz desek? Gider mi bizden..
Bilemiyorum.. Bilmediğim için mısralara döküyorum üzerimdeki kurşun yükünü. Kalbimin tüm odaciklarini açıyorum da şu kağıda, bir odanın mührünü kirmiyor kalemim..*
|
Ne güzel demişin yine kendin olarak döktüğün mısraları
Ne anlatmışsın ne bulmuşsun
Zamanın en paramparça halinde
Şiir ya işte nerde dökeceği değil
Yaşamı nerde bulacağı için akla geliyor
Ben konarım kalbimin orta yerine bir dem diye
Haykırırım yaşantısız kalan bir çöl eşliğinde
Hayat derim ısınır tüm bedenim bir kadeh ile
Kadeh ise gecenin karanlığı ve hüzün
Döker durur bedenime bir mısra diye
Doldurdum boşaltamıyorum söyle bir dem mi vuracağım bizim nağmeler...