Cevap: Nerede o eski bayramlarımız
Aslında heyecanlı bir şeydi bayram… Bayramlıklarımızı alır, sıraya girer, büyüklerimizin ellerinden öperdik. Çocuktuk, mutluyduk. Ne zaman değişti, hangi ara bayramdan uzaklaştık, bilmiyorum. Bugün, öyle bir ayrımcılık var ki memlekette, neredeyse bayramı kutlayanlarla kutlamayanlar birbirine girecek! Oysa bayram birleştirir. Bunun için bayramdır. İki bayram var. Bugün, ilkini kutlayan kesim, oruç tutmadın, ne hakkın var bayram kutlamaya” diyor ya da tersi, ikinciyi kutlamayan “hayvanlara yazık değil mi” diyerek giriyor lafa… İlk bayramın adı bile ayrıştırıcı: “Ramazan bayramı” diyenlerle “şeker bayramı” diyenler kapışıyor artık. Sınırlar belli, bir araya gelmek mümkün değil.
Birleştirici dedim ya, bayramın asıl eğlencesi, bayram yeri… Bir dönem öyleydi en azından. Herkesin eşit olduğu yer. Edremit’te, pazarın kurulduğu caddenin sonundaki açıklıkta tezgahlar kurulur, ortada da bir lunapark olurdu. Çanakkale’de, pazar alanındaki derenin kıyısında kurulurdu bayram yeri. Pamuk şeker satanlar, baloncular, seyyar oyuncakçılar derken panayır alanını andıran bayram yerleri en büyük eğlencemiz olurdu. Orada belediye başkanıyla da karşılaşılırdı: Şimdiki gibi korumalarla dolaşmazdı başkanlar ve gösteriş olsun diye top dağıtmazlardı. Eski bayramları özlemek için bir sebep daha.
__________________ Yaşadıklarımız, kötülüğümüzün kefareti olsun mu?
Hadi olsun.
Bu da bizim son tövbemiz son sözümüz olsun |