Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Cevap: (A)sosyal medya depresyonları.
| Damla Nickli Üyeden Alıntı
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. |
Sevgili @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...], ben sizin ne anlatmak istediğinizi anladım lakin, ben tam anlatamadım sanırım.
Ben diyorum ki, sosyal medyanın iyi ya da kötü yanlarını az - çok hepimiz zaten biliyoruz.
Ve, tabii ki sağlıklı olmadığını da.
Bugün sosyal medya var ise, geçen zamanlar da ise, dergiler vardı. Ben, çok iyi hatırlıyorum dergilerin içeriğinden çok, şu ünlü ne giymiş, bu ünlü ne takı takmış diye alıp takip edenleri.
Bilmem biliyor musunuz, bir yerde okumuştum sosyal medya kullanımı stresi bir nebze de olsa azalttığını yazıyordu. (Elbette tartışılır)
Bu da demek oluyor ki; İnsanlar sahte de olsa bu şekilde mutlu.
Dikkat ettiyseniz nereye giderseniz gidin, insanların ellerin de mobil. Film izlemek isteyen, oyun oynamak ve tabii sosyal medya artık yaşamın merkezine yerleşti.
Bana göre asıl sorulacak soru, bunun suçlusu kim.? Bizim kafamızı böyle işlerle doldurup, uyutanlarda mı, ailede mi, yoksa kişinin kendi psikolojisinde mi.? Bu konuda düşüncenizi merak ediyorum.
Buna cevap vermek elbette çok zor. Biz/ler ne ara bu hale geldik.
Yakınlarım çok iyi bilirler ben ilgilenmiyorum, ama arkadaş - dost ve ailemi elbette ki takip ediyorum.
Ben, inanıyorum ki bu sosyal medya furyası da bir gün bitecek, yerini ne alır kestirmek zor.
Bu yüzden diyorum, insanlar ne ile mutluysa, mutluluklarıyla kalsınlar.
Teziniz de başarılar dilerim.
| Başkalarının hayatlarını takip etmek eskiden beri süregelen ve teknolojiyle birlikte şekil değiştiren bir durum. Eskiden dergiyle sağlanan imkanlar yerini bu platformlara bıraktı ama dergiyi alıp baktığında o an için merakını giderip bir köşeye atabilirdin. Şimdi ise kişilere ulaşmak, tahmin edemeyeceği insanlarla konuşma fırsatı yakalamak kolaylaştı. O yüzden duyguları da daha serbest ifade ediyorlar. Bunun bir kısmı sevgi ama çoğunluğu nefret kusma şeklinde oluyor.
Sosyal medyanın bilinçli kullanımı stresi azaltabilir elbette, kendi açımdan bakınca öyle mesela. Beni eğlendirecek içeriklere bakmak anlık da olsa sıkıntıları unutturuyor, herkes için öyle olabilse ne ala.
Suçlu arama konusunda insanlara bunları sunanlara bir şey denilir mi tam emin olamıyorum, sonuçta sanal ortamda bu tarz platformlar çok eskilerden var ve şekil değiştirdikçe her şey daha da kolaylaştı. Çıkış sebebi insanların kolay iletişim kurabilmesi olsa da sonucun bu olacağı öngörülememiş olabilir. O yüzden özellikle yetişen nesilin bu davranışlarının sorumlusu erken yaşlarda onlara internet, tablet, telefonla tanıştıran onları bu şekilde oyalayan hatta kendilerince bunu mecbur olarak gören aileler olabilir. 4 yaşında bir çocuğun youtube'dan video açabilmesine sevinmeye ve o çocuğu zeki olarak tanımlamaya kadar gidiyor durum. Belli bir yaş aralığına kadar aileyi suçlu ya da suçlu ağır gelirse yetersiz, ilgisiz bulabiliriz. Fakat durum sadece çocuklarla sınırlı değil tabii. Yetişkinlerin birçoğunda da belki de çocukluktan gelen özgüven eksikliği, sevgi eksikliği bu tür nefret kusmalarına sebep oluyordur. Doğal olarak kişinin kendi psikolojisiyle de bağlantılı bir durum. İyileştirilmesi gereken taraf bu zaten, insanların psikolojileri. Kendini kontrol edebilen, duygu ve durum kontrolünü sağlayan insanlar sosyal medyada olan şeylere bakıp geçebilir, sizin gibi benim gibi. Ama gün geçtikçe sırf bu yüzden özgüveni kırılan insanların sayısının arttığı, hiç olmadığı kadar estetik olan insan sayısının arttığı da aşikar,ki estetik tercihtir karşı değilim insan kendini iyi hissediyorsa yaptırabilir ama birilerinden gördükçe kendine "mükemmel"likle ilgili bir kalıp oluşturuyor ve kalıba uymak istiyor. Bu kalıp onun gerçekten tercihi mi yoksa toplumun yarattığı bir baskı mı diye düşününce bana daha çok baskı gibi geliyor. Sosyal medya dayatması gibi daha doğrusu.
Konuyu derinleştirdikçe evet herkes mutlu olduğu şekilde olsun, tercihi buysa ve mutluysa o zaman devam etsinler gibi düşünüyoruz ama tek tip kadın ve erkeklerin çoğalmasının, kalıba uymaya çalışmanın sağlıklı bir psikoloji ürünü olmadığını düşünüyorum. Anlık mutlu olduklarını hissetseler bile yine olmuyor çünkü tatmin olmuyorlar, hep yeni bir şey dayatılıyor. İmkanı olan dayatılanlara uyum sağlayarak kendine zarar veriyor imkanı olmayan da kendini eksik hissederek, öz saygısını yitirerek kendine zarar veriyor.
Ve elbette bu platformlarda eskiyecek, kaybolan diğer uygulamalar gibi kaybolacak ve yenileri çıkacak. İnsanların daha ne kadar kendinden uzaklaşacağını merak ediyorum. Birbirlerinden uzaklaşmalarını katmıyorum bile.
Böyle cümle cümle cevap verirken kaçan detaylarda olabiliyor ama bunun üzerine özel olarak da konuşabiliriz. Tezle alakalı da teşekkür ederim başarabilirsem orada yine sosyal medya etkisiyle kadınları incelemeyi düşünüyorum. Şu popülerleşen beden olumlama furyası gibi gibi.
Galiba biraz yardımlaşma sayfalarını düşünerek güzel amaçlar için kullananları hatırlamak iyi gelecek şu an.
Mutlulukla kalman dileğiyle...
__________________ If you can't measure it, it doesn't exist. |