Tekil Mesaj gösterimi
Alt 17 Eylül 2018, 14:23   #11
Çevrimdışı
Melodram
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: (A)sosyal medya depresyonları.




Damla Nickli Üyeden Alıntı
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Merhaba,
Yazinizi okurken biraz huzunlendim, bir tutam da tebessum ettim acikcasi . Her bir cumlenize katilmakla birlikte, assosyaligi sadece sosyal medyaya yuklemenize de sasirtti. Gelinen noktadan ele alsaydiniz, daha saglikli olurdu diye dusunuyorum.
Herkes gibi ben de bakiniyorum, sorf yapiyorum lakin sizin gibi ince ve derin noktalara deginip dusunmemistim.
Hicbir zaman sosyal medya beni icine almadi. Sadece bakip gectim, sizin bu kadar incelemeniz dusunceye yoneltti. Siz neden bu kadar irdelediniz diye sorsam, saygisizlik etmis olmam degil mi.?
Assosyallik aile icinde baslar ve sizde bilirsiniz ki, cevreyle iletisim bozuklugu ile ortaya cikan davranis bicimidir.
Kaliteli bir iletisim kuramayan insan, bilgisayar bagimliligi ile gelen sosyal medya duskunluguyle mutlu oluyorsa, bu onun sorumlulugundadir.
Saygi duymak gerekir.


Merhaba Damla, teşekkür ederim öncelikle yorumun için, böyle yorumları okumak benim için çok kıymetli, saygısızlık olarak düşünmeni hiç istemem.
Aslında orada (A)sosyal medya derken biraz kelime oyunu yapmak biraz da insanların bu mecralarla asosyalleştiğine dikkat çekmek istedim. Sosyal medyanın direkt kötü yanlarından bahsettim, iyi yanlarını da başka bir konuda ele alabilirim çünkü iyilikleri de çok. Ben neden bu kadar irdeledim çünkü asosyallik bu mecraların başında sürekli vakit geçiren insanların kendi sorunu olabilir ama bu bağımlılıkları onları mutlu etmiyor. Sürekli bir başkasının hayatına özenme, bir başkasını taklit etme, başka hayatların hep daha güzel olduğuna inanmakla geçiriyorlar zamanlarını. Sosyal çevrem değiştikçe bu mecralara takılan ve ona göre yaşayan birçok insanla tanıştım. Bunları kullanmaları, bağımlı olmaları değil de bu bağımlılıkla mutsuz olmaları beni endişelendirdi. Kendini bir başka insanın kalıpları içine sokma hevesleri, bunu yapamadıkça, yeterli maddi fırsatı bulamadıkça saldırganlaşmaları endişelendirdi. Bir de okuduğum Marka İletişim-Medya ile ilgili bir bölümden sonra, bir dönemde reklam ajansında çalışmış biri olarak bu mecraların nankörlüğünün sokaktakileri ele geçirmesi endişelendirdi. Tabii ki dediğin gibi bu asosyalliğin altında aileden gelen eksik veya yanlış davranışlar olabilir, kişinin kendini yetiştirememesi veya zayıf noktalarını keşfedememesi olabilir ama bu hep var olan bir şeydi. Bu konuda tez yazma sürecine girme planım olduğu için de ''Youtube'' camiasını fazlasıyla takip edip, videolardan çok aşağıdaki yorumları okuyan bir insana dönüştüm. Bize normal gelen bir konunun bile o yorumlarda dehşet tartışma konularına dönüşmesi, özellikle ergenlik dönemindeki çocukların hep nefret dolu söylemlerde bulunmaları üzdü.
Ergenlik dönemini internet başında geçirmiş bir insan olarak aynı anda sosyal hayatımı da dolu dolu geçirdiğim için onların bu şekilde olması, hayatlarını değersiz görmeleri böyle şeyler yazmama sebep oldu diyeyim kısaca ama tabii ki yazdıklarım olayların binde biridir, olumlu-olumsuz birçok yanı vardır.

__________________
If you can't measure it, it doesn't exist.
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver