Mrb Zihin beden sorunu ve Daniel Dennett..
O zman sorunun devamini getireyim @Ocen
Temel sorun şu: beyin gibi tamamen mekanistik ögelerin etkileşmesiyle çalışan nesnel bir organda nasıl olur da dış dünyaya dair öznel temsiller yer bulabilir? Varlıklarını ve çalışma prensiplerini objektif olarak gözlemlediğimiz nöronlar, sinapslar, aksonlar, elektrik impulsları, kişiden kişiye değişen subjektif deneyimlere nasıl neden olabilir? Pembe bir uçurtma gördüğümüz zaman, “pembelik” beyinde nasıl gerçekleşir? Nasıl ortaya çıkar, nasıl kişinin benliğinin kullanımı için hazır hale getirilir ve nasıl algılanır? (Peki kişinin “benliği”, tüm bu algıların toplamından bağımsız, süreci anlamlı kılan bir nevi merkezi otorite midir? Bu nasıl mümkün olabilir?) Pembeliğe dair uçurtmanın kendisinden gelen içkin bir özellik mi vardır, yoksa pembelik bakan gözde, kişinin zihninde midir? Pembe bir uçurtmaya bakan birinin beynini dışarıdan incelediğimizde bizim gördüğümüz ve bilimin konusu olan faaliyetler ile, o kişinin hissettikleri nasıl bağdaştırılabilir?
Zihin-beden sorunu bu. Bu soruların sebep olduğu açmaz o kadar derin ki, tüm bunların bir anlam kazanabilmesi için sürecin bir noktasında büyülü bir şeylerin olması gerekirmiş gibi duruyor. Bilim ve felsefedeki kimi sorunların, eğer onlar yeterince büyük ve zihin bulandırıcı iseler, eşdeğer ölçüde büyük ve zihin bulandırıcı, ve genelde toplumların halihazırda kabul ettiği gerçeklerle büyük oranda örtüşen, fakat daha ileri düzey sorgulamaların ağırlığını kaldıramayacak çözümlerle yanıtlanmaya çalışılmaları tarih boyunca oldukça sık rastgeldiğimiz bir durum. Zihin-beden sorununa da yüzyıllar önce verilmiş tam da böylesi bir yanıt var: dualizm. Batı’da ilk olarak Descartes ile önemli bir fikir akımı haline geldiği için Kartezyen Dualizmi olarak da anılıyor, özetle şöyle: Zihin-beden sorunu, doğada var olduğu gözlemlenen mekanizmalarla nesnellikle öznelliği bir araya getirmeye çalıştığı için aşılamaz gibi duran bir sorun. Dualizme göre ise zihin-beden sorunu, ancak doğada tek bir tür töz (substance) olduğunu varsayarsak bir sorundur. Eğer biz birden çok tözün varlığını kabul edersek sorunu çözümünde önemli bir yol katetmiş oluruz. Beynin mekanistik bileşenlerinden zihnin nasıl ortaya çıktığını bulmaya çalışmak bir hatadır zira maddi töz ile zihinsel töz birbirinden bağımsızdır ve birbirlerine indirgenemezler. Daha nüanslı versiyonları ortaya sürülmüş olsa da, dualizmin temel prensibi bu.
Annemin kizlik soyadı 1 ve 3 sorunuza gelince;bankacilik sektörune merak saldiniz sanirim
Bkz: Baba sozu ile cvp verirsem ' annemin kızlık zamaninda soyadı kanunu yoktu'
Flood ile basim dertte sanirim kisa bi duzenleme ardindan mrb @
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] oncelikle ilk msjin icin tskler kisa ve oz sacma sapan konularla gelmediginiz ve konumi sabote etmediginiz icin ayrica tskler
Aslen izmirliyim. ege aşigiyim. Iki unv bitirdim akademik kariyer tamamladiktan sonra aile işim ile ilgileniyorum.
Ttf uyeyim.tenis oyuncusuyum. Kitap okumak,iyi ustadlarin tiyatro oyunlarini ve cinema takip ederim guncel hayatimda yeteri kadar sosyalim .cevremdeki insanlar beni oyle tanir. Aileme düskünum... denize asigim.bolbol seyahat ederim firsat buldukca.. damak tadim iyidir dunya mutfaklarini severim.
Idealist birisiyimdir geneldee.oglak burcuyum.
Pati severim sokak hayvanlari ile sosyal yardimlasmada aktifim bunun gibi bi cok sey..
Fobim pek yok.Ama gök gurlemesinden huzursuz olurum. Kisacasi bunlar sığdırabildiklerim suan