Cildine bak hastalığı gör
Prof. Dr. İkbal Esen Aydıngöz, ciltte meydana gelen değişikliklerin ciddiye alınması gerektiğini söyledi ve ekledi: Kaşıntı, koyu kırmızı lekeler ve et benleri kanser, diyabet ile mide hastalıklarının habercisi olabilir Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Cildimiz, iç organlarla işbirliği içinde çalışıyor ve vücudumuzun içerisinde olup bitenlerden bizi haberdar ediyor. Bu nedenle ciltte meydana gelen bazı değişiklikler önemli hastalıkların habercisi olabiliyor. Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. İkbal Esen Aydıngöz, hastalıkların habercisi olabilecek 5 önemli cilt sorunuyla ilgili şu bilgileri veriyor:
CİLTTE KAŞINTI: KANSER
Şiddetli kaşıntının asla ihmal edilmemesi gerekiyor. Çünkü bu tablo kansızlık, kronik böbrek yetmezliği, bazı kan hastalıkları, siroz, enfeksiyonlara bağlı karaciğer iltihaplanması, pankreas tümörü ve kistleri gibi önemli sistemik hastalıkların habercisi olabiliyor. Ayrıca diyabet, tiroit bezlerinin az veya fazla çalışması da kaşıntıyla yakından ilişkili oluyor. Bunların yanı sıra akciğer, kalın bağırsak, beyin ve lenf kanserlerinde de kaşıntı sinsi bir şikayet olarak gelişebiliyor. Bu nedenle hastaların söz konusu hastalıklar açısından bir tarama testiyle değerlendirilmeleri önem taşıyor.
KOYU KIRMIZI LEKELER: ROMATİZMA
Kılcal damarlardan dışarıya kırmızı kürelerin sızmasıyla ortaya çıkan koyu kırmızı, bordo renkli lekeler de ihmal edilmemeli. Bu lekeler kan sulandıcı ilaçların yan etkisi, çeşitli enfeksiyonlar, çeşitli sistemik ve romatizmal hastalıklar için önemli ipuçları verebiliyor. Erken tanı hayat kurtarıcı olabiliyor. Ayrıca, kanamaların deriden kabarık bir özellik göstermesi de damar iltihabının habercisi olabiliyor. Bu durum sadece deriyi değil, bağırsaklar, böbrekler ve karaciğer gibi sistemleri de etkileyebildiği için biyopsi yapılarak hastalığın yaygınlığı saptandıktan sonra hızla tedaviye başlanması gerekiyor. AFTLAR: MİDE
Ağız mukozasında tekrar eden, ağrılı, beyaz, 3-10 mm çaplarında yaralar olan aftlar, başlangıçta küçük kırmızı veya saydam kabarcıklar şeklinde ortaya çıkıyor. Sıklıkla, dilde, yanak ve dudak mukozasında gelişen aftlar saatler içinde açılıyor ve ülser oluşuyor. Aftların önemli sistemik hastalıkların sinsi habercisi olabiliyor. Örneğin ülseratif kolit, Crohn ve çölyak hastalığı gibi midebağırsak sistemi hastalıklarında aftlar çok sık görülüyor. Behçet hastalığında da aftlar öncü bulgu olarak ortaya çıkabiliyor. Demir eksikliği ve vitamin B12 eksikliği de aftlara yol açan ve sık rastlanan sebeplerden. Bunların yanı sıra AIDS geliştiğinde zaman kaybetmeden bir hekime başvurmak çok önemli. BACAK YARALARI: DAMAR PROBLEMİ
Ayak bileğine doğru görülen yaralar çoğunlukla, sinek ısırığı, çarpma veya düşme gibi nedenlere bağlandığı için evde uygulanan yöntemlerle iyileşme bekleniyor. Ancak, bu bölgenin bacak yaraları çoğunlukla toplardamar, daha az olarak atardamar hastalıklarından kaynaklanıyor. Ayrıca her 4-5 olgudan birinde, bu damar problemine diyabet hastalığı da eşlik ediyor. Erken tanı ve tedavi iyileşmeyi hızlandırırken geç kalınması durumunda özellikle büyük yaraların kapanması aylarca devam edebiliyor. ET BENLERİ: DİYABET
Et benleri, çapları 1 mm ile 5 cm arasında değişen, göz kapakları, boyun, koltuk altı ve kasık bölgesinde kümelenme gösteren, yumuşak, deriden kabarık oluşumlardır. Ciltte çok sayıda kümeleşme gösteren et benleri, tedavi edilmediğinde diyabete dönüşebilen insülin direnci gibi önemli bir sağlık probleminin belirtisi olabiliyor. Vücutta çok sayıda et benleri mevcutsa diyabet şüphesiyle hastalar araştırılmalı. |