Çevrimdışı

Keşke başlık altında kültürlü ve entellektüel birinin görüşlerini okuma şerefine nail olabilseydik.

Kültürlü olmak; herkesi anlayışla karşılamak zincirleri kırmak ve bütün inançlara saygı duymak demektir.
Her türlü mesele de Kendi aklını kriter tutanlar cahillerin ta kendisidir.
Benim anlayışım veya benim bildiğim en doğru, benim gibi düşünmeyenler bağnaz, yobaz, çoban, koyun yaftası yapıştıranlar ise cehalet yularını boynuna takmış kişilerdir.

Fatih Sultan Mehmed bir mimarın elini kestiriyor
Adam işinin ehli bir mimar ve zaman içinde adamın haklılığı ortaya çıkıyor.
Adama ödenecek diyet az geliyor. Mahkeme oluyor ve kadı adil bir hüküm veriyor. Mahkeme bittikten sonra Fatih Sultan Mehmed elini kestirdiği mimarın yedi göbek sülalesine bakma kararı veriliyor.
Fatih Sultan Mehmed kadıya; eğer bana imtiyaz tanısaydın kılıcımla başını kesecektim diyor
Kadı ise eğer sende padişahlığını öne sürseydin bende kılıcımla elini kesecektim diyor. Gerçek entellektüellikte işte budur.

Buradan anlamanız gereken nedir peki? Ne kimseyi mevkii sahibi diye kayırmaktır entellektüellik, ne de en iyisini ben bildiğim için herkes benim gibi düşünmek zorunda demek ve benim gibi düşünmeyenler koyun keçi domuz inek yaftalarını çirkin bir uslupla yapıştırmaktır.

Konu hakkında yorumum ise;

Ohal bence de kaldırılmamalı emniyet içerisinde bir çok ahbabım da bu sürecin çok güzel yürütüldüğünü ve devlet için vatan için güzel şeylerin vuku bulduğunu savunuyor. Keza bende aynı düşüncedeyim..
Bunun dışında vatandaşlar için hiç bir kısıtlama gelmediğini işi gereği sürekli yurt dışına çıkan biri olarak ben rahatlıkla söyleyebiliyorken aksini savunan arkadaşlarımın fikirlerine de ayrıca saygı duyuyorum.