Allahım Resulü Görmeyen Gözü Al
Peygamber Efendimiz vefat ettiği zaman, Eshaptan Zeyd bin Abdullah (r.a.) tarlada idi. Başka bir sahabi koşarak geldi ve:
— Resûlullah dünyadan göçtü, sen hâlâ burada çift sürmekle meşgûlsün, dedi.
Bir anda kendinden geçen Zeyd bin Abdullah, ellerini açarak:
— Allahım, Resulünü görmeyen gözü başımda taşımak istemiyorum. Onu görmeyen göz bana lâzım değil, gözlerimin nurunu al! diye dua etti.
Bu sözler onun ağzından değil, kalbinden geldiği için, Allah duasını kabul etti, o zamana kadar gören gözlerinin ikisi de bir anda kör oldu.
Alıntı – Menakıb-ı Ashâb-ı Kiram
__________________ kar havası gibisin dışarda, içimde elmanın dişlenişi. |