Tekil Mesaj gösterimi
Alt 02 Aralık 2015, 17:27   #1
Çevrimdışı
HerakLes
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Zengin Çocuğu




ilk ve ortaokulda aynı mahallenin çocukları olduğumuzdan zengin çocuğu diyebileceğimiz bi arkadaşımız yoktu. bu sebeple ilk zengin çocuğunu 7. sınıftayken dershanede gördüm ben. zengin çocuğu derken ne anlıyoruz bilmiyorum ama bu çocuk benim için eşiği çok yükseklere koydu.

aynı sınıftayız, güzergahlarımız da aynı olduğu için gide gele arkadaş olduk sayılır. ya da en azından ben öyle sanıyorum. çocuk çok da iyi bi çocuk bak, hiç öyle artistliği falan da yok, o ana kadar zengin olduğunu da bilmiyorum ben. bu herifin türkçe netleri düşük. 16 net falan yapıyor. otobüste dönerken bi gün; "abi ben paragraf sorularında sıkıntı yaşıyorum, türkçe netlerimi geliştirmek istiyorum." dedi. tamam geliştir dedim. bana ne lan izin mi istiyosun benden. 7. sınıfta dershaneye vermişler zaten atarlı dönemlerimdeyim. "sen bana yardım et" dedi. nasıl yardım etcem lan ben sana matematik olsa çözeyim anlatayım, türkçe paragraf sorusu dediğin okuduğunu anlama. napayım yani?

o sırada sahilden geçiyoruz 2 dakika falan denizde gemileri seyrettim. sonra adam o gün olduğumuz denemeyi çıkardı. "senden paragraf sorularını okumanı istiyorum. zaman tutucam ben yavaşım sanırım öğrenmem lazım" dedi. denemeden daha yeni çıkmışız, otobüste aynı denemenin paragraf sorularını teker teker okumamı istiyor. çocuğun gözünde okumayacağıma dair en ufak bi tereddüt yok, bu isteğini yerine getireceğimden o kadar emin ki. (zenginliğin tanımı budur benim için) lan defol git dedim. kafam düzülmüş zaten okur muyum ben onları bi daha.

sırt çantasını açtı:

-kaç para istiyorsun
+ne parası?
-20 tl veririm eğer okursan. yiyecek içecek alırsın kendine.
+20 tl mi? (7. sınıfa gidiyorum. çilekli rondo 40 kuruş o sıra. ne yiyecek içeceği lan dünyaları alırım)
-30 tl'den fazla vermem
+ edebiyat sanatı, toplumdaki sayısız iletişim yolla-rından biridir. sanat eseri konuşursa, konuşurken de bir dünya koyarsa ortaya bunu hiç kuşkusuz bi-rileri için yapar. sanatta güzellik, sanatçının, ger-çeğin örtüsünü kaldırarak...

tereddüt yok demiştim adamda, bi bildiği varmış. hayatımda kazandığım ilk para bu benim. o zaman "ulan para kazanmak ne kadar da kolaymış abartıyolar hep" dedim. ekmek aslanın ağzındaymış. aslanın ağzına kafamı sokup dans etmişim adeta. ama gerisi gelmedi. halbuki çok da güzel bi başlangıç yapmıştım lan. askerde de aynı parayı aldım ben mesela. ama aylık. çocuk bi çırpıda verdi, o zamanın parası bi de. meğer bizim oturduğumuz ilçenin yarısı bunun babasınınmış. babayla anne ayrı olunca (zengin hastalığı. ilk iş karıyı boşuyor adamlar) her taraftan para yağdırmışlar çocuğa. buna verilen harçlıkla işletme kurarsın kendin ayrıca zengin olursun. ondan sonra diyor ben türkçe paragraf sorularında zorlanıyorum. hani dert bulamamış kendine gitmiş kafayı buna takmış, ben niye paragraf sorularını yapamıyorum diye dolaşıyor ortalıkta. en büyük derdi bu. en sonunda parasını verip birilerine okutmayı akıl etti de rahatladı.

biz de gidip okulda bedava matematik anlatıyoruz arkadaşlarımıza. bu olaydan sonra ufkum açıldı, okuldaki tavırlarım değişti ama karşılık bulamadım:

-burdan x'i yalnız bırakıp yapıyosun en son.
+anladım tamam.
-iyi para ver hadi
+ne parası lan?
-olum biraz medeni ol sığır. ders anlattık o kadar bedava mı bu işler?
(hareket çekerek kantine doğru gider)
-tamam karnım acıktı simit ayran al. o da olur hadi. bu seferlik ayağın alışsın.
(umursamadan hızlanarak kantine gitmeye devam eder)
-sakız al sakız bari. naneli.

dediklerimin hepsini aldı, karşıma geçip kendi yedi.

hacı insanlar böyle zengin oluyor tuta tuta. Biz zengin olamadık niye. Çünkü bi babam var allah uzun ömür versin.ya aşağıda anlatıcagım olay hayal ürünü falan değil ha. Birebir gerçek.

babamdan 90'lı yıllarda bir arkadaşı borç istemiş. vermiş bu da 300 mark. (mark zükerberk değil eski bir para birimi gençler bu mark. 2002'de tedavülden kalktı. 11-12 yaşında bir çocuk hayatında hiç mark görmedi. zükerberk gördü hep. kızları pokladı facebook'tan sayesinde. akp döneminde gerçekleşen şeyler işte. feysbuk filan. bunlar berbaat şeyler. bunlar kötü.)

gel zaman git zaman arkadaşı babama borcunu ödememiş. annem de "iste paranı artık, bir hatırlat hiç olmazsa" demiş. babam da "nasıl hatırlatayım ayıp değil mi" demiş. istememişler. aradan yine zaman geçtikten sonra tekrar böyle bir konuşma geçmiş aralarında. "o öyle direkt istenmez ayıptır, hem adam belki unuttu benim ona borç verdiğimi" diye çıkışmış babam anneme. 2 saat yemek sofrasında napalım ne edelim de adamı kırmadan hatırlatalım diye düşünmüşler. en sonunda dahice bir plan bulmuşlar. babam bulmuş, annem de bunu çok mantıklı bulup onaylamış. ben planı duyduktan sonra bunlar beni bu yaşa kadar nasıl büyüttü, biz nasıl sokakta kalmadık onu düşündüm.

babam adama gitmiş:

-hüseyin naber yahu
+iyi abi sen nasılsın?
-ben de iyiyim. al sana 300 mark daha. ihtiyacın vardır belki. (daha diyerek önceden borç verdiğini hatırlatıyor ve bir 300 mark daha veriyor adama. dahiyane plan.)
+abi... benim zaten borcum vardı sana... ödeyeceğim valla.
-tamam tamam önemli değil sen şunu al lazım olur.
+sağolasın abi.

aradan 20 sene geçiyor, biz ordan taşınalı 17 sene falan olmuş. 600 mark gitmiş öyle. sonradan da istememişler artık. bana bunu anlattıklarında ben delirdim tabii. orda durulur mu abi, madem risk almışsın bassana 600 mark daha adama. elbet bir gün kazandıracakti o. hem aradan bu kadar zaman da geçmiş. evi arabayı satıp adama girmek lazım. küçük oynayınca kaybediyorsun büyük yatırımcılar kazanıyo hep dedim dinletemedim.

sonuç olarak; babam 90'lı yıllarda bir tane adamın üstüne para basmış 1'e 2 verir diye. kaybetmiş. o zamandan beri kumara tövbeli. hem de öyle türk lirası falan değil. bastığı para tedavülden kalktı olum ne diyeyim daha. iddaa'nın mucidi benim babamdır o yüzden. bu bahis olayları, karşılıklı gol var, üst biter falan hep sonra çıktı yasal oldu türkiye'de.

dünyanın farklı yerlerinde, aynı işi yaparak çok daha fazla para kazanan insanlar olabileceğini ilk o zaman anlamıştım. sonra da gittim İRC FORUMLARINDA moderatör oldum işte.

__________________
Sırf başlayıp bitirebildiğim bir hikayem olsun diye, bıktım ardımda yarım kalmış hikayeler taşımaktan. Yazmanın eziyeti öğretecek bana; Hayat sahip olduklarımızın dışında kalanlarmış meğer.
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver