Cevap: A'dan Z'ye Türk Büyüklerimiz
CEVDET PAŞA
Ahmet Cevdet Paşa Türklerin XIX. yüzyılda yetiştirdiği büyük zekalarından biridir.
Cevdet Paşa, günümüzde Bulgaristan hudutları içinde kalan Lofça’da doğdu. Medrese eğitimini tamamladıktan sonra 17 yaşında İstanbul’a geldi. O dönemin usulüne göre din bilginlerinden diploma aldı. İçinde var olan ilim aşkı ile Farsça ve Fransızca öğrendi. Matematik, felsefe, kozmoğrafya ve tabii ilimlerde kendisini geliştirdi. Gençliğinde zekası ve çalışkanlığı dikkati çekiyordu. Kadılıktan başlayarak birçok değişik görevlerde çalıştı. “Divan-ı Ahkam-ı Adliye Reisliği” yaptı ve bu sırada medeni kanun olarak kabul edilen “Mecelle”nin hazırlanmasını sağladı. Türkiye’de ilk defa “Adliye Nazırı” oldu. Valilik ve birçok nazırlık görevlerini yürüttü.
Cevdet Paşaya göre hükümetlerin iki görevi vardır. Birincisi adalet, ikincisi ise memleketi korumaktır. Bu düşünce, onun adalete verdiği önemi gösterir. Çünkü ona göre, yargıçlara yalnızca kanunlar emir verir. Bunun için yargıçlar, vicdanlarına aykırı bile olsa kanuna uymak zorundadırlar. Böyle düşünen Cevdet Paşanın eserleri ve çalışmaları kendisinin üstün yetenekli, örnek bir insan olduğunu gösterir. Onun Türk Adliyesinin kuruluşuna ve daha düzenli çalışmasına büyük hizmetleri olmuştur. Başkanlığı altında hazırlanan Mecelle yarım yüzyıl kadar Türk Medeni Kanunu olarak yürürlükte kalmıştır.
Cevdet Paşanın kişiliğinin en güçlü yönü eserlerinde görülür.
Kavâid-i Osmâniye adlı eseri ile Türk dilinin esaslarını kurmuş, on iki ciltlik Cevdet Tarihi adlı eseri ile de Türk tarih anlayışına yeni ve olumlu bir görüş ve metot getirmiştir. Kısas-ı Enbiya’sının açık ve güzel Türkçe’si her zaman örnek olarak gösterilebilir.
__________________ Vatan ne Türkiyedir Türklere, ne Türkistan Vatan, büyük ve müebbet bir ülkedir: Turan." |