Ne ben ne de dünyanın geri kalanı hiçbir yere doğru ilerlemiyordu.
Yalnızca sağda solda takılıp ölümümüzü bekliyor ve bu arada yaşamımızdaki boşluğu doldurmak için önemsiz şeylerle uğraşıyorduk.
Bazılarımız bu önemsiz şeylerle bile uğraşmıyordu.
Bitkiler gibiydik.