Çevrimdışı

Yedinci Sezon

Yedinci sezonun prömiyeri 23 Eylül 2011'de yapıldı. İlk bölüm Castiel'in "Ben yeni tanrınızım. Bana sevginizi gösterin, yoksa sizi yok ederim." dediği kısımdan başlandı. Bobby, Castiel'i dinleyip diz çöktü ve "Böyle iyi mi yoksa secde etmemizi mi istersin?" dedi. Sonra Dean ve Sam'e işaret edip onların da diz çökmesini söyledi. Castiel onları durdurdu. "Eğer sevgi ve saygıyla önümde diz çökmeyecekseniz ne anlamı var ki? Benden korktuğunuz için yapıyorsunuz sadece." dedi ve gitti. Sam'in kafasındaki cehennem duvarı yıkıldığı için Sam halüsinasyonlar görmeye başladı. Dean çatısı göçmüş Impala'yı düzeltmeye çalışırken Castiel ise Tanrı olarak ilk işini yapmaya gitti. Bu ilk işi O'na saygısızlık edenleri, ismini kötüye kullananları ve O'nu reddedenleri cezalandırmaktı. Kilisenin birinde bir pederi "Biri tanrı adına konuşmalı." dediği için öldürdü. Tam kiliseden çıkacakken Araf'tan çektiği ruhların yükü yüzünden acı duydu. Sonra kilisenin camına baktı ve İsa'yı gördü. İsa'nın resmini kendi resmiyle değiştirdi ve gitti. Sonra Crowley'nin yanına gitti ve O'na "Ruhların nereye gideceğine ben karar vereceğim. Sana ne verirsem O'nu alacaksın." dedi. Sonra elinde yaralar oluşmaya başladı ve gitti. Aynaya baktı ve suratında da yaralar oluşmaya başladı. Sonra yağmurluğunu ve gömleğini çıkarttı. İçindeki bir şey dışarı çıkmaya çalışıyor, "Castiel. Hata. Bizi bırak." diye bağırıyordu.
Castiel bunları yaşarken Dean hala Impala'yı tamir etmeye çalışıyordu. Sam ise halüsinasyonlar görmeye devam ediyordu fakat Dean'e "Ben iyiyim." diyordu her seferinde. Dean'in aklına Castiel'i durdurmak için bir yöntem geldi. Ve Crowley'i çağırdılar. Crowley'den Mahşer'in Dört Atlısı'ndan biri olan Ölüm'ü bağlama büyüsünü istediler. Ertesi gün Crowley onlara büyüyü verdi. Büyü için ihtiyaçları olan tek şey doğal afetle oluşmuş bir kristaldi. Yıldırım doğru açıyla kuma düşerse bu kristal oluşuyordu. Bu kristale sahip olan bir adam buldular. Ve onun evine gittiler. Büyüyü yaptılar ve Ölüm geldi. Dean ve Ölüm konuşurken Castiel geldi. Ve Castiel ile Ölüm tartışmaya başladılar. Ölüm "Ben tanrıyı tanıyorum ve sen bayım, tanrı değilsin. Sadece kötü bir değişim geçirmiş meleksin." dedi. Casteil "İşlerimi bitirince kendimi düzelteceğim." dedi. Ölüm "Öyle diyorsun çünkü bunun ruhların yükü yüzünden olduğunu düşünüyorsun." dedi. "Orada ruhlardan çok daha eski şeyler vardı ve sen onları da içine çektin." diye devam etti. Dean "Ne tarz eski şeyler?" diye sordu Ölüm!e. Ölüm "Tanrı, insanları ve melekleri yaratmadan önce Leviathan'ları yarattı. Şahsen ben onları eğlenceli bulmuştum ama o, onların dünyayı yok edeceğini düşündü ve onları Araf'a kilitledi." "Araf'ı niye yarattı zannediyorsun?" diye sordu Castiel'e. "Şimdi o zehirli yaratıklarla aranızdaki tek şey ince bir zar." diye devam etti. Castiel ise "Onlar benim kontrolümde. Ben daha iyi bir tanrıyım. O'nun kapattığı kapıları açıyorum." dedi. Ölüm "Sen küçük aptal bir askersin." diye karşılık verdi. Castiel ise "Peki sen gerçekte nesin? Bir sineklik mi?" diye yanıt verdi. Ölüm "Belki de seni ezmesi gereken kişiyim." dedi. Castiel "Tabi önce ben seni ezmezsem." diye karşılık verdi. Ölüm "Bunda kendine karşı çok özgüven var." diye devam etti. Dean araya girip "Tamam yeter artık. Hadi öldür şunu." dedi Ölüm'e. "Peki o zaman." dedi Ölüm. Tam elini kaldırdığı sırada Castiel O'nun bağlama büyüsünü kaldırdı. "Oh, teşekkürler. İçimde yakında birinin canını alacağıma dair his var." dedi. O sırada Castiel ise ortadan yok oldu. Ölüm, Dean'e "Arkadaşınızı her şeyin başladığı yere getirin. Yeni bir tutulma yapacağım. Çok geç olmadan ruhları Araf'a bırakmasını sağlayın. Ve sen Dean, eğer bir daha beni bağlamaya çalışırsan başlamadan ölürsün." dedi ve gitti. Castiel kontrolü kaybediyordu. Ve Dean'in yanına giderek "Bana yardım edin." dedi. Laboratuvara gittiler. İhtiyaçları olan bakire kanı koridorun sonundaydı. Sam gitti, kavanozu aldı. Tam geri dönecekken Lucifer'ı gördü. "Sen gerçek değilsin." dedi. "İyi bir teori ama yanlış." diye karşılık verdi Lucifer. "Ama bu imkansız." diye devam etti Sam. "Hayır, asıl imkansız olan kaçmak." dedi Lucifer ve "Bu benim en iyi işkencem. Seni gittiğine inandırdım ve sonrada gözündeki perdeyi kaldırdım. İşin aslı sen hala benimle o kafestesin." diye devam etti.
Onlar konuşurken Dean ve Bobby, Araf'ı açmak için gerekli olan ayini yapıyordu. Araf açıldı ve Castiel içindeki ruhları Araf'a bıraktı. Dean ve Bobby, O'nun öldüğünü sandılar ama o ölmedi, yaşıyordu. Tam oradan çıkacakken Cass, Bobby ve Dean'i itti. "Hemen kaçın buradan." dedi. Dean "Cass, n'oluyor?" dedi. "İçime tutunmuşlar, çok güçlüler." dedi Castiel. Dean "Ne onlar Cass?" diye sordu. "Leviathan!" diye bağırdı Castiel. Dean ve Bobby tam kaçacakken Castiel "Çok geç." dedi. Dean "Castiel." dedi. Castiel "Cass, gitti. O öldü. Artık kontrolü biz devir alıyoruz. Bu çok eğlenceli olacak." dedi ve ilk bölüm bitti.


İkinci bölüm Dean'in Sam'i aramasıyla başladı. Sam artık gerçekle halüsinasyonu ayırt edemiyor, Lucifer'ı gerçek Dean'i, Bobby'yi ve diğer şeyleri halüsinasyon sanıyordu. Leviathan'lar ise bir hastanedeki doktorların içine girmişlerdi ve bu sayede hem yakalanmıyorlardı hem de karınlarını doyurabiliyorlardı. Bobby'nin yakın bir arkadaşı olan eyalet şerifi o hastanedeydi ve Leviathan'lardan birisini yemek yerken gördü. Hemen Bobby'ye haber verdi. Bu sırada Sam yeniden kayıplara karışmıştı. Dean, O'nu ararken Bobby de hastaneyi kontrol etmeye gitmişti. Sam, Dean'le birlikte olduğunu ve Impala'nın içinde Bobby'ye gittiklerini sanıyordu. Ancak gerçek Dean, O'nun nerede olduğunu bulmaya çalışıyordu. Sam halüsinasyon Dean ile birlikte bir ambara girdi ve Dean gitti. Yerine Lucifer geldi. Lucifer, Sam ile konuşuyordu. Sam dayanamayacak bir noktaya geldi. Silahı kafasına dayadı. Tam bu sırada Dean geldi. Silahı Dean'e doğru tuttu. Dean, Sam'in kestiği elindeki yarayı sıktı. "Bak bu gerçek." dedi. "Bunun kestiğinde, diktiğinde hep senin yanındaydım. Asıl bunlar gerçek. Diğer gördüklerin halüsinasyon." diye devam etti. Sam elindeki yaraya bastırdıkça Lucifer'ın halüsinasyonu kayboluyordu. En sonunda Lucifer gitti. Bobby, Dean ve Sam'e "Benim orada buluşalım." dedi. Sam ve Dean oraya gittiklerinde Bobby'nin evi yanmıştı. Orada Bobby'yi ararlarken Leviathan'ları başı olan elemanla karşılaştılar. Dean'in bacağı kırıldı, Sam ise kafasına sağlam bir darbe aldı. Dean, Leviathan'ın üstüne bir araba düşürdü ve O'nun öldüğünü sandılar. Ancak Leviathan'ın akan bütün kanı geri çekildi ve yaşamaya devam etti. Ambulansı aradılar. Ambulans zamanında geldi ve onları hastaneye götürmek için yola koyuldu. Gittikleri hastane ise Leviathan'larla dolu bir hastaneydi.


Üçüncü bölüm ikinci bölümün kaldığı yerden devam etti. Dean, Leviathan'larla dolu hastanede gözlerini açtı. Hemen oradan gitmesini biliyordu. İmdadına Bobby yetişti. "Sen ölmedin mi?" dedi Dean, Bobby'e. "Henüz değil." diye cevapladı Bobby. Hemen Sam'i bulup uzaklaşmaları gerektiğini söyledi. Bobby, Sam'i buldu. Acil çıkıştaki bir ambulansa bindirdi ve Dean'i beklemeye koyuldu. Leviathan'lar Winchesterlar'ın orada olduğunu biliyordu. Ve Bobby'nin ambulansını gördüler. Ambulansa doğru yürürlerken Dean ambulansa atladı ve tam gaz kaçıp kurtuldular. Rufus'un eskiden kullandığı bir kulübeye gittiler. Sam ne zaman Lucifer'ın sesini duysa elindeki yaraya basıyordu. Bobby, Leviathan'ları araştırmak için kütüphaneye gitti. Dean'in ayağı alçılıydı, yerinden kalkamıyordu. Sam dışarı çıktı. Gazete bir yazı gördü. Eve geldi, gazeteyi Dean'e hiç göstermedi. Dean uyuduğunda ise oradan hemen uzaklaştı. Gazetedeki okuduğu cinayet haberi idi. Ve bu cinayet Kitsune denen bir yaratık tarafından gerçekleştirilmişti. Sam 1998'de bunlardan birini avlamaya çalışmıştı. Bölümün ilerleyen dakikalarında 1998'deki Kitsune'nin Sam'in sevgilisi olduğunu anlıyoruz. Kızın adı Amy idi. Dean sabah uyandığında masanın üzerinde bir not buldu. Hemen Bobby'yi aradı. Bobby, merak etmemesini Sam'in güvende olduğunu söylemişti. Ancak Dean ikna olmadı. Evde bulduğu bir kemik testeresiyle alçısını kesti. Hemen Sam'in peşinden gitmeye başladı. Sam ise Kitsune'yi iş üzerinde yakaladı. Kitsune tam kurbanına saldıracakken Sam Kitsune'yi kolundan tutup, bıçağı kalbine dayadı. Yakaladığı Kitsune, 1998'de peşinde olduğu Kitsune yani Amy idi. Sam, neden avlanıyorsun gibisinden sorular sormaya başladı. Amy, keyiften avlanmıyorum diye karşılık verdi. O zaman neden, dedi Sam. Sana söyleyemem, dedi Amy. Bırak beni, diye devam etti. Sam, hayır, dedi. Amy, Sam'i bayılttı ve gitti. Evine vardığında yalnız olmadığını fark etti. Yanında Sam'de vardı çünkü. İsminin ve soyadının yazılı olduğu kağıdı düşürmüştü Amy. Sam, Amy'nin eline baktı ve kan gördü. Bu taze, dedi. Sandığın gibi değil, dedi Amy. Ben ölülerle besleniyorum, diye devam etti. Peki canlıları neden öldürüyorsun, diye sordu Sam. Çünkü çocuğum hasta, dedi Amy. Sam, O'nu öldürmekten vazgeçip kaldığı motel'e geri döndü. Kapıyı açar açmaz suratına yumruk yedi. Benim kızım benden habersiz almışsın, diye söylendi Dean. Sam, neden buraya geldi ve burada neler yaptığını anlatmaya başladı. O'nu öldürmeliydin, dedi Dean. Yapamazdım, dedi Sam. Neden, dedi Dean. Çünkü küçüklüğümde ben O'nun evindeyken annesi beni yakaladı. Annesi beni tam öldürecekken O kendi öz annesini beni korumak için öldürdü, diye karşılık verdi Sam. Dean, tamam, dedi. Sana hak veriyorum, dedi. Ancak ertesi gün Sam'in bıraktığı işi tamamlamak için Amy'nin peşinden gitti. Ve Amy'yi öldürdü. Amy'nin çocuğu Dean'i annesini öldürürken gördü. Dean "Kimseyi öldürdün mü?" diye sordu. "Hayır" dedi ufaklık. "İyi, yoksa bir dahaki sefere senin için gelirim." dedi Dean. Ufaklık "Öldüreceğim tek kişi sen olacaksın." dedi. Ve bölüm bitti.


Sezon boyunca Castiel'in ölümü Dean için büyük bir yıkım olmuştur. Sam ile beraber Leviathan'ları öldürmeye çalışmışlar ancak denedikleri hiç birşey işe yaramamıştır. Sezonun ortalarında Bobby Leviathan'lar tarafından kurşun ile vurularak öldürülmüştür Sam ise cehennem anılarından dolayı kafayı yeme derecesine gelmiştir. 17.bölümde Dean Sam'i kurtarmak için çare ararken defterden aniden düşen kağıttaki adrese gider. Birden karşısında Castiel'i bulur ancak hafızasını kaybetmiştir. Ama Castiel'in hatırlaması uzun sürmez. Bir süre sonra da hayalet olarak dönen Bobby ile kadro tamamlanır ve Tanrı'nın sözlerinin yazdığı bir tablette yazanlar ile Leviathanlar'ı yok ederler ancak Dick Roman ölürken ona çok yakın duran Dean ve Castiel de onlara beraber Purgatory'ye gider. Dean nasıl kurtulacağını düşünürken aniden "Cass!" diye bağırır ancak artık yalnız olduğunu görür.