Tekil Mesaj gösterimi
Alt 06 Kasım 2014, 19:08   #5
Çevrimdışı
PySSyCaT
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Alparslan Türkeş




ALPARSLAN TÜRKEŞ 1977 YILINDA HAC FARİZASINI YERİNE GETİRDİ
Alparslan Türkeş, 1977 yılında Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanlığı yaptığı sırada sessiz sedasız bir şekilde Hac farizasını yerine getirir. O zamanın gazetelerinden Tercüman gazetesinde küçük bir haber yayınlanır, diğer gazetelerde tek satır bile yoktur. Türkeş’in Hac farizasını yaptığı sırada TRT ekibi Suudi Arabistan’dadır. Ancak, Türkeş’in Hac farizası sırasında Suudi Arabistan Kralı ile görüşmesine rağmen TRT’nin haberlerini izleyenler böyle bir habere rastlamamışlardır. Hac farizasını yapmasının siyasi kimliğinden dolayı kamuoyuna duyurulmasını istememiş ve bir reklam malzemesi olarak kullanmamış ve kullandırtmamıştır.
Gazeteci Kenan Akın, Hac farizasını Türkeş’le birlikte eda etmiştir. Bu esnada çektiği fotoğrafları yayınlamamasını Türkeş özellikle istemiştir ve bu fotoğraflar Türkeş’in vefatından sonra yayınlanmıştır. Kenan Akın’ın anılarına kulak verelim:

“Herşeyden önce, merhum Alparslan Türkeş, bir ‘din istismarı’ yapılabileceği düşüncesiyle fotoğraflarının yayınlanmasını pek istemiyordu. Bu yüzden de, fotoğraflar 20 yıl tarafımızdan büyük bir özenle muhafaza altına alınarak, ‘Başbuğ’un isteği yerine getirildi.
Şimdi ise, Alparslan Türkeş’in ‘Kutsal Topraklar’ı ziyaretinin ayrıntılarını yazmak, merhumun ne denli inançlı olduğunu ‘teyid’ bakımından önemlidir sanırız.
(...)
Suudi Arabistan Kralı tarafından kabulünü dahi ‘propaganda’ unsuru yapmaktan çekinen Türkeş, ziyaretin TRT tarafından tesbit edilmemesine âdeta göz yumdu.
(...)
Türkeş, ‘Hac Farizası’nın bütününü büyük bir zevk, heyecan ve coşku içinde yerine getirdikten sonra, mertebelerin en büyüğü ‘Hacı’ olduğunda gözyaşlarına hakim olamamıştı.
İntibalarını sorduğumuzda : ‘Büyük bir görevi yerine getirebilmenin bahtiyarlığı içindeyiz. Hacılığımız inşallah Allah tarafından kabul edilir. Hali vakti ve sağlığı yerinde olan bütün Müslümanlara haccın nasip olmasını niyaz ederim. Bu yüzden de, esaret altında bulunan bütün Türklerin hürriyeti için dua ettim.’ derken bile sesi titremişti.
O sırada Suudi Arabistan Kralı’nın müşavirliğini yapan Kasım Gülek bir trafik kazasında ağır şekilde yaralanmış ve Cidde’de bir hastanede tedavi altına alınmıştı. Türkeş, haberi alır almaz, Gülek’i hastanede ziyaret ederek, sağlık dileğinde bulunmuştu.
Suudi Arabistan’da yerleşen Türkistanlılar’la da çeşitli görüşmeler yapan Türkeş’in Hac ziyareti başladığı gibi sessiz bitmişti.

12 EYLÜL 1980’DEN SONRA 4,5 YIL HAPİS YATTI
12 Eylül İhtilali, Türk Milliyetçilerini Komünist illegal örgütlerle aynı kefeye koymuş, Alparslan Türkeş ve binlerce ülkücü sanık sandalyesine oturtulmuşlardı. Mamak’ta ülkücüler için hazırlanan işkence odaları, C5 adıyla ünlenmişti. Tarihin acı bir tecellisi yaşanıyor, Ülkücü gençlik, bekaası için ölümü bile göze aldığı Türk devletini temsil ettiğini düşünen insanlar tarafından idam sehpalarında yargılanıyordu.
Alparslan Türkeş, 12 Eylül’den üç gün sonra saklandığı yerden çıkıp teslim olmuştu. Bir ay Uzunada’da, daha sonra da Ankara Askeri Dil Okulu’nda ve hastalığı dönemde de Ankara Mevki hastanesinde olmak üzere 4,5 yıl hapis yattı. Alparslan Türkeş ve 218 ülkücü arkadaşı idam istemi ile yargılanmışlar, 9 Nisan 1985 tarihinde beraat edip tahliye olmuşlardır.

ALPARSLAN TÜRKEŞ YENİDEN MEYDANLARDA...
Devrin birçok siyasi lideri ile birlikte Alparslan Türkeş’e de siyaset yapma yasağı konmuştur. 6 Eylül 1987 tarihinde yapılan referandum ile siyaset yapma yasağı konan insanlara yeniden siyaset yapma hakkı doğmuştur. Bunun üzerine Alparslan Türkeş yeniden meydanlardadır. 4 Ekim 1987 tarihinde Milliyetçi Çalışma Partisi’nin olağanüstü kurultayında genel başkan seçilir.
20 Ekim 1991 tarihinde yapılan genel seçimlerde MÇP, RP ve IDP seçimlere ittifak yaparak katılırlar. Alparslan Türkeş, Yozgat milletvekili seçilir. Bu dönem onun TBMM çatısı altında yaptığı son görev olacaktır.
1984 yılından itibaren başlayan bölücü terör, şiddetini artırarak devam etmektedir. “Bir avuç çapulcu” denilerek küçümsenen terör olayları daha sonra ülkeyi kasıp kavuran bir bela haline gelmiştir. Alparslan Türkeş’in terörün ürediği bataklık olarak gösterdiği “Kuzey Irak” bölgesine üzerine daha sonra sık sık askeri harekat düzenlenecek ve terörün kökü kurutulmaya çalışılacaktır.

ÜLKÜCÜLERİ YENİDEN MHP ÇATISI ALTINDA TOPLADI
27 Aralık 1992 tarihinde 12 Eylül askeri hareketinin kapattığı Milliyetçi Hareket Partisi çatısı altında toplanabilmek için MHP’nin son kurultay delegeleri toplanırlar ve MHP’nin ismini ve amblemini Milliyetçi Çalışma Partisi’nin kullanabilmesi için karar alırlar. 24 Ocak 1993’te MÇP’nin 4. Olağanüstü Kurultayı toplanır ve partinin adını Milliyetçi Hareket Partisi olarak değiştirir ve partinin amblemi olarak da üç hilali benimser.

NAMIK KEMAL ZEYBEK’İN KALEMİNDEN TÜRKEŞ’İN “TURAN SEFERİ”

“1992 yılında Sayın Demirel’in Başbakanlığı sırasında, Türk Cumhuriyetlerine yaptığımız bir gezide, Merhumu uçakta en ön sırada oturuyor görünce çok heyecanlanmıştım. 1944 yılında “Turancılık Ülküsü” yolunda suçlanarak 1,5 yıl hapiste kalan ve tabutluklarda işkence gören Merhum Alparslan Türkeş, 48 yıl sonra “Turan Seferi”ne çıkıyordu. Akılcı ve barışçı bir Turan Seferine... Kendisiyle uçakta sohbet ettik. Sorular sordu, ben de cevap vermeye çalıştım. Bu gezinin keyfini çıkarmak herkesten çok O’nun hakkıydı. Çünkü, Merhum Türkeş, “Turancılık” suçlamasıyla hapislerde yatan ama çıktıktan sonra da hayatı boyunca Dünya Türklüğü bilincini yaygınlaştırmaya çalışan bir insandı. Türk Dünyası konusunda, Türkiye’de bilinç meydana getirmek yolunda çok uzun yıllardan beri mücadele veren bir fikir adamıydı. Bugün O’nun hayatını adadığı “Bütün Dünya Türkleri’nin güçbirliği yapması fikri yolunda büyük mesafeler alınmıştır. Kendisi, bu güzel gelişmeleri sağlığında görmek bahtiyarlığına erişmiş bir insandır.”

ERMENİSTAN CUMHURBAŞKANI
PETROSYAN İLE İKİ DEFA GÖRÜŞTÜ

1993 yılında Azerbaycan’ın Karabağ bölgesini Ermenistan işgal etmiş ve Azerbaycan ile Ermrnistan arasında savaş çıkmıştı. Savaşın ilk zamanlarında Ruslardan ve Uluslararası Ermeni lobisinden destek bulan Ermenistan, üstünlüğü ele geçirmişti. Daha sonra durum Azerbaycan Cumhurbaşkanı Ebülfeyz Elçibey’in üstün gayretleri ile Azrebaycan lehine değişecek ve Azerbaycan bir kısım topraklarını Ermeni işgalinden kurtarmayı başaracaktır.
Bu durum karşısında harekete geçen Ermeni lobisi, Alparslan Türkeş’in Elçibey ile olan dostluğundan faydalanarak barış sağlanması için Alparslan Türkeş’ten yardım isteyecektir. Alparslan Türkeş bu teklifi Elçibey ile görüştükten sonra kabul edecek ve Ermeni lobisinin organizasyonu sonucu, Ermenistan Devlet Başkanı Petrosyan ile ilk görüşme Paris’te ünlü Krissan Otel’de gerçekleşecektir.
Ermenilerle ikinci görüşme ise 1994 yılının Nisan ayında olacaktır. Bu görüşmeler, Türkiye Cumhuriyeti’nin bilgisi dahilinde olmuştur ve ayrıca Alparslan Türkeş, görüşmeler hakkında bilgilerini ve konuyla ilgili tecrübelerini Türk Dış İşlerine devamlı olarak aktarmıştır.

Gazeteci Mehemet Ali Birand, Alparslan Türkeş ile Ter Petrosyan arasındaki görüşmeyi ve Petrosyan’ın Türkeş hakkındaki düşüncelerini Sabah gazetesindeki köşesinde naklediyor:
“Ermenistan Lideri ter Petrosyan Paris’te idi. Türkeş de bir başka toplantıya katılıyordu. Resmi olmayan şekilde buluşmaları planlandı.
Bundan sonrasını Ermeni lideri kendisi anlattı:
‘...Gözlerime inanamadım. Türkeş’in bize yaklaşımını çok iyi bilirdim. Konuşmaya başlayınca bambaşka bir Türkeş belirdi. Azerilerle barış yapmamızın gereklerini anlattı. Kendinin arabulucuk yapabileceğini söyledi. Türkiye ile Ermenistan’ın mutlaka uzlaşması gerektiğini sık sık tekrarladı. Türkeş ile bir defa da dolaylı şekilde mesajlaştık. Türkeş, eskiden korku dağıtan , ülkücülerin eli silahlı ve sopalı eylemlerinin başbuğu olarak bilinirdi. Türkiye’de olduğu gibi, biz Ermeniler arasında da kaygıyla baktığım bu liderin sonradan nasıl değiştiğine, nasıl yumuşadığına, silah ve sertlikle bir yere varılamayacağını nasıl anladığını gözlerimle gördüm ve saygı duymaya başladım.”

ÇOK ŞAŞIRTTI
Ama bütün bunların dışında Türkeş’in en şaşırtan tavrı, Ermenistan Cumhurbaşkanı Petrosyan ile görüşmesi ve yumuşak tavrı olmuştu.
Daha sonra İsrail Cumhurbaşkanı Herzog görüşmesi, şimşek gibi çaktı. Başbuğ, Türkiye ile İsrail’in işbirliğinden yana olduğunu belli etmişti.
O da yetmedi, Fener Patriği ile görüştü.
Sinagog’da haham efendi ile poz poz dostluk fotoğrafları çektirdi.
Bütün bunlar, Türkeş’in birinci derecede kafataşçı Rum, Yahudi ve Ermeni düşmanı olarak tanıyanları çok şaşırttı.
Türkeş, değişen dünyada, değişikliklere ve yeni düzene daha değişik bir şekilde bakmaya başlamıştı.
Kendisini eleştirmenlere, hatta kıyasıya eleştiren eski dava arkadaşlarına aldırış bile etmeden, yeni tavrını ortaya koyuyordu.
Cevher Kantarcı

“Onlar ne kadar Kürtse, biz de o kadar kürdüz;
biz ne kadar Türk isek onlar da o kadar Türktür.”

“FEDERASYON TARTIŞMASI GAFLETTİR”

“......
Milli Mücadeleyi beraber yürüttük. Türkçe konuşan, Kürtçe konuşan, Arapça konuşan, hepsi birbirine kenetlendi ve büyük zafere ulaştık. Ondan sonra da Cumhuriyeti birlikte kurduk. l. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde toplanan vatansever insanların hiçbirisi Türkiye’de federasyon kurulsun, görüşünü kabul etmedi.
Bunların içinde çoğu Doğulu ve Güneydoğuluydu. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, üniter bir devlet olacaktır, dediler. Böyle karar verdiler, böyle kurdular Türkiye Cumhuriyeti Devletini. Yani Federasyon yapalım, eyalet sistemine gidelim demediler.”
.......
“Federasyon Tartışması Gaflettir.”
........
“Ne gereği var federasyonu tartışmaya? Hiçbir zaman, Türkiye federasyona gitmeyecektir, Türkiye’de federasyon kurulmayacak. Çünkü, Doğulu ve Batılı vatandaşlarımızın tümü Türkiye’nin bütünlüğü konusunda ortak düşünüyor.
O bakımdan, federasyon sözleri çok yanlıştır. Bu sözleri söyleyenler bilerek veya bilmeyerek memleket ve millete zararlı bir davranış içine girmektedirler. Gaflettir.”
Alparslan Türkeş

Hulusi Turgut, Şahinlerin Dansı,
s.460-461


__________________
#MustafaKemaLAtatürkTorunuyum..ღ ❦

{22~02~`22..∞}
{09~09~`22..ღ}
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver