Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Başdanışmanı ve İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, dün Ahmet Davutoğlu genel başkan adaylığı ilan edilirken salonda yoktu. Aynı saatlerde Binali Yıldırım'ın bugün için Meclis'te basın toplantısı yapacağı duyurulunca gözler bugünkü açıklamaya çevrildi.
Binali Yıldırım, basın toplantısında şunları söyledi:
PARTİMLE HER ZAMAN İFTİHAR ETTİM
Bugün iki basın toplantısı daha oldu. Çok moralinizi yükseltecek şeyler duymamış olabilirsiniz. Ben bunu telafi etmek için güzel
şeyler söyleyeceğim. Hepiniz hoş geldiniz.
Kurucularından birisi olduğum Ak Parti’nin bir neferi olarak partimle her zaman iftihar ettim. AK Parti’nin katılımcılığı, ürettiği siyaset itibariyle Türk siyasi hayatına yeni bir model oluşturduğunu hepimiz biliyoruz.
Milletimiz kendi iradesine ne pahasına olursa olsun sahip çıkan AK Parti’ye 2002’de başlayan desteğini üst üste yapılan bütün seçimlerle artırmış ve her seferinde tek başına iktidara getirmiştir.
En son olarak da bilindiği gibi daha önce yapılan anayasa değişikliğine istinaden cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini ön gören değişiklik gereğince 10 Ağustos’ta da cumhurbaşkanlığı seçimi gerçekleşmiş ve partimizin kurucu genel başkanı 59-60-61’nci hükümetlerin başbakanı değerli liderimiz Recep Tayyip Erdoğan seçilmiş 12’nci cumhurbaşkanı olarak halkımızın desteğiyle bugünlere geldik.
BİZDE LİDERLİK KAVGASI OLMAZ
Seçimin yapılmasıyla birlikte, bir gün önce yapılacak kongreyle birlikte, olağanüstü kongreyle birlikte bir genel başkanlık seçimi gerçekleşecek. 10 Ağustos ve dün 21 Ağustos arasında geçen sürede olağanüstü genel kurulda kongrede kimin AK Parti genel başkanı olacağına dair, parti içerisindeki temayül yoklamaları istişareler ve parti mekanizmalarının çalışma sürecini hep birlikte takip ettik. Hep birlikte izledik. Bu süre içerisinde bir çok arkadaşımızın ismi gündeme geldi. Bu soruyla her bir arkadaşımız muhatap oldu. O günlerde bana da bu sorular yöneltildi. Şöyle denmişti “Muhtemel genel başkan adayları arasında isminiz geçiyor ne diyorsunuz”... Benim verdiğim cevap şuydu “Biz AK
Parti grubu olarak 313 milletvekilimiz var. Bütün arkadaşlarımız genel başkan olabilecek kalitede kapasiteye sahiptir. Bizde bir liderlik kavgası olmaz. Benlik kavgası olmaz. Yapılacak istişareler, yapılacak parti içi temayüller neticesinde en uygun sonucu elde ederiz” demiştim.
Bu süreçte neler oldu? İlk olarak MKYK, toplandı. Daha sonra partimizin genişletilmiş il başkanları toplantısı gerçekleşti. Hemen arkasından milletvekili grubumuz bir araya geldi ve kendilerine genel başkan olarak kimi görmek istersiniz şeklinde bir soru soruldu. Bu sorular neticesinde tabi muhtemel genel başkan adayları ortaya çıktı. Ve sonuçta bildiğiniz gibi dün itibariyle genel başkanımız, seçilmiş cumhurbaşkanımız, başbakanımız 27 Ağustos olağanüstü kongre için genel başkanlığa aday olacak arkadaşımızı resmen açıkladı. Bu isim Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu. Ahmet Davutoğlu Bey ile beraber biz beraber çalıştık. Kendisi birikimli, akademik kariyeri geniş ve çalışkan, gayretli bir arkadaşımızdır. Kendisinin bu göreve layık görülmesinden dolayı duyduğum memnuniyeti ifade ediyorum.
Eminim ki bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da AK Parti ülkemiz için milletimiz için, ülkemizin 2023 hedeflerinin gerçekleşmesi için istikrar ve güvenin devamı için çalışmaya devam edecektir. Dün bu basın toplantısı kararını duyurduğum andan itibaren, sosyal medyada çok çeşitli bir haber trafiğinin başladığını gördüm. Özellikle yoğunlaşılan şey Binali Yıldırım ne diyecek, aykırı bir çıkış mı yapacak gibi bir takım spekülasyonları maalesef izledim.
SOSYAL MEDYADA ''BİNALİ YILDIRIM AYKIRI ÇIKIŞ MI YAPACAK'' SPEKÜLASYONLARINI İZLEDİM
Eminim ki bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da AK Parti ülkemiz için milletimiz için, ülkemizin 2023 hedeflerinin gerçekleşmesi için istikrar ve güvenin devamı için çalışmaya devam edecektir. Dün bu basın toplantısı kararını duyurduğum andan itibaren, sosyal medyada çok çeşitli bir haber trafiğinin başladığını gördüm. Özellikle yoğunlaşılan şey Binali Yıldırım ne diyecek, aykırı bir çıkış mı yapacak gibi bir takım spekülasyonları maalesef izledim.
TÜRKİYE YENİ BİR SİYASİ YOLA GİRDİ
Şunu sizlerle paylaşmak istiyorum, 10 Ağustos ile birlikte Türkiye yeni bir siyasi yola girmiş durumundadır. Yeni Türkiye yolunda hedef demokrasimizi daha da geliştirmek, hedef halkımızın refahını daha da artırmak, hedef büyük Atatürk’ün bize işaret ettiği muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkma hedeflerini gerçekleştirmek. Bu hepimizin bütün vatandaşlarımızın ortak arzusudur.
ÇÖZÜM SÜRECİ HERŞEYDEN VAZGEÇMEK DEĞİLDİR
Yeni Türkiye’de kardeşlik var, çözüm var barış var. Bugünlerde görüyoruz ki ülkemizde var etmeye çalıştığımız, kalıcı yapmaya çalıştığımız bu barış ve kardeşlik ortamını bozmaya çalışan bazı davranışlar meydana gelmektedir. Bunu da esefle karşılıyorum. Barış olacaksa, kardeşlik olacaksa bu herkesin sorumlu davranmasıyla mümkün olacaktır. Çözüm süreci demek her şeyden vazgeçmek, Türkiye’nin değişmezleri, ilkelerinden vazgeçmek demek değildir. Bu ülkede her mezhepten, meşrepten inanıştan insanlar birlikte yaşamanın erdemini tarih boyunca göstermiştir.
30 MART'TA HALK PARALEL YAPIYA CEVABINI VERDİ
Paralel darbe girişimini bu ülke beraber yaşadı. 30 Mart seçimlerde halk paralel yapıya cevabını vermiştir. O cevap şudur: Ben iradeyi kime verdiysem, o iradeyi de ancak ben alırım. Bunun dışında hiç kimse bu ülkeyi dizayn etmeye, hükümetler yıkmaya kurmaya yeltenmesin. Herkes kendi alanında kalsın. Bu mücadele bu hükümetin işi değildir, bu mücadele Türkiye Cumhuriyeti’nin istiklal ve istikbal mücadelesidir. Hiçbir örgüt, yapılanma milli irade adına güç kullanamaz. Güç kullanacak olan ancak ve ancak sandıktan desteği alanlardır. Onlar getirir, gerektiği zaman da onlar götürür. Millet getirir, millet götürür. Artık Türkiye bu dönemleri geride bırakacak demokrasi olgunluğuna erişmiştir.
HERKESİ ŞAŞIRTACAK AÇIKLAMA YAPAMIYORUM
Şunu söylemek istiyorum. Bu basın toplantısında, bazılarının ümit ettiği gibi, herkesi şaşırtacak bir açıklama ne yazık ki yapamıyorum. Bunun için bu beklentide olanlar kusura bakmasın. Farklı amaç ve niyet aramak isteyenler, AK Parti içine nifak sokmak isteyenler maalesef bu sefer de elleri boş dönmüştür.
GÖREVLERE TALİP OLMADIM
Bugüne kadar partim içerisinde görevlere talip olmadım. Verilen görevleri layıkıyla yapma gayreti içinde oldum. Başbakanlık da çok onurlu bir görevdir, partinin düz bir neferi olmak da onurlu bir görevdir. 58’nci hükümette, Abdullah Gül ile beraber görev yaptım. Devam eden hükümetlerde toplam dört cumhuriyeti hükümetinde kesintisiz görev yapan 12 yıla yaklaşan görev süresi olan bir ulaştırma bakanıyım. Milletimizin bize verdiği destek, ülkemizde sağlanan güven ve istikrar, liderimiz Recep Tayyip Erdoğan’ın bize yol göstermesi ve liderliğinde ülkemizde kalıcı büyük eserleri yapan ekibin içinde yer almanın da onurunu yaşıyorum. AK Parti iktidarının sorumlu bir bakanı olmak benim için en büyük onurdur.
MARMARAY, HIZLI TREN... BUNLAR ÇOK ÖNEMLİ HİZMETLER
Marmaray rüyası, üçüncü kö
prü, hızlı tren, Yavuz Selim Kö
prüsü, üçüncü havalimanı ve akıl yolları, bilişim yollarının Türkiye’nin Afrika seviyesinden Avrupa’nın önde gelen ülkeleri arasında, iletişimde bilişimde yer alması bu dönemde yapılmış çok önemli hizmetlerdir.
SORU - CEVAP
KABİNEDE GÖREV KABUL EDER MİSİNİZ?
AK Parti’de bir nefer olmak da, başbakan olmak da aynı derece onurlu bir görevdir. Hiçbir zaman görev beklentisi içerisinde olmadım. Düşündüğüm her şey benim için siyaset demek millete hizmet demektir. Eğer ucunda hizmet yoksa, milletin hayatını kolaylaştırmak yoksa, hızlı trenler yapmamışsanız, havayolunu halkın yolu haline getirmemişseniz, bakan olmuşsunuz neye yarar, başbakan olmuşsunuz neye yarar. Bu anlayışla çalıştım. Bu tip konular benim için hiç ama hiç önemli değil.
BASIN TOPLANTISINA KATILSAYDINIZ SPEKÜLASYONLAR OLMAYACAKTI. ŞU ANA KADAR AÇIKÇASI BU BASIN TOPLANTISI NİYE OLDU DİYE SORUYORDUM BEN AMA TEMAYÜL YOKLAMALARINDAN BAHSETTİNİZ, TEŞEKKÜR ETTİNİZ. TEMAYÜLLERDE SİZİN İSMİNİZ Mİ ÖNE ÇIKMIŞTI? ÜÇ DÖNEM KRİTERİ HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYORSUNUZ?
Üç dönem kriterimiz çok açık. Bu karardaki kararlılıkta devam etmektedir.
Temayüllerde bütün arkadaşların yanı sıra bizim ismimizin de çıktığı muhakkaktır. Ama biliyorsunuz temayüller konusunda elimizde açık bir bilgi yok. Bunlar sadece genel başkanımızın bilgisi dahilindedir. Bana fazla ona az çıktı diye bir spekülasyona girmek istemem. Öyle bir manaya gelecek bir şey de söylemedim. Benim söylediğim şey çok açık. Bu süreçte beni böylesine güzel bir görev onurlu bir göreve layık gören, gönüllerinden zihinlerinden beni tercih eden bütün arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum.
DÜN SALONDA OLMAYIŞINZI DA DİKKATLERİ YÖNELTTİ. BİZZAT SAYIN DAVUTOĞLU’NU TEBRİK ETTİNİZ Mİ?
Belki de en önce tebrik edenlerden biri benim. Göz önünde olmayı seven bir adam değilim. Hep sahalarda oldum şantiyelerde oldum. Göz önünde olmaktan ziyada gönüllerde olmayı tercih ettim.
ABDULLAH GÜL VE EŞİ AÇIKLAMA YAPTI. SİZ PARTİNİZDEKİ BU TARTIŞMAYI NASIL DEĞERLENDİRİYORSUNUZ?
Burada yorum getirmek yakışı kalmaz, bana da düşmez. İnternetin gelişmesinin suçlusu da benim. Ben bunu yaparken bu mecranın çok daha güzel işlerde kullanılması için yaptığımızı düşünüyorum. Dedikodu alanı olması hiç aklımızda olan bir şey değildi. İnsanlar birileri hakkında bir şey söyleyecekse yüzlerine söylemeleri en doğru şeydir.
Yeni nesil-eski nesil diye bir sorun bizde olmaz gayet tabi ki bu partinin kurucuları biziz. Ama bizim de bir dönemimiz var. bizden sonra bayrağı devralacak genç kardeşlerimiz de var. onları hiç ama hiç kendimize rakip görmedik. Onların da tecrübe kazanması için, bildiklerimizi, her türlü desteği dün de verdik, bugün de veriyoruz.
İZMİR’DEKİ POLİS OPERASYONUYLA SİZİN ADINIZ İLİŞKİLENDİRİLYİOR. BACAĞINIZIN BİR BAĞLANTISI OLDU. HESAP SORULDUĞU İDDİA EDİLİYOR?
O konuda izmir valisi gerekli açıklamayı yaptı. Bu yapılan tasarrufun ne liman operasyonuyla, ne de askeri casusluk operasyonuyla bir ilişkisi olmadığını, yasa dışı dinlendiğini iddia eden vatandaşların müracaatı üzerine yapılan bir işlem yapıldığını söylediler. Ben bu tip komplo teorilerine itibar etmem. Bizim yıpratılacağımızı düşünerek hareket etiler diyenlere itibar edecek biri değilim.
PARTİNİN NEFERİ VURGUSU YAPTINIZ AMA KÖŞKLE İLGİLİ BİR GÖREVLENDİRME VAR MI? CUMHURBAŞKANLIĞI GENEL SEKRETERİ KONUŞULUYOR.
Ben işsiz bir adam olduğum için hepiniz bana iş bulmak büyük bir gayret gösteriyorsunuz. Her şey zamanı gelince ortaya çıkar.
Bugüne kadar bir şey yapmadıysak artık bundan sonra bir faydası yok. Yaş 60’a ulaştı.
BİR KIRGINLIĞINIZ VAR MI? SAYIN BAŞBAKAN ÜÇ DÖNEME VURGU YAPTI. BUNA RAĞMEN SIZAN BİLGİLERE GÖRE SİZİN ÇOK FAZLA OY ALDIĞINIZ, İSTİŞARELERDE ÖN PLANA ÇIKTIĞINIZ.
Şu kısmını kabul ediyorum, üç dönem kuralını sürekli kararlılıkla vurguluyor. Ama üç dönem olanları yazmayın şeklinde bir beyanı asla olmadı. Bunu bilmenizi istiyorum. Hiçbir şekilde kırgınlığım yok. Olsa burada olmazdım. Herhalde şu ana kadar söylediklerim benim bu süreçle ilgili ne düşündüğümü ve şu anda ortaya çıkan durumla ilgili bakış açımı en iyi şekilde ifade etmektedir.