Cevap: Otizmde Sık Sorulan Sorular
11. Ne sıklıkla görülür?
Otizm tanısı ilk geliştirildiği dönemde on binde bir gibi verilen görülme sıklığı geçtiğimiz on yıl içinde on binde altmış gibi bir düzeye yükselmiştir. Amerika Birleşik Devletleri’nin Sağlık Bakanlığı’nın sağladığı 2007 verilerine göre Amerika çapında bu rakam yüz ellide bir sıklığına ulaşmıştır. Otizm’in ülkemizde ne kadar yaygın olduğu konusunda vaka istatistiklerinin istenilen düzeyde sistematik bir biçimde tutulmamasından dolayı net bir yanıt vermek olası değildir. Fakat otizmin görülme oranı ülkeler arasında ciddi biçimde değişmemektedir. Yakın zamana dek 150’de 1 görülme sıklığından bahsedilirken, Council of Exceptional Children’ın bülteninde belirttiği gibi bu oran 100’de 1’e kadar artış göstermiştir. Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti verilerine göre otizm teşhis oranlarında %10-17 arası bir artış oranı tespit edilmektedir.
Erkeklerde 3–5 kat daha sık görülür. Sosyoekonomik düzey ve coğrafyadan bağımsız olarak tüm dünyada benzer sıklıkla görülür. YGB tanılı çocukların kardeşlerinde YGB görülme sıklığı %2-4’dür. Geniş katılımlı ikiz çalışmalarında, aynı yumurta ikizlerinin her ikisinde birlikte görülme oranı %36–90 kadar sık iken, farklı yumurta ikizlerinde %0–25 oranlarında bulunmuştur.
12. Biyolojik nedenleri nelerdir?
Özellikle belli gen bölgelerindeki polimorfizm, mutasyon vs. gibi değişimlerin sorumlu olduğu beyin değişiklikleri ön plandadır (Genetik). Temporal lob, beyincik, bazal ganglia ve belli alt bölgeleri üzerine yapılmış ve yapılmakta olan çok sayıda çalışma mevcuttur. Saptanan belli özellikler dışında kesin odak ve bozulma henüz aydınlatılamamıştır. Konjenital kızamıkçık, fenilketonüri, tuberoz skleroz, frajil X gibi nörobiyolojik ve genetik hastalıklarda YGB görülebilmesi biyolojik doğasına kanıt sunar.
13. Psikososyal nedenleri nelerdir?
20. yüzyıl başlarında, çocuklarına yetersiz ilgi gösteren ebeveynler bu bozukluğun ortaya çıkışında sorumlu tutulmuştur. Fakat bu teori daha sonra desteklenmemiştir. Çocuktan gelen ilişki arayışı davranışının belirgin derecede düşük oluşu ve buna karşılık olarak ebeveynlerin azalmış ilgileri bu tip teorilerin gelişiminden sorumlu olabilir. Ayrıca, ciddi çocuk ihmali vakalarında “tepkisel bağlanma bozukluğu” denen çocuğun iletişim aramama davranışı ve dil gelişimindeki gecikmeler YGB’ ye benzer bir tablo oluşturabilmektedir. Fakat bu vakalar tedaviden çok hızlı bir yarar görürler.
14. Neden biz?
Bu sorunun cevabı net olmasa da, burada özellikle genetik faktörler sorumlu görülmektedir. YGB tanılı bireylerin akrabalarında YGB ve sosyal iletişim zorluklarına daha sık rastlanmaktadır.
15. Yetiştirmenin bir etkisi var mı?
Yetiştirmenin bozukluğun varlığına etkisi yok gibi görünmektedir. Fakat var olan problemi olumlu ya da olumsuz yönde etkileyebilir. Ciddi anlamda sosyal uyaran eksikliği ör, gün boyu TV seyretme problemi pekiştirebilmektedir. |