15 Eylül 2012, 16:06
|
#2 |
| Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Cevap: Anoreksiya Hastalığı Tedavisi ve Riski
 ANOREKSİYA
Zayıf olunmasına rağmen kilo almaktan veya şişmanlamaktan aşırı korkma, beden algı bozukluğu ve amenore de (ardarda en az 3 kez adet görmemek) bu hastalığın diğer belirtileri. Ayrıca bu hastalarda, laksatif (bağırsak çalıştırıcı) ve diüretiklerin (idrar söktürücü) yanlış ve kötü kullanımı da gözlemleniyor.
Anoreksiya nervozalı hastaların yaklaşık olarak yüzde 30-40'ı tam olarak iyileşirken, yaklaşık yüzde 20 ile 30'unda hastalık kronikleşiyor. Geri kalan 3'te 1'lik kısımda ise hastalık tedavi sonrası yeniden ortaya çıkıyor. Kronikleşme, 4 yıl boyunca ideal standart ağırlığın yüzde 15 altında olma, besin kısıtlaması ve amenorenin sürmesi olarak tanımlanıyor.
Hastalık süresi genellikle 18 aydan daha az değil ancak birkaç aydan tüm bir hayat boyu süren çeşitli vaka örnekleri de mevcut. Her yıl tedavi edilen 200 hastadan 1'i açlık komplikasyonları ya da intihar yüzünden ölüyor. Anoreksiya nervozalı hastaların ölüm oranı yüzde 5 ile10 arası değişiyor. 15-25 yaş arası genç hastalarda ise bu oran yüzde 20'ye kadar yükseliyor. Ölümlerin çoğu ise, kardiyovasküler komplikasyonlar, açlık ve intiharlar yüzünden oluyor.
Aşırı korumacı ailede büyüyen çocuklar tehlike altında! Yapılan ilginç araştırmada, “normal aile” modeli ile anorektik ailede gözlenen patolojiler kıyaslanmış ve anorektik aile tiplemesi ortaya çıkarılmış. Bu araştırmaya göre anorektik aileler, aşırı korumacı, aşırı ilgili, kuralcı, sert ve çatışmadan kaçınan aileler. Ebeveynler arasındaki tartışmalara tanık olma, anne baskınlığı, ailede gizli ittifakların olması ve ebeveynlerin başarı odaklı olmaları da anorektik aile tiplemesinin diğer özellikleri olarak belirlenmiş.
Anoreksiya Tedavisi ve Riski
Anoreksia nevroza hastalığının %3-18 arasındaki bir oranda ölüme yol açtığı tıbbi araştırmalar yolu ile tespit edilmiştir. Dolayısıyla pozitif yönden bakıldığında anoreksianın %90-95 oranında tedavi edilebilirliği görülmektedir. Hastalığa yakalananların %30 u tedaviden sonra zorlu yaşam şartları ile karşılaştıklarında tekrar hasta olmakta, %40 oranında ise tam iyileşme rapor edilmektedir.
Anoreksiya tedavisinde,hastalığın ne kadar sürdüğü ve vücudun hangi sistemlerinin hastalıktan etkilendiği sorgulanıyor. Bunun nedeni ise anoreksia tedavi edilirken etkilenen sistemlerinde yan bir tedavi ile tekrar sağlığına kavuşturulmaya çalışılacak olmasıdır. Anoreksia hastalığı mide ve bağırsak problemlerine, kas erimesine, böbrek hastalıklarına, beyin hücrelerinde yıkım ve kalp-damar hastalıklarına yol açabilmektedir.
|
|
|  |