"KAR" ve de "YAR"
Dışarıda mermi gibi kar yağıyor,
Dışarısı bembeyaz ve ayaza çalıyor...
Ben; tarlada bir korkuluk gibi üşüyorum
ve ne zaman çıksa tansiyonum,
Diz(e)lerimin üzerine yığılıp, düşüyorum.
ve sen şimdi Allah bilir, sıcacıksındır!
Elimde; yarıdan biraz daha fazla, bir dal sigara,
Küllüğüm çoktan doldu taştı artık,
Kabul etmiyor izmaritleri.
Martılar grevdeler bugün, martılar isyanda,
Dolanıp duruyorlar akbabalar gibi boyuna.
Bakıyorum da esnaflara;
Her biri kendi dükkanının önünü kürüyor,
Dışarıda cehennem gibi kar yağıyor,
Çocuklar, karı fırsat biliyor,
Kar; rengarenk çocuklar doğuruyor...
ve sen kim bilir şimdi ne yapıyorsun!
Kulağımda ezanla karışık işçi marşları çınlıyor,
Sana mektuplar yazıyorum, tükenmez kalemimle.
Tükenmez dediğime bakma; onlar bile tükeniyor,
Ben sarılıp yatıyorum her gece senin hayalinle...
ve sen şimdi kim bilir hangi düşü görüyorsun!
Barış ERKİN - 28.02.2012 - 13:13
__________________
''Mükemmel olmamak, tek istediğim. Dünkü kendimden daha bir şey olayım yeter;
Daha yorgun, daha verimli, daha anlayışlı, daha umutlu, daha kırgın,
daha çok şarkı bilen, daha bile erken uyanan…
Mükemmel olmanın endişesinde muhteşem şeyleri kaçırmak istemem.''