Buram buram yalnızlık kokuyor;
ağzıma kadar yalnızlık dolu,
bakmadan da görebiliyorum yalnızlığı
-içimde.
Dünya fazlasıyla sarhoş olmalı
onca insanı sek içiyor
hele beni
her gün bitiriyor da bir dur diyen yok
bir kişi yok işte
bir kişiyim, kendime bile yetemiyorum..
Saatimi uykuya kurmuştum oysa bugün
uyumalıydım
uyumalıydım
ve sadece uyumalıydım.
Ellerinde yanındakinin elini taşıyan insanlara kapamalıydım gözlerimi
öpücükler delip geçerken beni bir yanaktan tam isabet etmemeliydi içime
kanamamalıydım olur olmaz yerde
seni hatırlayıp günaha girmemeliydim
lanet edip yüzlerce kere,
ama uyuyamadım.
Oturdum ve benim gibi sek bir kahve eşliğinde
elimi tutmasına izin verdim kalemin
kustum içimin kinini içime.
Sonra, 'içim' dedim;
ne kadar sade
ne işe yaramaz ve unutmuyor seni.
Düşündüm;
benim uyumaya çalıştığım şu saatlerde
bir 'iyi geceler.' mesajıyla gülümsetebileceğini birini,
üstelik o birinin ben olmadığını
hepsini geçtim de o biriyle
'siz' olabileceğinizi
tam da biz
'sen ve ben' olmuşken hem de
düşündüm ve taşındım
aklımdan içime,
sus dedim iç sesime.
Yalnızım işte
yalnızlığı geç de sensizim
ve sen, siz olabilirsiniz belki de.
Bu gün;
el ele tutuşan sevgililerin avuçlarında eziliyor sanki kalbim,
senin de başka bir eli tuttuğunu düşününce.
Gamze Gedik
__________________
''Mükemmel olmamak, tek istediğim. Dünkü kendimden daha bir şey olayım yeter;
Daha yorgun, daha verimli, daha anlayışlı, daha umutlu, daha kırgın,
daha çok şarkı bilen, daha bile erken uyanan…
Mükemmel olmanın endişesinde muhteşem şeyleri kaçırmak istemem.''