Tekil Mesaj gösterimi
Alt 08 Şubat 2012, 14:21   #1
Zen
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Kült Filmler




Kült film (İngilizce: Cult film) sadık, tutkulu ama görece az sayıda bir hayran kitlesine sahip filmler için kullanılan bir terimdir. Kült kelimesi (İngilizce: Cult, Fransızca: Culte, Almanca: Kult) batı dillerine tapınma anlamındaki Latince cultus kelimesinden girmiştir ve Türkçe'de de batı dillerindeki gibi tutku, ilahlaştırma derecesinde aşırı saygı anlamlarını taşır.

Kült filmler ilk gösterime verildiklerinde önemli bir ticari başarı gösterememiş, aynı zamanda eleştirmenlerden de övgüler alamamış genelde düşük bütçeli bağımsız filmlerdir. Bu filmler başlarda çoğunluğu oluşturan ortalama sinema seyircisinin dikkatini çekmemiş de olsa zaman içinde kendilerine has, az sayıda ama tutkulu, hatta saplantılı bir seyirci kitlesi oluşturmuşlardır. Bu filmlerin fanatik hayranları (veya müritleri) kült film olarak kabul ettikleri bir filmi defalarca seyrederler, repliklerini ezberlerler, filmle ilgili en ince ayrıntıları öğrenirler, filmin değişik versiyonlarını biriktirirler, hatta filmle ilgili efemera malzemelerinin koleksiyonlarını yaparlar.


Kült filmlerin her zaman küçük bir hayran kitlesi olması gerekmez.Kült kavramı subjektiftir. Birisi için kült olan film bir başkası için olmayabilir. Ayrıca kült bir filmin iyi bir film olması da gerekmez. Hiçbir sinemasal değeri olmayan bir filmin kendine özel bir hayran kitlesi oluşmuş olabilir.


Korku ve bilim kurgu gibi bazı film türlerinin içinden kült film çıkma eğilimi daha fazla olduğu gibi kült filmler kendinden sonra gelen filmlere ilham kaynağı olurlar ve birçok filmde kült olarak kabul görmüş bu filme göndermeler yapılır.



KÜLT FİLM NEDİR, NERESİNDEN ANLAŞILIR? Sıradışı, klasik bir tarzı olmayan filmlerdir. Bir filmin kült olabilmesi için toplum içinde kültürel bir etki yaratması gerekir. İşte üç örnek üzerinden kült film kavramı.

Kült film klişe özelliklerden arınmış, farklı bir stile sahip fakat çok doğal, herhangi bir sınıfa girmeye çabalamayan, insanlara akıldan çıkmayacak, keskin hatlara sahip estetik sahneler izleten, sert mesajlar veren, fakat zorla izleyicinin gözüne sokmayan yapımlardır. Uzlaşmasız ama sade bir üslupla izleyiciye aktarılan bu filmler teknik açıdan farklı, aykırı sahneler, keskin bir müzik ve görsellikle hazırlanmış işlerdir.

Kült olarak sınıflandırılan eserler müzikle görselliği birleştiren, uyum sağlayan karakterleri ön plana çıkartan, radikal karakterler kullanan, absürdlüğü başarıyla sergileyen yapıtlardır. Kült filmler kalsik filmlerle karıştırılmamalıdır. Klasik eser herzaman değerini korur ve herkes tarafından beğenilir. Kült filmler ise ortak beğeniye hitap etmez, hatta çoğunlukla saçma bulunabilir.


*Kült film kavramı öznel olmakla birlikte genelde kabul görmüş kült filmler vardır.


.................................................. ...............


A Clock Work Orange ( Otomatik Portakal )



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Yönetmen: Stanley Kubrick
Yapımcı : Stanley Kubrick
Senaryo yazarı Anthony Burgess 'ın romanından Stanley Kubrick tarafından senaryolaştırılmıştır.
Oyuncular : Malcolm McDowell , Patrick Magee
Görüntü yönetmeni : John Alcott
Kurgu: Bill Butler
Film müzikleri Wendy Carlos
Rachel Elkind
Yapım yılı, ülkesi 1971 , UK
Yapım şirketi Warner Bros.
Dağıtım şirketi Warner Bros.
Süre 136 dak.
Dil İngilizce
Bütçe $2,200,000


Konu

Britanya'da endüstri sonrası bir şehirdeki, ahlaki değerlerin birbirine karıştığı, iyi ve kötünün ayırt edilemez hale geldiği bir toplumda, gençlerden oluşan bir çetenin insanlara uyguladıkları şiddeti ve Alex üzerinden insan doğası ve toplumsal değerlerin çatışmasını konu eder.
Bir holigan olan Alex (Malcolm McDowell) adlı gencin zaman geçirmek için üyesi olduğu sokak çetesi ile beraber işledikleri birçok şuçtan sonra çete ile ayrılığa düşünce onlar tarfından ihbar edilmesini ve polis tarafından beyninin yıkanarak topluma kazandırılma metodu ve sonrasını anlatır.

Filmdeki Şiddet Unsuru Üzerine Anekdot

Otomatik Portakal’ın, Kubrick’in en çok konuşulan yapımlarından biri olmasının nedeni içerdiği şiddet unsurları ve şiddete bakış açısı olarak gösterilebilir. Ama bu eleştirilerin bir çoğu filmin asıl amacı görmezden gelinerek yapılmış yıkıcı amaç taşıyan eleştirilerdir. Kubrick’in filmdeki amacını şöyle özetleyebiliriz; her insanın içinde şiddet arzusu vardır, bu inkar edilemez bir gerçektir. Filmin şiddete bakış açısı ise sanat toplumsal yabancılaşma üzerinedir. Baş karakter Alex’in bir Beethoven hayranı olması, onun resmine her baktığında gözlerinde şiddeti görmesi, 9. senfoniyi dinlediğinde bir şiddet eyleminden sonraki rahatlığı hissetmesi, sanatta şiddet temasından izler taşıdığına yeterli bir kanıttır. Ayrıca soymak için girdiği evde sanat hayranı olduğunu ileri süren kadının Beethoven büstü ile Alex’i kovalaması da sanat, şiddet ve ironiyi birbiri ile bütünleştiren bir imgelemdir. Öte yandan toplum yapısı Alex’i şiddete de sürüklemiştir. Çünkü aksi takdirde arkadaşlarıyla ilişkileri kesilecek, “Gülüver”ini (kafasını,zekasını) istediği zaman, istediği gibi kullanamayacaktır (filmdeki cinsel ilişkilerde de bir şiddet arzusu görülür. Alex’in iki genç kız ile olan, hızlıca gelişen ve bir anda biten ilişkisini hatırlayalım.). Fakat filmde gelişen olaylar nedeniyle şiddet arzusunu kaybeden Alex toplum tarafından reddedilmeyi, itilmişlik duygusunu hissedecek ve ironi filmin tümüne yayılacaktır.


.................................................. .................................................. ..........................


The Usual Suspects ( Olağan Şüpheliler )


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Özgün ad The Usual Suspects
Yönetmen Bryan Singer
Yapımcı Michael McDonnell
Bryan Singer
Senaryo yazarı Christopher McQuarrie
Oyuncular Stephan Baldwin
Gabriel Byrne
Kevin Spacey
Görüntü yönetmeni Newton Thomas Sigel
Kurgu John Ottman
Film müzikleri John Ottman
Yapım yılı, ülkesi 1995, ABD
Süre 106 dk.
Dil İngilizce
Tür Kara film (film noir)


Olağan Şüpheliler, Christopher McQuarrie'nin yazıp Bryan Singer'in yönettiği 1995 ABD yapımı kara filmdir. Film polis sorgusuna alınan küçük çapta bir dolandırıcı Roger "Verbal" Kint'in (Kevin Spacey) hikayesini anlatır. Kint sorgulayıcısı ABD Gümrük İdaresi'nden Ajan David Kujan'a (Chazz Palminteri), San Pedro Bay'deki Port of Los Angeles'da demirlemiş bir gemide meydana gelen büyük yangın ve katliama kadar uzanan karmaşık bir hikaye anlatır. Geri dönüşler ve öyküleme kullanan Kint'in hikayesi o suç partnerleri ile birlikte gemide ne işleri olduğunu anlatmaya çalıştıkça giderek artan bir şekilde karmaşık bir hale gelir.

San Pedro, California'daki bir geminin güvertesinde "Keyser" olarak tanınan bir adam Keaton (Gabriel Byrne) isimli yaralı bir adamla konuşur. İkilinin konuşması kısa sürer ve Keyser, Keaton'ı vurur ardından gemi alevler içinde kalır. Ertesi gün FBI Ajanı Jack Baer (Giancarlo Esposito) ve ABD Gümrük İdaresinden özel ajan Dave Kujan (Chazz Palminteri) birbirlerinden bağımsız olarak, gemide ne olduğunu araştırmak üzere San Pedro'ya gelirler. Görünürde biri sakat Roger "Verbal" Kint (Kevin Spacey) ve diğeri hastanelik hale gelmiş bir macar suçlu olmak üzere sadece iki tane hayatta kalmış kişi vardır. Baer Macarın ifadesini alır. Macar, neredeyse efsanevi bir üne sahip olan Türk suç lideri Keyser Söze'nin de limanda olduğunu ve onun orada birçok kişiyi öldürdüğünü iddia eder. Macar bir tercüman ve bir polis çizer eşliğinde Söze'yi tarif eder. Aynı sırada "Verbal" Kint de dokunulmazlık karşılığında olay hakkında uzun bir ifade vermektedir. Verbal bölge savcısındaki ifadesinin ardından kefaleti beklerken polis çavuşu Jeffrey Rabin'in (Dan Hedaya) odasına götürülür. Burada Kujan ondan bütün hikayeyi başından itibaren tekrar duymak istediğini söyler. Verbal'ın hikayeyi altı hafta önceden itibaren anlatmaya başlar.


.................................................. .................................................. ...................


Donnie Darko ( Karanlık Yolculuk )


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Özgün ad Donnie Darko
Yönetmen Richard Kelly
Yapımcı Adam Fields
Nancy Juvonen
Sean McKittrick
Senaryo yazarı Richard Kelly
Oyuncular Jake Gyllenhaal, Jena Malone, James Duval, Maggie Gyllenhaal, Mary McDonnell, Holmes Osborne, Katharine Ross, Drew Barrymore, Noah Wyle
Patrick Swayze
Görüntü yönetmeni Steven B. Poster
Kurgu Sam Bauer
Eric Strand
Film müzikleri Michael Andrews
Yapım yılı, ülkesi 2001, ABD
Süre 113 dak
Dil İngilizce
Cins Sinema filmi
Tür Bilim Kurgu /Dram/Fantastik

Eser Alice Harikalar Diyarında, Çanlar Kimin İçin Çalıyor, Yüzyıllık Yalnızlık gibi edebiyat eserlerine göndermeler yapmakta ve biraz da kara mizah ile varoluşçu sorgulamalar yapmaktadır. Film soundtrack'i Gary Jules'in Mad World şarkısıdır.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


80’lerin sonunda geçen öyküde, Donnie Darko adında 16 yaşında bir genç, bazı gerçek olmayan görüntüler görmeye başlıyor. Özellikle de tavşan kostümlü bir adam beliriyor sık sık. Çevresiyle uyum sorunu yaşayan genç, ailesinin ve okulun kendisi için çizdiği yoldan ayrılıp, esrarengiz misafirinin izinden gidecektir...

80’lerin gençlik filmleri, bilim kurgu ve korku filmlerinin, tüyler ürpertici karışımı olarak tanımlanabilecek film, son dönemin en ilgi çekici bağımsız yapımlarından biri.

Yönetmenin ilk filmi olan Donnie Darko, 2001 Sundance Film Festivali’nde gösterildi.


.................................................. .................................................. ............


The Big Lebowski ( Büyük Lebowski )


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Özgün ad The Big Lebowski
Yönetmen Joel Coen
Ethan Coen
Yapımcı Joel Coen
Ethan Coen
Senaryo yazarı Joel Coen
Ethan Coen
Oyuncular Jeff Bridges,John Goodman, Julianne Moore, Steve Buscemi, Philip Seymour Hoffman, John Turturro
Görüntü yönetmeni Roger Deakins
Kurgu Joel Coen
Ethan Coen

Her şey Los Angeles'lı işsiz güçsüz, kaygısız ve miskin, bowling hastası "The Dude" (züppe) lakaplı Jeffrey Lebowski'nin (Jeff Bridges), kendisiyle aynı adı taşıyan bir milyonerle karıştırılmasıyla başlar. Tekerlekli sandalyeye mahkum milyonerin genç karısı kötü adamlara borçlanmış ve borcunu ödememiştir. Dude Lebowski'nin evine gelen iki ganster onu tartaklayıp çok kıymetli halısına çiş yapınca o da halısının parasını istemek için soluğu adaşının malikanesinde alır ve hiç ummadığı bir maceranın içine girmiş olur. Klasik hikâye anlatma tekniğinden uzak olan film, bir dizi acayip skeçin bir araya getirilmesiyle oluşmuş gibi duruyor.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Bu absürd komedi Coen Kardeşlerin 1940'ların kara filmlerine bir selam duruşudur (bunu diğer bazı filmlerinde de yapacaklardır), filmdeki karakterler bu kara filmlerdeki karakterlerin birer karikatürü gibidirler, özellikle de Jeff Bridges bir Raymond Chandler karakteri olan Philip Marlowe'ın uyuşturucu almışı gibi durmaktadır. Film de konusu ve adıyla bir bakıma Raymond Chandler'in romanından uyarlanmış Howard Hawks filmi (Büyük Uyku)'nun (The Big Sleep) (1946) bir parodisi gibidir, o filmde Philip Marlowe'u Humphrey Bogart canlandırıyordu.

Büyük Lebowski, ilk gösteriminin yapıldığı Berlin Uluslararası Film Festivali'nde Altın Ayı ödülüne aday gösterilmişti. Tek ödülünü ise Rusya'da film eleştirmenleri derneğinden aldı.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver