09 Aralık 2011, 22:47
|
#31 |
| Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Cevap: Kelebekler bir günlükte olsa en güzel ömrü yaşarlar mavi bulutlarda..
Bugün günlerden hiç benim adım yok.
Cem Adrian fon da olmasına karşın, bir muzurluk var içimde.
İşyerinden kesitler sunayım en iyisi.
Patron : Bu poşetler ne böyle.
Sena: Onlar gidicek.
Patron: (sert bir bakış atar)
Sena : Mamaooooo! (diye bir çığlık.)
gül gül yarıldım Allah'ım.
Renkli oldu iyice, gerçi İskender Bey gittikten sonra baya üzülmüştük.
Adam Gitarist beyler.
Daha ne inciler var bizde de, anlatsam doyum olmaz hani.
Alıştım iyiden iyiye, Sevim ile dershane de çohoş.
...
Maçı izlemeye çıktık. Erdem de bizle geldi.
Hayatta en keyif aldığım maçlardan biriydi.
Tabiki eniştecağızımın kızarıp, morarması da acayip derece hoştu. :p
1,2,3 oooooooooooo CİMBOMBOM!
sürekli böyleydik. Eve geldik mahalle de üniversiteli gençlerle üçlü çektik.
İyiyim yani.
Sadece sebebini bilmediğim, bir dargınlık kırgınlık var.
Mızmızlaşmamı sağlayan, kanadımı kıran birşey bu.
...
Neyse, Ordu'dan bize Laz Böreği gelmiş.
İş yapıyorduk adamlara.
Adamı teşekkür için ararım.
Telefon açılır.
A : Melis hanımcığum nasulsunuz?
I : Teşekkür ederiz Şevket Bey, zahmet etmişsiniz.
A : Baktım sizin oralarda, pizza mizza karın doyacağu yok, ben bizim pöreklerden yollıyım dedim da. (buna benzer bir şive.)
Eheh, neşe kaynağı oluyor böyle müşteri candır!
Neyse, öyle yazasım geldi yazdım.
Hep edebiyat parçalamamak lazım değil mi.
Bakmakla görmek arasında fark var elbette.
Ben görmek istediğin kadar görürsün.
Anlamak istediğin kadar da anlarsın.
E ben kendimi biliyorum değil mi?
Gerisi TeferruAt!
09.12.2011
Jose..
Saat maviyi gösterdiğinde kırılır.
__________________ ''Mükemmel olmamak, tek istediğim. Dünkü kendimden daha bir şey olayım yeter;
Daha yorgun, daha verimli, daha anlayışlı, daha umutlu, daha kırgın,
daha çok şarkı bilen, daha bile erken uyanan…
Mükemmel olmanın endişesinde muhteşem şeyleri kaçırmak istemem.'' |
|
|  |