Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Cevap: Kadın Şahsiyetler
Hz. Aişenin sahabe'nin hatalarını düzeltmesi
Ubeydullah b. Umeyr şöyle anlatıyor: "Abdullah b. Amr'ın, kadınlara gusledecekleri zaman saçlarının örgülerini çözmelerini emretmesi Hz. Aişe'ye ulaşınca: 'Bu İbn Amr hayret birisi! Kadınlara, gusledecekleri za*man saçlarını çözmelerini emrediyor, niçin saçlarını traş etmelerini emret*miyor? Ben ve Rasulullah tek bir kaptan (su alarak) guslederdik, başıma üç defadan fazla su dökmezdim' dedi."[372]
Umre bint Abdurrahman anlatıyor: "Ziyad b. Ebi Süfyan, Hz. Aişe'ye İbn Abbas'ın: 'Kim, kesilmek üzere bir kurbanlık gönderirse, gönderdiği kurbanlık kesilinceye kadar hac yapana haram olan şeyler kurbanlık ona da haramdır' sözünü bildiren bir mektup yazdı. Bunun üzerine Hz. Aişe: 'İş İbn Abbas'ın dediği gibi değil. Ben, Rasulullah'ın kurbanının ipini kendi elimle çözdüm sonra Rasulullah onu eliyle bağladı ve babamla gönderdi. O kesilinceye kadar Allah'ın helal kıldığı hiçbirşey Rasulullah'a haram olmadı' buyurdu."
Muhammcd b. el-Menteşjr şöyle anlatıyor: "Hz. Aişe'ye İbn Ömer'in: 'Üzerimde koku izi ile ihramli olmayı hoşgörmem' sözünü zikrettim. Bunun üzerine Hz. Aişe: 'Ben Rasulullah'a güzel koku sürdüm, sonra o, kadınlarını dolaştı, sonra da üzerinde koku izi varken ihrama girdi' dedi.
Mücahid diyor ki: "Ben, Urve b. ez-Zübeyr ile beraber Medine mesci*dine girdim. Abdullah b. Ömer'i Aişe'nin hücresine dayanıp oturmuş halde bulduk. Bazı insanlar da mescidde kuşluk namazı kılıyorlardı. Biz, İbn Ö-mer'e bunların kuşluk vaktinde mescidde toplanıp kıldıkları namazların hükmünü sorduk. İbn Ömer: 'Kuşluk namazı için bu şekilde mescidde top*lanmaları bid'attır1 dedi. Sonra Urve, İbn Ömer'e Rasulullah (s.a.vO kaç kere umre yaptı diye sordu. İbn Ömer: 'Birisi Recep ayında olmak üzere dört umre yaptı' dedi. Biz, İbn Ömer'in bu son cevabındaki hatayı kendisine reddetmek istemedik. Bu sırada biz, mü'minlerin anası Hz. Aişe'nin, kendi odasında dişlerini yıkamasından çıkan hışırtıyı duyduk. (İzin alarak yanına girdiği*mizde, Urve teyzesi sıfatıyla Aişe'ye: 'Ey Anne! Ey müminlerin annesi! Ebu Abdurrahman Abdullah b. Ömer'in söylediği sözü işitiyor musun?' dedi. Aişe ne söylüyor?1 dedi. Urve b. Zubeyr: 'İbn Ömer: Rasulullah birisi Recep ayında olmak üzere dört umre yaptı diyor" dedi. Bunun üzerine Hz. Aişe: "Allah, Abdurrahman'a rahmet etsin! Halbuki Rasulullah'ın yaptığı umrele*rin hepsine tanık olmuştur. Rasulullah Recep ayında katiyyen umre yapma*mıştır' dedi."[373]
Abdullah b. Ubeydullah b. Ebi Melike şöyle anlatıyor: "Osman'ın kızı Ümmü Eban Mekke'de vefat etmişti. (Namaz ve defninde) hazır bulunmak için bizler de bu cenazeye gelmiştik. îbn Ömer ile İbn Abbas da bu cenazede hazır bulundular. Ben İbn Ömer ile İbn Abbas'ın arasına oturmuştum. (Veya ravi) şöyle dedi: Yahut ben bu ikisinden birinin yanına oturmuştum da diğeri de gelip benim yanıma oturmuştu, (bu sırada evden kadınların feryadı yük seldi). Bunun üzerine İbn Ömer, yanında bulunan Osman'ın oğlu Amr'a "şu kadınları ağlamaktan nehyetmez misin? Çünkü Rasulullah, "şüphesiz ölü, ailesinin kendisine ağlamasından dolayı azab duyar' buyurdu" dedi. Buna karşı Abdullah b. Abbas da: 'Bu sözü Ömer (r.a.) da bazen söylerdi1 dedi. Devamla İbn Abbas, Ömer vefat ettiğinde bunu Aişe (r.a.)'ya hatırlattım. O da; Allah Ömer'e rahmet etsin! Valahi, Rasulullah (s.a.v.), "Allah mü'mine ailesinin ona ağlamasından dolayı azap eder" demedi. Rasulullah (s.a.v.); "Allah ailesinin ona ağlamasından dolayı kafirin azabını artırır" buyurdu. Devamla, "size Kur'an yeter. Onda; "hiç kimsenin günah yükü başkasına yüklenmez" buyrulur. İbn Abbas bu noktada: "Vallahi! Güldüren de ağlatan da O'dur" dedi.[374]
Uruc, Hz. Aişe'nin şöyle dediğini rivayet ediyor: Hz. Aişe "Buraya fila*nın babası (Ebu Hureyre) geldi. Odamın şu tarafına oturdu. (Sözüne hiç ara vermeksizin devamla) Rasulullah'tan hadis söyleyip, bunları bana duyur*mak istiyordu. Halbuki ben teşbih ediyordum. Ben ibadetimi bitirmeden kalktı gibi. Eğer ona yetişebilseydim muhakkak onu böyle aralıksız söyle*mekten men ederdim. İyi bilin ki, Rasulullah sözü sizin sözünüzü zincirledi*ğiniz gibi birbirine ekleme suretiyle söylemezdi" dedi.[375] Başka bir rivayette Rasulullah öyle tek tek konuşurdu ki saymak isteyen onu sayabilirdi.) dedi.[376]
Bedreddin ez-Zerkeşi yalnızca Hz. Aişe'nin sahabe rivayetlerini dü*zeltmesini konu alan "el-îcabe li iradi ma İstedrakethü Aişetü ale's Sahabeti" adlı bir eser kaleme almıştır. Zerkeşî kitabın mukaddimesinde: "Bu kitapta, sadece Hz. Aişe'den gelen hadisleri veya başkalarına muhalif görüşlerini veya sadece Aişe'nin bildiği açık sünnet veya sağlam ilmi açıklamalarını veya zamanının alimlerine karşı ileri sürdüğü hadisleri veya kendi zamanındaki meşhur kişilerin yanlarındaki hadisleri bırakıp Hz. Aişe'den aldıkları hadisleri veya verdiği fetvaları, veyahutta doğruluğuna inandığım ictihadlarını topladım" demiştir.[377]
Zerkeşi, Hz. Aişe'nin Ömer b. Hattab, Ali b. Ebi Talib, Abdullah b. Abbas gibi meşhur yirmi üç sahabinin rivayet ettiği hadisleri düzeltmiştir. Bazen bu sayı ellidokuza kadar ulaşmıştır.
el-İcabe'nin muhakkiki Prof. Said el-Afganî: "Hz. Aişe konusunda senelerce çalıştım. Öyle ki onu anlatacak bir kelime bulamıyorum. Özellikle Hz. Aişe'nin susuz bir ortamda, dalgaları birbiri ile boğuşan engin bir deniz gibi bilgi yığınlanyla karşına çıkmasına şaşarsın. Fıkıh, hadis, tefsir, hukuk, edebiyat, şiir, ahbar, ensab, mefahir, tıp ve tarih gibi başarılması zor olan bir çok konular karşısında Hz. Aişe'yi bulursun. Bununla da kalmaz. Bütün bu bilgileri henüz onsekiz yaşına varmadan elde etmesi daha da calibi dikkat*tir.[378] |