Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Cevap: Fotoğraf Terimleri Sözlüğü
- C-41 Banyo: Bir cins renkli negatif film banyosudur.
- Cabannes - Hoffmann Etkisi: Gümüş halojenürü duyarlı malzemeler, kısa süreli pozlandırmalarda, uzun süreli pozlandırmaya göre daha çabuk gelişirler. Kısa süreli pozlandırmada, gizli görüntüyü oluşturan noktalar. Genişler ve daha verimli gelişmiş merkezler oluşturur. Elektronik flaşın 1/1000 saniyeden daha az olmayan kuvvetli pozlandırmalarında geliştirme süresi %50 arttırılmalıdır.
- Calotype: Kağıt negatiften elde edilen ilk fotoğraf işlemlerinden birisidir. Gümüş iyodür kaplı kağıt, pozlandırma ve geliştirmeden hemen önce duyarlılaştırmak için gümüş nitrat, gallik asit ve asetik asit çözeltisine daldırılır. Aynı eriyikte de geliştirilir. KAğıt daha sonra baskı için balmumuyla şeffaflaştırılır. Talbotype da denir. (Fox Talbot)
- Camda Albumin İşlemi: 1847'de Abel Niepce de Saint Victor tarafından geliştirilmiş olan ve taşıyıcı olarak cam levha kullanılan ilk pratik fotoğraf işlemidir. Cam levha, potasyum iyodür karıştırılmış yumurta akı ile kaplanıp kurutulur ve gümüş nitrat ile asitlendirilerek ışığa duyarlı hale getirilir. 5-15 dakika pozlandırıldıktan sonra gallik asit aracılığıyla geliştirilir.
- Cameo Aydınlatması: Arka plan tamamen karanlık, ön plandaki nesnenin ise; istenilen yerlerinin aydınlatılmasıdır.
- Camera Lucida: Kağıt üzerine resim yapmayı sağlayan fotoğraf makinesinin ilk taslağı olan alettir.
- Camera Obscura: Ön yüzünde küçük bir delik bulunan karanlık oda şeklindeki kutudur. Delikten geçen ışınlar karşı yüzde dışardaki nesnelerin ters görüntüsünü oluşturur. Önceleri perspektifli resim çizmekte kullanılmıştı. Sonraları arka yüzeyine film konularak fotoğraf makinesi haline getirildi. Prensipleri Arap bilginlerce saptanmış olan camera obscura'yı daha sonra Leonardo da Vinci geliştirmiştir. (1452 - 1519) Giovanni Batista Della Porta'nın tasarımından sonra (1558), 1568'de Daniello Barbaro, ön yüzdeki deliğe bir mercek yerleştirerek görüntünün parlaklığını ve kalitesini arttırmıştır.
- Capture: Kullanılan programın belli bir durumunu kaydetmesi işlemine denir. Ekseriyetle görüntü programlarında kullanılır.
- Carey-Lea Filtre Tabakası: Sarı koloidal gümüşlü jelatin filtredir. Dönüşebilir filmlerde en üstteki maviye duyarlı tabakanın altına konularak, enerjisi yüksek olan mavi ışınların, aşağıdaki yeşile ve kırmızıya duyarlı tabakalara geçip etkilenmesini önlemek için kullanılır. Bu filtre tipinin avantajı; dönüşebilir işlem sırasında negatif gümüşün ağartılabilir ve dökülebilir olmasıdır.
- Casus Fotoğraf Makineleri: Kibrit kutusu, çakmak, kol saati gibi gözüken gizli küçük fotoğraf makineleridir.
- CC Filtre (Color Correction): bkz. Filtreler
- CCD (Charged Coupled Device): CCD, bir fotoğraf makinesinin görüntü algılayıcısıdır. CCD yani "charged-coupled device" Türkçe'ye çevrildiğinde "birleştirilmiş-yüklü cihaz" anlamına geliyor. Makinenin kalbi olan CCD, renk ve ışık bilgilerini tutarak bu bilgileri sayısal veri ya da piksellere dönüştüren aygıttır.
- Cds Hücre: Objektiften ölçüm yapan kadmiyum sülfit hücreye verilen addır.
- CIE: Aydınlatma konusunda standart belirleyen uluslar arası komisyondur. "Commission - Internationale de l'Eclairage"ın ilk harflerinden oluşur.
- CIE Aydınlatıcıları: Genel renk ölçümü için kullanılan standart aydınlatıcılardır.
- Cıva Buharlı Lamba (Mercury Vapour Lamp): Lamba tüpünün içinde bulunan cıva buharından elektrik akımı geçirme ilkesi ile çalışan yapay aydınlatma kaynağı.
- Cibachrome: Renkli saydamlardan kendine özgü fotoğraf kağıdı üzerine pozitif renkli baskı yapma yöntemidir.
- Cloning: Görüntünün bir bölümünü başka bir görüntüye ya da aynı görüntünün farklı bir alanına kopyalama işlemine denir.
- CMOS: Dijital kameralarda görüntü yakalama çipidir.
- CMOS Sensörü (Complimentary Metal Oxide Semiconductor): Dijital fotoğraf makinelerinde kullanılan bir tür görüntü algılayıcısıdır.
- CMYK: Dört rengin İngilizce'sinin baş harfleri alınarak meydana getirilmiş bir terim. Bu renkler cyan (mavi), magenta (morumsu kırmızı renk), yellow (sarı) ve black (siyah) tır. Mürekkep püskürtmeli ve lazerin de aralarında bulunduğu bir çok türde renkli yazıcı bu dört renkten oluşan sistemi kullanırlar.
- Compact Flash Kart: Dijital fotoğraf makinelerinde kullanılan bir tür veri saklama kartıdır.
- Compositing: İki ya da daha çok görüntüyü birleştirme işlemine denir.
- Compression (Sıkıştırma): Dosya boyutunu küçültme işlemine denir.
- Crown Camı: Kırılma indisi 1,55 - 1,65, Abbe sayısı (Saçılma indisi) 63 - 51 arasında olan optik camlar için kullanılan terimdir.
- Cyan: bkz. Siyan
- Cyanotype: Kağıda gümüş yerine demir tuzları emdirilir. Bir tabaka kağıt demir amonyum sitrat ve potasyum iyonize demr solüsyonu ile karanlıkta kaplanır ve kurutulur. Örnek kopyalanmak üzere kağıdın üzerine konur ve baskı çerçevesine yerleştirilir. Pozlandırma işlemi direkt gün ışığında, yaklaşık 15 dakikada yapılır. Sonrasında kağıt suda yıkanır. Oksitlenme yöntemi baskıyı siyan rengine çevirir. Yöntem de adını bu durumdan alır. 1842 yılında ilk olarak Sir John Herschel bu yöntemi gündeme getirmiştir.
- Çadır Aydınlatması: Çok yansıyan objelerin (mücevher, gümüş, metal vb.) fotoğrafı çekilirken yansımalarını önlemek için kıllanılan aydınlatma şeklidir. Obje, yağlı kağıt ya da beyaz astar bezinden yapılmış bir çadırın içine yerleştirildikten sonra dış taraftan aydınlatılır.
- Çalkalanma (Agitation): Kimyasal işlemler süresince duyarlı yüzeye sürekli olarak bozulmamış banyoların temas etmesini sağlayan yöntem. Bu yöntem özellikle film ve kağıtların geliştirme banyosunda bulundukları sırada ve saptama banyosunun (Tespit banyosu) ilk bir kaç dakikasında çok önemlidir.Üretici firmaların bu konudaki önerilerine aynen uyulmalıdır.
- Çevrinme (Panning):: Örtücü hızının en üst noktaya çıkartılmasına rağmen hareketin dondurulmaması ya da fotoğrafta hareket izlemi elde etmek için fotoğraf makinesinin, konunun hareketini izlemesi ve fotoğrafın tam bu anda çekilmesi işlemi.
- Çift Dışbükeyli Mercek: İki yüzüde kenarlarından merkeze doğru dışa eğimli yüzleri olan tek mercek elemanına verilen addır.
- Çift Görüntü Prizması: Bir objenin iki görüntüsünü oluşturan, bir mercekle birlikte blok bir prizmadır.
- Çift İçbükeyli Mercek: İki yüzüde kenarlarından merkeze doğru içe eğimli yüzleri olan tek mercek elemanına verilen addır.
- Çiftküresel Mercek: İki yüzeyi de küresel biçimde olan mercektir.
- Çiftli Sistem: Filmde iki görüntüyü yanyaa kaydeden mikro film sistemidir.
- Çok Amaçlı Geliştirici Banyo (Universal developer): Genellikle metol ve hidrokinon içeren hem film, hem de kağıt banyosu olarak kullanılabilen geliştirici banyolara verilen ad. Bu banyoların film ve kağıtlar için sulandırma oranları değişmektedir.
- Çözelti Yoğunluğu: Bir çözeltide, eriyen maddenin çözücüye oranıdır. Her ağırlıktaki ağırlık, her hacimdeki ağırlık ya da her hacimdeki hacim olarak gösterilir. En sonuncusu bazen sıvı karışımlar için kullanılır. Yoğunluk yüzde ile ifade edilir.
- Çözünürlük: Görüntü kalitesine denir.
- D-76: Kodak firmasının piyasaya sürdüğü film geliştiricisinin adıdır.
- Daguerreotype: İlk fotoğrafik baskı yöntemidir. Gümüş ile kaplanmış bakır levha, iyot buharına tutulur; böylelikle elementel gümüş ışığa duyarlı gümüş iyodüre dönüşür. Pozlandırılan levha sıcak cıva buharına tutulur. BU işlemle elementel gümüş, cıva ile amalgam oluşturur. Böylelikle ışık almış yerlerde beyaz gümüş amalgam oluştururken ışık lmamış koyu kalır ve görüntüpozitif oluşur.
- Data: Veri. Bilgisayar ortamında kullanılan her türlü bilgiye verilen addır.
- Degrade: Bir renkten bir başka renge geçiş sırasında meydana gelen renk geçişidir.
- Değmeli Baskı Kağıdı: Değmeli baskı ile pozitif yapmak için genellikle gümüş klorürlü duyarkatı olan yavaş gelişen kağıtlar kullanılır.
- Değişken Kontrastlıklı Kağıtlar (Variable Contrast Papers): Baskı işlemi sırasında farklı renklerde ışık kullanılarak farklı kontrastlık derecelerinin elde edilebildiği özel bir fotoğraf kağıdı türü.
- Değişken Odak Uzunluklu Objektif (Variable Focus Lens): Belirli alt ve üst sınırlar içindeki tüm odak uzunluklarına sahip olabilen objektif türü; zoom objektif.
- Değmeli Baskı Çerçevesi: Ahşap, metal ya da plastikten yapılmış değmeli baskıda kullanılan çerçevedir. Duyarlı malzeme negatifin arkasından pozlandırılır.
- Değmeli Baskı ya da Kontak Baskı: Fotoğraf kağıdının üstüne doğrudan negatiflerin konmasıyla pozlandırılması işlemidir.
- Deklanşör (Shutter release): Örtücünün açılıp kapanmasını sağlayarak fotoğrafın çekilmesini sağlayan düğme.
- Deklanşör Kablosu (Cable release): Fotoğraf çekerken deklanşöre basıldığında doğabilecek titreşimleri yok etmek ya da deklanşöre uzaktan kumanda edebilmek amacıyla kullanılan esnek ve bükülebilen tek biçimindeki deklanşör.
- Delete: Silme işleminin İngilizce kelime karşılığı
- Deneme Şeriti: Doğru pozlandırmayı belirlemek için üzerinde farklı pozlandırmalar yapılmış ve banyoda geliştirilerek görülebilir duruma getirilmiş ışığa duyarlı malzemenin bir parçasıdır.
- Denklanşör: Senkronize flaş kullanıldığında flaş devresini tamamlayan ve pozlandırmak için obtüratörü çalıştıran ya da fotoğraf makinesinde diğer denetimleri de yapan düğmedir. Bir çok 35 mm. fotoğraf makinesinde denklanşör, otomatik diyafram denetimi ve pozometre düğmesi gibi diğer işlevlere de yarar.
- Denklanşör Kablosu: Denklanşör düğmesine dokunmadan bir kablo aracılığıyla çalıştırmaya yarayan alettir.
- Densitometre (Densitometer): Yapılan kimyasal işlemler sonucunda siyah metalik gümüşe dönüşerek oluşan yoğunluğu ölçen araç.
- Densitometri: bkz. Yoğunluk ölçümü
- Derişik Eriyik (Stock Solution): Bkz. Sulandırılmamış eriyik.
- Developer (Developer): Bkz. Geliştirme işlemi.
- DIN (DIN): Alman standartlarına göre filmlerin ışığa karşı duyarlılıklarının belirleyen değerleridir. DIN-Deutche Industrie Normen kelimelerinin kısaltılmasından oluşmaktadır.
- Diapozitif (Diapositivie Slide): Bkz. Saydam
- Diffuser: bkz. Işık Yumuşatıcı
- Difüzör (Diffuser): Işığı yayan ya da yumuşatan her türlü malzemeye verilen genel ad. Işık yumuşatıcısı ışık kaynağına yaklaştıkça yumuşatma etkisi azalır.
- DIN Birimi: 1931 yılında Alman Endüstri Normlarının duyarkat duyarlılıklarına verdiği birim duyarlılık skalası logaritmiktir. Her DIN duyarlılık birim değeri 3 kat arttığında duyarlılık 2 katı artar.
- DIN Standartları: "Deutsche Industrie Norm" baş harflerinden oluşan Alman standartlarıdır.
- Diopter (Diopter correction): Bazı fotoğraf makinelerinin vizörünün hemen yanında bulunan göz ayarıdır. Ancak unutulmamalıdır ki, diopter ayarları bütün göz sorununa çare değildir.
- Diyafram: Bir mercek düzenine giren ışığın denetimini sağlayan sistemdir.
- Diyafram Değeri (F/number): Diyafram çeşitli açıklık durumlarını simgeleyen sayılar; Diyafram değeri, objektif çapının, diyafram açıklığı çapına bölünmesi ile bulunur. Belirli bir diyafram değerine sahip tüm objektiflerin, o değerde, aynı miktarda ışık geçirmeleri gerekir. Diyafram değerlerinin sayısal olarak yükselmesi, makineye girecek ışığın azalacağını, küçülmesi ise artacağını gösteriri. Diyafram değerleri arasındaki en önemli bağlantı ise, herhangi bir değerin bir öncesindeki değerin kendisine göre tam iki misli, bir sonraki değerin ise yine kendisine göre tam yarısı kadar ışık geçirgenliğini ifade etmeleridir.
- Diyoptri: Tek bir merceğin gücünü anlatan birimdir. Metre olarak; odak uzaklığının tersine eşittir. (+) ince kenarlı, (-) kalın kenarlı mercekleri gösterir.
- Diyoptri Gücü: Bir merceğin ışığı kırma gücüdür. Diyoptri ile gösterilir.
- Document Size: Dosya boyutu anlamına gelir.
- Doğal Işık: Çoğunlukla güneş ışığı, ay ya da yıldız gibi doğal ışık kaynaklarıdır.
- Doğal Yoğunluk Filtresi (Neutral Density Filter): Fotoğraf makinelerinde, objektife takılarak kullanılan gri renkle filtrelerdir. Tüm renklerde aynı oranda süzüm yaptığı için sonuçsal görüntüde herhangi bir renk kaybına neden olmazlar. Diyafram ve örtücü hızı ile oynamanın mümkün olmadığı durumlarda, makineye girmesi gereken ışığın azaltılması amacıyla kullanılırlar.
- Dolgu Flaş: Ana ışık kaynağına ilave olarak, gölgeleri yumuşatmak ya da konuyu aydınlatmak amacıyla kullanılan flaş aydınlatmasıdır.
- Dönüşebilir İşlem: Pozitif oluşturmak amacıyla pozlandırma işlemine verilen addır. Normal negatif görüntüyü oluşturmak için geliştirerek, bu görüntü ağartılır. Aside olmuş potasyum bikromat eriğinde kalan gümüş bromürü gelişebilir duruma getirmek için beyaz ışık ile ara pozlandırma yapılır. Kalan görüntüyü karartmak için; ikinci kez geliştirilerek pozitif oluşturulur. Böylelikle kalan görüntü karartılmış olur. gelişmemiş gümüş bromürü ortadan kaldırmak içinde saptama banyosu uygulanır. Çok tabanlı renkli dönüşebilir malzemelerde ise; bir renk geliştiricisi karartan geliştirici yerine kullanılır, pozitif gümüş görüntü ağartılır ve saptanarak boyalardan oluşan bir görüntü elde edilir.
- Dönüşebilir Malzeme: Fotoğraf makinesinde pozlandırılmış film üzerinde pozitif görüntülerin oluşumu için tasarlanmış fotoğrafik malzemelere denir.
- Dönüşümlü Malzeme (Reversal Material): Çekimden sonra geçirdiği kimyasal aşamalar sonucunda doğrudan doğruya gerçekte renk ve tonlarla uygun görüntü veren malzeme.
- DPI (Dots Per Inch): Bir fotoğrafı meydana getiren "bir inçteki noktaların" (dots per inch- DPI) sayısını ifade eder. DPI daha çok baskıda kullanılan bir terimdir.
- DPOF: Canon dijital fotoğraf makinelerinde, doğrudan baskı yaparken LCD ekranından seçilen görüntünün basılmasını sağlayan sistemdir. Kelime, İngilizce "Digital Print Order Format" ifadesinin kısaltmasından oluşur.
- DSP: Bkz. Dijital Sinyal İşlemci
- Durak (Stop): bkz. Diyafram değeri.
- Durdurma Banyosu (Stop bath): Geliştirme banyosundan sonra bu kimyasal işlemi durdurmak ve geliştirme banyosunun film ya da kağıt aracılığıyla saptama banyosuna taşınıp bu banyonun kimyasal bileşimini bozmasını önlemek amacıyla kullanılan bir banyo.
- Duyarkat (Emulsion): Fotoğraf film ve kağıtlarında, görüntünün oluşturulabilmesi için kullanılan ve gümüş tuzlarından oluşan, ışığa karşı duyarlı katman tuzlarından oluşan, ışığa karşı duyarlı katman.
- Duyarkat Seri Numarası: Bir seride üretilen duyarkatı belirlemek için ambalajın üzerine yazılan seri numarasıdır.
- Duyarkat Taşıyıcıları: Üzerine fotoğrafik duyarkatın kaplandığı cam, plastik ya da kağıt tabandır.
- Duyarkatın Çatlaması: Genellikle eriyiklerin sıcaklık farklılıkları nedeniyle fotoğrafik malzemenin duyarkat yüzeyinin buruşukluğudur. Çatlamadan dolayı ağ benzeri bir doku oluşur.
- Duyarkatın Olgunlaşması: Duyarkatın hazırlanmasındaki bir evredir. Jelatin çözeltisi içerisindeki gümüş halejenürlerin çöktürülmesi sırasında oluşan gümüş halojenür kristel çekirdeklerinin büyümesi için yapılan işleme denir. Ostwald Olgunlaşmaası olarak da bilinir.
- Duyarlılık (Speed, Sensitivity): Duyarkatın (filmlerde) ışığa karşı duyarlılığını belirleyen ve ASA/DIN/BSI/GOST gibi birimlerde ifade edilen özellik.
- Duyarlılık Artırma (Hypersensitizing): Işığa karşı duyarlı yüzeylerin çekimden önce ışık duyarlılıklarını artırma işlemi; bu yöntemle yaklaşık % 50'lıkbir duyarlılık artışı sağlanabilir. Bunun için kullanılması gereken formül: 0.880 Amonyak............... 3ml.
Saf Alkol......................... 24 ml.
Su.................................... 1 litre. - Film bu eriyiğe mutlak karanlıkta batırılmalı, süzüldükten sonra hızla kurutulmalıdır. Duyarlılığı artırılan film mümkün olan en kısa sürede de kullanılmalıdır.
- Düşen Işık (Incident Light): Herhangi bir ışık kaynağından herhangi bir cisme düşen ışık.
- Düşen Işık Ölçer (Incident Light Meter): Fotoğraf çekilecek cisim üzerine düşen ışığı ölçmek için kullanılan, ışığa karşı duyarlı "göz"ünün üzerinde beyaz renkli küresel bir parça bulunan ışık ölçer türü.
- Düşen Işık Ölçümü (Incident Light Reading): Herhangi bir cisim üzerine herhangi bir ışık kaynağından düşen ışığın, bir düşen ışıkölçer yardımıyla ölçülmesi. Düşen ışıkölçer konudan ışık kaynağına doğru yöneltilir.
- Düzeltme Filtreleri (Correction Filters): Renklerin, gözün gördüğüne en yakın biçimde elde edilmesini sağlayan filtrelerdir. S/B pankromatik filmlerin pek çoğu renk tayfındaki tüm renklere duyarlı olmakla birlikte bu duyarlılık gözün duyarlılığına denk değildir. İşte düzeltme filtreleri bu denkliği sağlamak amacıyla kullanılan ve genellikle sarı ve sarı-yeşil renkteki filtrelerdir. Böylece S/B pankromatik filmlerin mavi renge olan aşırı duyarlılıkları azaltılmaktadır.
- Dx Kodu: Fotoğraf ve film banyo makinelerinde, film kaseti üzerindeki filmin duyarlılığını, poz sayısı gibi bilgileri içeren kodlama sistemidir.
--------------------- E-6 Banyo: Diapozitif banyo türüdür.
- Eberhard Etkisi (Eberhard effect): G.Eberhard tarafından ilk kez tanımlanan ve negatif üzerindeki farklı yoğunlukların sınırlarında çizgi şeklinde oluşan, ve filmin geliştirme banyosu sırasında gerektiği gibi çalkalanmamasından (ajitasyon) kaynaklanan hata.
- Edges: Yüksek kontrastlı bölgeleri ifade etmek için kullanılan bir terimdir.
- Ektachrome: Kullanıcı tarafından işlemi yapılabilen üç tabakalı renkli dönüşebilir film tipidir. 35 mm. Fotoğraf makineleri için tabaka ve çoğaltma filmleri şeklinde bulunur. Ektachrome infared (kızılötesi) renkleri yanıltıcı filmdir. (Kodak 1946)
- Ektacolor: Kullanıcı tarafından işlemi yapılabilen çok katlı renkli film çeşididir. Renkli baskı, renkli negatif tabaka filmi, renkli baskı kağıdı ve ara negatif film, profesyonel ve teknik fotoğrafçılık için tasarlanmıştır. (Kodak 1945)
- Elektrik Gözü: Fotosel üzerine düşen ışığa tepki olarak objektifin diyafram ya da obtüratör birimini doğrudan denetleyen otomatik ışık ölçer birimidir.
- Elektriklenmiş Film: Filmleri kullanırken yüzeyin sürtüşmesi ya da rol filmlerin açılması sırasında da oluşan bir statik elektrik yükünün filmi etkilemesidir. Bu duyarlı malzemenin bölgesel sislenmesine ya da lekelere neden olabilir.
- Elektromanyetik Işınım: Değişik seviyelerdeki elektrik akımının enine dalgalar halinde enerjiye dönüşmesi ve bu dalgaların boşlukta saatte 300.000 km. hızla seyreden manyetik alanlarıdır.
- Elektromanyetik Obtüratörler: 1- Mil'e geçirilmiş kanatçıkları olan metal bir kapak tipinde, obtüratör kanatçıkları üzerine doğrudan elektro mıknatıs işlemi yapan elektrodinamik obtüratörlerdir. 1/100 saniyenin altındaki pozlandırmalar için fotomikrografik makinelerde kullanılır. Böylece sallanma önlenmiş olur. (Leitz 1961) 2- MAnyetik enerjili obtüratördür. Elektrik mıknatısı öbtüratörün açılmasını ve kapanmasını sağlar. 3- Ayarlanan poz süresi için obtüratörün bir kez kapanması ile mıknatısa giden akım kesilir. Bunlar elektronikdenetlenmiş obtüratörlerdir.
- Elektromanyetik Tayf: Bir santimetrenin milyonda birinden bazen 800 kilometreye varan bileşik dalga boylarına ayıran elektromanyetik ışınımlardır. Bu tayfın pek çok kısmının kendisine özgü isimleri vardır. Buna rağmen bu konuda değişik ya da kısmen çalışan alanlarda yer alan dalga boylarını belirtmek üzere uluslararası bir anlaşmaya varılmıştır.
- Elektron Mikrografi: Bir elektron mikroskopu'nda elektronlar tarafından şekillenmiş fotoğrafiksel görüntüleri saptama tekniğidir. Bir ışık mikroskobu 200 nm'den aşağı ayrıntıları verebilirken, elektron mikroskopu'nun sınırları 1 nm'den 0,3 nm'ye kadardır.
- Elektronik Flaş (Electronic Flash): Bir elektrik kondansatöründeki elektrik enerjisinin gaz dolu bir tüpten geçerken çıkardığı parlak ışığı, fotoğrafta yapay ve yardımcı aydınlatma kaynağı olarak kullanılmasını sağlayan elektronik aygıt.
- Elektronik Obtüratör: Fotoğraf makinelerinde, obtüratörün açılma ve kapanma süresini kontrol eden elektronik bir sistemdir. Elektronik Obtüratör Yaylar tarafından açılıp kapanan obtüratör tipidir. Ancak; içerisinde sıradan obtüratörlerde pozlandırmanın uzunluğunu denetlemede kullanılan açış mekanizması bir elektronik zamanlama devresi ile yer değiştirmiştir.Denklanşöre basıldığında solenoid'in optüratörü açtığı ve bir direnç üzerinden kondansatörün belli bir voltaj değerine ulaşarak dolması ile süresi belirlenen ve bu süre içinde açık kalarak dolum süresinin sonunda solenoid'in obtüratörü kapattığı sistem çalışır. Zamanlama mekanizmasının bu türü mekanik olmadığından daha az aşınır. Pozlandırma sürelerinin daha daha töleranslı olmasını sağlar. Ve daha doğru sonuçlar verir.
- Elektro-Optiksel Obtüratör: 1/200.000.000 saniyenin düzenli pozlandırmalarını ayarlayabilen yüksek hızı durdurabilen obtüratör tipidir. Elektrodlar döşenmiş bir cam hücrenin ve iki adet çaprazlanmış polarize edicinin arasına yerleştirilmiş nitrobenzen'den oluşmuştur. Elektrodlardan yaklaşık 20.000 volt geçmesi, ışığın sistem içerisinden geçmesini sağlar.
- Emilsiyon (Emulsion): Bkz. Duyarkat.
- Emniyetli Film (Safety Film): Taşıyıcı tabanı selüloz asetat'tan yapılan filmlere verilen ad. Selüloz asetattan önce kullanılmakta olan selüloz nitrat tabanlı filmler yanıcı olmaları nedeniyle pek çok açıdan çeşitli sakıncalar yaratmaktaydılar.
- Emniyetli Işık (Safe light): Bkz. Karanlık oda ışığı
- Endoskopik Fotoğraf Makinesi: Kimi iç organlar ya da komplike makine sistemleri gibi, içine girilemez ortamların görüntüsünü elde etmek için kullanılan fotoğraf makinesi çeşididir.
- Enstantane (Shutter Speed) Bkz. Örtücü hızı.
- Eş Zamanlama (Senkronizasyon): İki ya da daha fazla olayın yahutta işlemin, aynı an ve hızda gerçekleşmesi için çalışan sistemdir.
- Eş Zamanlama Kablosu (Senkron Kablosu): Flaş ve obtüratörün aynı anda çalışmasını sağlayan bağlantı kablosudur.
- Eş Zamanlayıcı: Bir fotoğraf makinesi obtüratörünün açılması ile bir flaş ünitesinin çakmasının aynı anda olmasını sağlayan aygıttır.
- Eş Zamanlı Flaş: Bir flaş ampülünden ışığın yoğunluğunun en iyi noktasının fotoğraf makinesi obtüratörünün tam olarak açıldığı zaman, karşılaşmasını sağlamak maksadıyla, bir fotoğraf makinesi obtüratöründe yapılmışfalaş çakma kontağı benzeri bir parçanın kullanımıdır.
- Etkili Diyafram Katsayısı: Bir objektifin gerçek ve etkili diyaframları arasındaki değişmez orandır. Fotoğraf makinesinde tek elemanlı bir objektif kullanıldığında, ışık demetinin merceğe ulaşmadan hemen önce vardığı nokta yalnız bire eşittir.
- Ev: Bkz. Pozlandırma değeri
|