Cevap: Padişah açılımı - Yılmaz ÖZDİL
SULTAN ABDÜLMECİT’İ ANMAK… Kimdir Sultan Abdülmecit ve anılacak ne yapmıştır? O kadar anılması gereken Türk büyüğü varken neden Sultan Abdülmecit seçilmiştir? Tarihe baktığımızda Sultan Abdülmecit tamamen batı kültürü ile yetişen bir padişahtı ve Tanzimat fermanı ile tarihte yerini aldı. Bu fermanda en dikkat çekilecek konuların başında ise Askerlik sistemindeki değişiklikler gelmektedir özellikle askerlikte kura sisteminin kabul edilip askerliğin 4-5 yıl ile sınırlandırılması Osmanlı ordusunun adeta çöküşünün hazırlanması anlamını taşımıştır. Yine bu fermanda Hıristiyanlardan vergi toplanması konusunda Patrikhaneye yetki verilmesi de gerçekleşmiştir. Fransız ceza kanunu ülkemizde uygulanmaya başlamıştır. Azınlıklar için haklar konusu yüzünden başlayan Kırım savaşını kazanmasına rağmen Islahat Fermanını imzalayarak Rusya’nın savaştan önce istediği azınlık haklarından fazlasını azınlıklara verdi. 24 Ağustos 1854 tarihinde ilk dış ülkeden borç alan padişah oldu. Bunu 1855, 1858, 1860 borçlanmaları izledi. Bu esnada ise yurt içinde de Kuyumculuk yapan azınlıklardan yüklü borçlar alındı. Bu borçlanmalar neticesinde yabancı devletlerin bastırmaları sonucu 1856 yılında imzalanan Paris Anlaşması ile bir iç sorun olan Islahat meselesine yabancılara müdahale hakkı tanınmış oldu. Bu anlaşmadan sonra Gayrimüslimler askere alınmalarına karşı çıktılar. Yani günümüzde konu edilen vicdani Red hakkını kullandılar. Şimdi yukarıda yazılan bilgiler açısından baktığımızda ve günümüz koşulları göz önüne alınırsa Sultan Abdülmecit neden anılmaktadır sizce? Ülke ekonomisini satmaya ve borçlanmaya endeksleyen bir anlayış, askeri teşkilatı yok etme ve küçültme çalışmaları, azınlıklara verilen haklar ve tavizler, patrikhaneye sunulan imkanlar, vicdani red konusu… Ne kadar büyük bir benzerlik içermekte değil mi? Peki bu sistemde Anadolu’nun kapısını Türklere açan Alparslan Gazi anılır mı? Yada Türklerin gelişmesini sağlayan başka bir Türk büyüğü… Düşününce aklıma Nasreddin hocam geldi birden, ne demişti? ‘’ Parayı veren düdüğü çalar…’’ İşte durum ortada dışarıdan gelen destek ile gelinecek durum budur aslında bu durumun Türk tarihi açısından temelini atmış olan ve dışarı bağımlı hale gelmemizin ilk önderi konumundaki Sultan Abdülmecit’in anılması gayet doğaldır. Bu durumda Mustafa Kemal ATATÜRK’ü veya Alparslan’ı, Çin sarayını 40 yiğitle basan Kürşad’ı anmalarını beklemek zaten saçma olurdu. Onlar kendi hedeflerinin kapılarını açan Sultan Abdülmecit’i anıyorlar, peki siz evet siz kimi anıyorsunuz? Siz kendinize kimi örnek alıyorsunuz? Kimin yolundan yürüyorsunuz? İşte bütün mesele bu aslında yürüyeceğin yolu saptayamamak olduğun yerde beklemek. Gelinen nokta bunun göstergesi bizler bekliyoruz kararsızlık bataklığına saplanmış bekliyoruz. Oysa onlar yürüyor 150 yıl önceki gibi, 300 yıl önceki gibi, haçlı seferlerine başladığı gün olduğu gibi… Bizler ise Kürşad bekliyoruz, Alparslan bekliyoruz, Fatih bekliyoruz, Mustafa Kemal bekliyoruz yürümek için…
Burçak YAZICI |