Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Cevap: Isparta il arşivi
Isparta Müzesi ADRES: İstiklal Mh. Millet Cd. No:4 32300 ISPARTATel: 0 246 218 34 37Fax:0 246 223 94 03 Uluborlu Müzesi Adres: Güreşyeri Mahallesi, Alaaeddin Keykubat Halk Kütüphanesi Binası ULUBORLU
Tel: 0 246 531 24 99 Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Alaaddin Keykubat Halk Kütüphanesi’nin içinde bulunduğ Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. u Kültür Sarayı Binasının birinci ve zemin katında bulunan müze, Isparta Müze Müdürlüğü’ne bağlıdır ve açılışı 23 Haziran 2007 tarihinde yapılmıştır. Her katı 108 m² olmak üzere, iki katlı iç teşhiri ve binanın batı kısmındaki bahçede açık teşhiri mevcuttur. Müzede; Isparta Müzesi Etnografya Depolarından seçilen, 144 adet envanterlik, 4 adet etütlük Etnografik eser, ilçe merkezinden toplanan 24 adet envanterlik Arkeolojik eser ve 11 adet envanterlik etnografik İslami Mezar Steli sergilenmektedir. Biri Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. nci katta; Demircilik Vitrini: Uluborlu demircilik ve bakırcılık ürünleri, sağlamlıkları ve keskinlikleriyle iki asırdır civar şehirlerde ünlüdür. Bir demirci atölyesinin canlandırıldığı bu vitrinde pek çok demir ve bakır araç-gerecin yanında anahtar uydurulamayan kapı kilitleri ve koşum takımları da sergilenmiştir. Mutfak- Hamam Ve Abdest Kültürü: Uluborlu Mutfağı’nda kulla Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. nılan özellikle kalaylı bakırdan yapılmış sini, tabak, bakraç tas ve boynuzdan yapılmış kaşıklar, odun kömürü ile ısınan pirinçten çay semaveri ile hamam malzemeleri olan, su ısıtmada kullanılan bakır güğüm, hamam tasları ve evlerde tezgahlarda dokunan peşkirler bu vitrinde sergilenmektedir. Ayrıca abdest ve el yıkamak için kullanılan kapaklı bakır leğen, ibrik ve yine peşkirler 20. yüzyılın ortalarına kadar kırsal kesimde kullanıla gelmiş ev gereçleri olarak sergilenmektedir. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Erkeğe İlişkin Eşyalar: Erkek giysileri ve aksesuarlarının sergilendiği bu vitrinde ayrıca 19. yüzyıla ait silahlar, ağırlık ve uzunluk ölçü aletleri, aydınlatma gereçleri de mevcuttur. Cepken, kuşak, şalvar ve yün çoraptan oluşan erkek kostümünün kenarlarına, erkeğin aksesuarı olarak; kehribar tespihler ve sigara ağızlıkları, köstekli saat, para keseleri yerleştirilmiştir. Vitrinin ortasına doğru dolma tüfekler, mataralar, barutlukların yanında yatağan denilen bir kenarı keskin kılıçlar, kamalar, şiş ve teber (törensel balta), toplu tabancalar mevcuttur. Gaz lambalarından fenerlere, tren istasyonlarında kullanılan pilli işaret lambalarından kandillere kadar farklı dönemlerde kullanılmış aydınlatma gereçleri de bu vitrinde kullanılmıştır. Ayrıca arşın, çekül, hassas terazi ve dirhemlerden oluşan bir ölçü aletleri köşesi de vardır. Bu vitrinin duvarlarına farklı giysilerle karşımıza çıkan Uluborluluların fotoğrafları ile bir fon oluşturulmuştur. Kadına İlişkin Eşyalar: Kadın giysileri ve aksesuarlarının sergilendiği bu vitrinde, sırmalı gelin giysisi, bindallı, günlük kullanıma ilişkin cepken ve şalvardan oluşan bir takım mevcuttur. Aksesuar olarak yazmalar, alınlık, gerdanlıklar ve zülüflükler, telkari ve gümüş işlemeli kemer tokaları sergilenmektedir. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Ev Hali: Bir kadının günlük ev yaşantısına ilişkin öğelerin canlandırıldığı bu vitrinde yufka ekmeği yapan kadının, bir yanında mutfak gereçleri ve bir beşik, diğer yanında tarımsal çalışmayı anımsatan gereçler sergilenmektedir. Dokuma Vitrini: Bu vitrinde çıkrık makaralarından, yün eğirmeye yarayan kirmenlere, hallaç tokmağından mekikler ve halı dokumacılığına ilişkin kirkit, makas ve bıçakların yanında dokunmuş halı, çoban dağarcığı, torba, deve kolanı ve heybeler sergilenmektedir. Alt katta; Seramik Gereçler Ve Kahve Kültürü: Çini ve yeşil sırlı kaplar, Çanakk Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. ale seramiği olarak bilinen bir sürahi ve porselen tabaklardan oluşan 19. yüzyıl mutfak ürünleri bu vitrinde sergilenmektedir. Ayrıca o dönem mutfağında önemli yer tutan kahve geleneğine ait kahve değirmeni, kahve kavuracağı, soğutacak, cezve ve fincan zarfları için ayrı bir bölüm oluşturulmuştur. Tarımsal Gereçler: Merdiven boşluğunun değerlendirildiği bu bölümde eski tarım aletleri mevcuttur. Saban, üvendire, yaba, kağnıyı anımsatan tekerlek ve yünden yapılmış harar, eski dönemlerin harman zamanını canlandırmaktadır. Müzik Gereçleri: Eski lambalı radyolar, birkaç nesil öncenin belki de tek eğlence ve haber alma gereciydiler. Radyo başında geçen zamanları ninelerimiz ve dedelerimiz hala keyifle hatırlar ve anlatırlar. Bu vitrinde ayrıca kaval ve ney gibi enstrümanlar ve Uluborlu’da bulunan bir çalgıcı grubu Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. nun fotoğrafı da bize geçmiş dönemlerin eğlence anlayışlarını anımsatırlar. Okuma Vitrini: Bu vitrinde 19. yüzyılın sonlarında Avrupa etkisiyle yapılmış gazlı lambaların yanında bir buhurdanlık yer alır. Hemen yanda eski yazı ile matbaada basılmış bir nutuk ve yazı takımı bulunmaktadır. Ayrıca duvarda fon olarak; I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı’na katılmış Uluborluluların fotoğrafları sergilenmektedir. Müzenin girişinde, solda açık bir podyum üzerinde Roma Dönemi 2.-3. yüzyıl mezar stelleri ve sunaklar bulunmakta, bir çeyiz sandığı, gömme dolap kapağı ve eski dikiş makinesi de bu alanda sergilenmektedir. Müze bahçesinde; Roma Dönemi taş eserler bulunmaktadır. Sunaklar, lahitler, kapı biçimli ve alınlık biçimli mezar stelleri mevcuttur. Yalvaç Müzesi TARİHÇESİ Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Yalvaç ve çevresinde ki tarihi eserler kadar bu yöreden çıkan çok sayıda eserin yer aldığı Yalvaç Müzesi de büyük bir değer taşımaktadır. 1911–1922 yıllarında Men Kutsal Alanında, 1913–1924 yılları arasında ise Pisidia Antiocheiası’nda Michigan Üniversitesi adına W.Ramsay ve D.M.Robinson ekibi tarafından yapılan kazılar sırasında çıkartılan sayısı bir hayli fazla olan bezemeli mimari bloklar ile heykeltıraşlık eserleri 1920’li yıllardan itibaren ortaokul bahçesinde koruma altına alınmasıyla Yalvaçta müzeciliğin ilk nüvesi oluşturulmuştur. Ne var ki kazılardan çıkan birçok eser de Müze binası olmadığından Afyon, Konya, İstanbul ve Ankara müzelerine gönderilmiştir. Ancak bugün Afyon ve Konya müzelerindeki eserlerin hemen hemen tamamı, Ankara’dakilerin ise bir kısmı tekrar Yalvaç Müzesine nakledilmişlerdir. Çeşitli yollarla gelen ve her geçen gün sayısı artan küçük buluntular 1947 yılında bir depoda muhafaza altına alınmıştır. 1953 yılında İlçe Kütüphanesinde mevcut eserler için bir salon tahsis edilmiş ve 1958 yılına kadar eserler burada korunmuştur. 1959 yılından itibaren Belediyeye ait bir binaya taşınılmış ve 1965 yılına kadar burada hizmet vermiştir. Yalvaç ve çevresinin arkeolojik ve eski eserler yönünden zengin olması hizmette bulunan binanın gelişen gereksinimlere yanıt vermemesi, yeni bir binanın yapımı gibi bir ihtiyacı doğurmuştur. O zamanki Eski Eserler ve Müzeler Genel Müdürlüğünün Yalvaç için gösterdiği yakın ilgi olumlu netice vermiş, bu maksatla bölgede müze binası için yer araştırılmış, kent merkezinde ve hükümet caddesi üzerindeki arazi yeni bina için tahsis edilmiştir. 1963 yılında yapımına başlanan müze, 1965 yılında tamamlanmış; tertip, tanzim ve teşhiri bitirilerek 9 Eylül 1966 günü halkın hizmetine sunulmuştur. Sözünü ettiğimiz müzenin gerek açılmasında gerekse eserlerin toplanmasında Kütüphane Eski Müdürü Sayın Muzaffer Tütüncü ile bugün rahmetle andığımız Müze Memuru Hasan Akgün’ün çok büyük emekleri geçmiştir. Bu arda müzede görev yapan birçok meslektaşımızın da müzenin gelişmesine katkıları büyük olmuştur. Yalvaç Müzesi 1975 yılına kadar memurluk,bu tarihten sonra da müdürlük haline getirilmiştir. 1980 yılından itibaren Müze Müdürlüğü adına Pisidia Antiocheiası’nda yapılan kazılar sonucu elde edilen çok sayıdaki eserler ile satın alma veya muhtelif yollarla müzeye kazandırılan binlerce eserin depolanması, sergilenmesi mevcut depolar ile teşhir vitrinlerinin yeterli olmaması sebebiyle büyük güçlük yaratmıştır. Öte yandan son yıllarda artan yerli-yabancı ziyaretçi sayısı da yeni bir teşhir tanzimin yapılmasını kaçınılmaz kılmıştır. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Böyle bir gereksinimi göz önünde bulunduran Genel Müdürlüğümüzün yakın desteği sayesinde yeni düzenleme çalışmalarına 1998 yılında başlanmıştır. 2yıl içerisinde başta depolar olmak üzere kapalı salonlardaki tüm vitrinler günün şartlarına uygun biçimde değiştirilmiş, yeni baştan ele alınmış, adeta yeniden yapılırcasına tüm teşhir yenilenmiştir. Teşhir salonlarında yer alan tüm eserlerle ilgili bilgi panoları, harita ve resimlerle eğitici ve öğretici mahiyette bilgiler verilmiş, ziyaretçilerin bilgi sahibi olmaları sağlanmıştır. Çağdaş müzecilik anlayışı ile tümüyle yenilenen teşhir ve tanzimi tamamlanan Müze, 16 Temmuz 2000 yılında halkın hizmetine sunulmuştur. Bugün Göller Bölgesinde gerek eser zenginliği gerekse ziyaretçi açısından en eski,en büyük Müze olma özelliğini korumaktadır. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
A)PREHİSTORİK ESERLER SALONU Yalvaç çevresinden derlenen ve muhtelif kazılardan elde edilen küçük eserler ile vatandaşlar tarafından tesadüfen bulunup satın alınan eserler teşhir edilmiştir. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
1.VİTRİN: Bu vitrinde 1970 ve 1994 yıllarında Tokmacık Kasabası yakınlarında yapılan yüzey araştırması ve kurtarma kazısı sırasında meydana çıkartılan tarih öncesi çağa (Yaklaşık 7-8 milyon yıl önce) muhtelif memeli hayvan fosilleri ( Gergedan-ceratotherium, Mamut-Mastodom, At-Hipparion, etobur ve geyikgiller-bovidae ait ) sergilenmektedir. Bu eserler Pisidia Bölgesinin eski tarihini, paleocoğrafyasını ve paleokilmatolojisinin aydınlatılmasında son derece önemli bilgiler kazandıracak niteliktedir. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
2.VİTRİN: İki no’lu vitrinde Yalvaç’a 19 km. uzaklıkta bulunan Çamharman (Köstük) Höyüğünden tesadüfen elde edilen (M.Ö.3bin -2bin ) Eski Tunç Çağına ait pişmiş toprak eserler bulunmaktadır. Özellikle vazolar, kulplu-kulpsuz kaseler ve değişik form gösteren diğer kaplar bu salonun ilginç eserleri arasında bulunmaktadır. Bunların yanı sıra kazıma tekniği ile elde yapılmış kaplar yörenin erken dönem keramik sanatına ışık tutmaktadırlar. 3.VİTRİN: Göller Bölgesinin tipik çanak çömleklerin muhafaza etmekte, bölgenin geleneksel keramik sanatını (M.Ö.3.bin yıl-2.bin yıl) yansıtması açısından önemli bilgiler vermektedir. 4.VİTRİN: Bu vitrinde Eski Tunç Çağına ait gerek form gerekse farklı malzemeden yapılan kapların yanı sıra, Dephaslar ( amphikypellon) , rithonlar gibi ritüel kaplar dönemin dinsel hayatını ortaya koyması bakımından önem arz etmektedir. |