07 Ekim 2011, 22:15
|
#18 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Cevap: Kırıκ BEJ.
Düşünsenize.
Bundan 10 yıl sonra evleneceğiniz insanın yarın kalabalık bir cadde de,
sadece yanınızda geçip gittiğini.
Hayat ne garip değil mi? Bugün grafiker arkadaşla saçmalıyorduk da, nereden estiyse böyle bir cümle etti.
Yahu gerçekten de hayat ne garip?
Aklıma Aranju. geldi birden, hayat ne garip gemiler falan. Neyse.
Onun dışında, iyi gidiyor herşey.
Yarın akşam düğün var, Allahım yarın birde deneme sınavım var bakalım artık. Umudum cennetten. ...
Düşünüyorum da, aslında herşey ne kadar boş.
Sonsuza kadar severim seni diyoruz bazen, sonsuzluk nedir ki?
Başlangıcı yok, bitişi yok? Ama ya varsa?
Herşeyin bir sonu olduğu gibi, sonsuzluğunda varsa?
İnsanoğlu hayal edemiyordur belki de.
Ki bu ülkede, akıl hastahanesinin bahçesinde düşünen adam heykeli var.
Nasıl bir ironidir.
Yani sonuç şu ; çok düşünme kafayı sıyıyırsın.
Descartes'in dediği gibi, ben düşünüyorum öyleyse varım.
Aklından Bir Sayı Tut, diye kitap aldım.
Olasılıksız kadar, sürükleyiciymiş yahu.
Bazen yazı yazarken, daha doğrusu karalarken böyle.
Yazarken özgür müyüm diye düşünürdüm, şu sözü çok beğendim : Yazmak; düşüncelerinizin, fotoğrafını çekmektir.
Uçabildiğiniz özgür olduğunuz anlamına gelmez.. 22.15 # Cuma.
07.10.2011
__________________ ''Mükemmel olmamak, tek istediğim. Dünkü kendimden daha bir şey olayım yeter;
Daha yorgun, daha verimli, daha anlayışlı, daha umutlu, daha kırgın,
daha çok şarkı bilen, daha bile erken uyanan…
Mükemmel olmanın endişesinde muhteşem şeyleri kaçırmak istemem.'' |
| |