Cevap: Vücut Isısının düzenlenmesi
VÜCUT ISISININ DÜZENLENMESİNDE SİNİRSEL MEKANİZMALAR Beynimizde vücut ısımızı sabit düzeyde tutmaya yarayan bir “termostat” vardır. Beynimizdeki bu ısı düzenleme merkezi vücut ısımızın çok sıcak ya da çok soğuk olduğunu haber aldığı zaman ısı yükseltici ya da düşürücü işlemleri başlatır. Beynimize bu haber, deri ve derin dokularımızda bulunan özel reseptörler ( algılayıcılar ) aracılığıyla sinirsel yollardan iletilir. Vücut Isısını Düşüren Mekanizmalar : 1.Damarların Genişlemesi: Derin dokulardan deriye ulaşan ısı miktarı deriye olan kan akımı ile değiştirilebilir. Derinin hemen altında yoğun olarak bulunan kan damarları beynimizdeki ısı kontrol merkezinden gelen uyarılarla genişlediğinde sıcak kan deriye akar. Tam bir damar genişlemesi ile deriye sıcaklık transfer hızı sekiz kat arttırılabilir. 2.Terleme ve buharlaşma: Yukarıda anlatıldı. 3.Isı oluşumunun azalması: Vücutta fazla ısı oluşumuna neden olan tüm kimyasal olaylar ve hormonlar baskılanır. 4.Solunumda artış: Vücut ısısı arttığında solunum artışı olur. Solunum yüzeylerinden suyun buharlaşmasıyla ısı kaybı amaçlanır. Bu mekanizma insanlarda önem taşımaz. Vücut Isısını Yükselten Mekanizmalar: 1.Damarların daralması: Vücut ısısı düştüğünde beynimizdeki ısı düzenleme merkezinden gelen uyarılar tüm derialtı damarlarına daralmasını söyler. Böylece derin dokulardan deriye olan kan akımı ve dolayısıyla ısı transferi azalır. Vücut ısısı korunmaya çalışılır. 2.Piloereksiyon ( tüylerin dikleşmesi ): Bu mekanizma insanlarda önemli olmamakla beraber aşağı sınıf hayvanlarda tüylerin dikleşerek aralarında deriye yakın kalın bir “yalıtkan hava tabakası” nı tutmalarını ve çevreye ısı transferini büyük ölçüde azaltmalarını sağlar. 3.Isı Oluşumunun Artması: ·Titreme: Deriden ve omurilikten gelen soğukluk sinyalleri beynimizdeki “titreme merkezi” ni uyardığında bu merkez aktive olur ve kaslara titreme emrini verir. Belirli bir kritik düzeyin üzerine çıkıldığında titreme başlar. Merkezden kaslara gönderilen sinyaller ritmik olmadığından kaslarda sarsı yaratmazlar. Maksimum titreme sırasında vücutta ısı üretimi 4-5 katına yükselebilir. · Kimyasal ısı oluşumu: Sinirsel uyarı ile hücrelerin besin maddelerini vücudun normal fonksiyonu için gerekenden daha fazla enerji yaratacak şekilde ****bolize etmesi ve dolayısıyla ısı oluşumunu arttırmasıdır. ·Tiroid bezinin çalışmasının artması: Vücut ısısının düştüğünü haber alan ısı düzenleme merkezi beynimizdeki başka bir merkezi uyarır. Bu merkez de tiroid bezini uyararak fazla miktarda hormon salgılamasını sağlar. Tiroid hormonları ****bolizmayı hızlandırır. Böylece hücrelerde başka bir kimyasal ısı oluşumu mekanizması çalıştırılmış olur. Ancak ****bolizmadaki bu hızlanma ani olmaz. Tiroid hormonları yavaş gelişen ama uzun süren bir ısı artışına sebep olurlar. Kutuplarda aylarca kalan askeri personelde, eskimolarda, soğuk iklimlerde yaşayan insanlarda guatr görülme sıklığının yüksek olmasında soğuğun etkisi vardır. VÜCUT ISISININ DÜZENLENMESİNDE DİĞER FAKTÖRLER Vücut ısısındaki değişiklikler yarı bilinçli veya bilinçli bir takım davranış değişikliklerine neden olur. Soğuğa karşı hayvanların dertop olması ortak bir reaksiyon olup soğuk bir yatağa giren insanlarda da benzer bir davranış ortaya çıkar. Dertop olmak soğuk ortama açık vücut yüzeyini azaltır. Soğuğa karşı titreme istemsiz bir yanıttır ama soğuk bir günde ayakları yere vurmayı, aşağı yukarı dans etmeyi yani istemli aktivite artışını yarı bilinçli bir davranış değişikliği olarak gösterebiliriz. Sıcak havada vücut aktivitesinin azaldığını herkes bilir. Buna “bu sıcakta hareket edilmez reaksiyonu” denir. Uyum sağlayan davranışlar arasında uygun giyinme biçimi, ortamdaki durumu değiştirme, uygun ısıtıcı ve klima cihazlarıyla sıcak ya da soğuğu sağlama sayılabilir. |