Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Cevap: Denizli Yöresel El Sanatları
Tel Kırma-Gümüş İşi:Oldukça ince ve planlı olan bu işlemin mihraplı, elmas, makaslı, sepeleme, muskalı, yıldızlı, yapraklı, tırtıl sarmalı gibi motif türleri vardır. İlimizde sadece Tavas’ta yapılan tel kırmaya rağbet çok olmaktadır. Çivril İlçemizin Beyköyü’nde küçük ev atölyelerinde gümüşçülük yapılmaktadır. İğne İşleri:Bütün yörelerimizde hanımlarımız tarafından yapılmasına rağmen Tavas yöremizde bir el sanatı ve ticari amaçla yapılan iğne oyaları çok yaygındır. Ağaç İşleri:Ağaç işi İlimizin ormanlık yörelerinde Çameli, Tavas, Baklan İlçelerinin köylerinde daha çok yapılmaktadır.
Pazarlama : Valilik Kültür ve Turizm Müdürlüğü olarak gerek yurtiçinde gerekse yurtdışında yapılan Turizm ve Tanıtma Fuarlarındaki standlarda İlimiz el sanatlarının tanıtımı da yapılmaktadır. Ayrıca, Buldan, Babadağ, Kızılcabölük’te tekstille ilgili, Yatağan’da bıçakçılıkla ilgili geleneksel hale gelmiş festivaller de ürünlerinin tanıtımına önemli katkılar sağlamaktadır. Bunun yanı sıra yerli ve yabancı basın mensupları ilin tanıtım çekimini yaparlarken el sanatlarının da geniş biçimde yer alması sağlandığından pazarlama hususunda herhangi bir problem bulunmamaktadır. Özellikle yerli turist grupları Pamukkale ve İlimizdeki diğer turistik yerleri ziyaret ettikten sonra Babadağ, Buldan ve Kızılcabölük tekstil ürünlerinden almak için buralara da turlar düzenlemektedirler. Kemik Tarak:Yatağan Kasabamızda camız ve koç boynuzlarından kadın tarağı yapılmaktadır.Tarakların hammaddesini büyük baş hayvanların boynuzları oluşturmaktadır. Öncelikle manda türü büyük baş hayvanların boynuzları kullanılmıştır. Taraklar sık tarak ve çapa diş tarak olmak üzere iki şekilde yapılmıştır. Sık tarağın bir tarafı ince dişli diğer tarafı ise kalın dişlidir (Çaycı ve Aytin 2006). Tarağın imalat aşaması ise; çeşitli yollarla temin edilen boynuzlar ilk önce ısıtılan uzun bir demir vasıtasıyla delinir. Bu delme işleminde, bu kızgın demir boynuzun açık tarafından içeri doğru sokulur buda boynuzun içindeki tabakayı eritir. Böylece bu delik genişler daha sonra boynuz sıcakken soğuk suya atılır. Sudan çıkarılan boynuz dörder parmak genişliğinde karşılıklı olarak el testeresiyle kesilir. Normal bir boynuzdan 7 adet tarak çıkar. Bu taslak halindeki parçalara iki çeşit keser uygulanır. Oygu keseri ile parçaların kavisli kesimleri, düz keser ile kavislerin dış kısımları düzeltilir. Bundan soma körük ocağına atılarak ısıtılır. Bu parçalar ısıtıldıkça yumuşar şekil verme kıvamına gelince de iki tane kıskaçla düzeltilir ve iki adet yassı demirin arasına konularak mengenede sıkıştırılır. Soğuyuncaya kadar bunların arasında bekletilir. Daha sonra çıkartılan bu düzgün parçaların uçları düz keserle yontularak bıçak ağzı gibi yapılır. El testeresiyle uçları teker teker açılır. Uçları açıldıktan soma tarak halini alan bu madde, 'boynuz kazağı' denilen iki tarafı keskin mıknatısla kazınır. Önceden açılan uçlara üçgen eğeyle son şekli verilerek parlatma işlemine geçilir.Parlatma işlemi ise elle yapılır. Taraklar 1950 yılına kadar tamamen bu şekilde elle üretilmiştir. Bu yıldan sonra ağız açma ve parlatma makinesi kullanılmıştır (Çaycı ve Aytin 2006). El İmalatı Cam Yapımı:1935'de Ulu Önder Atatürk'ün direktifiyle Türkiye'de cam üretme görevini üstlenen Paşabahçe, geçmişten aldığı Türk "camcılık" geleneğinin yaşatılması misyonunu bugün Denizli Cam ile sürdürmektedir. Firma, Denizli markası ile yaptığı "el imalatı cam ev eşyası" üretiminde Türkiye'de lider durumunda, dünyada ise aranılan bir konumdadır. El imalatı tarzında üretim yapan ve emek-yoğun çalışılan Denizli Cam'da 5000 yıllık camcılık geleneği yaşatılmaktadır. El imalatı üretimi; insan zekasının, el becerisi ve göznuru ile birleşerek emeğin sanata dönüştürüldüğü bir tekniktir. 1500 derecede çalışan yüksek fırınlarda eritilen hammaddelerden elde edilen sıvı cam, "pipo" adı verilen çelik çubuklarla alınarak, üfleme yöntemi ile çeşitli kalıplarda şekillendirilmektedir. Bu kalıplar sabit ve döner üfleme şeklindedir. Ayrıca ürünlerin ağırlık ve şekline göre; Büyük Üfleme, Orta Üfleme, Küçük Üfleme, Ayaklı Bardak, Kulplu Bardak, Sıvama, Pres Üfleme teknikleri ve grupları vardır. Üretim, el imalatı tezgahları olarak adlandırılan 4-12 kişilik ekipler tarafından yapılmaktadır. Her üfleme grubunun gerektirdiği bilgi, beceri ve emek düzeyi farklıdır, kendine özeldir.
Tezgahlar tarafından üretilen ürünler "Tavlama Fırınları"nda yüzey gerilimleri giderildikten sonra finisaj işlemlerine tabii tutularak taşlama ve parlatma işlemleri yapılmakta, ürüne son şekli verilmektedir. Her bir ürünün kendine özgü olması tasarım politikası sayesinde her yıl ortalama 300 adet özgün ürün üretilmektedir.Soda Camı, Kristal ve Cam Çubuk üretiminin yanısıra geleneksel Beykoz Camcılığı'nın örneklerini oluşturan,Beykoz serisi ürünler, Nazarlıklar, Çeşm-i Bülbüller, Ünlü kristaller üretilmektedir. Yazmacılık:Kumaşın doğrudan fırçayla, veya basılacak desenin rölyef olarak oyulduğu bir tahta kalıpla, ya da hem fırça hem de kalıbın birlikte kullanılmasıyla desenlendirilmesi yöntemine Yazmacılık denir. İlimizde yazmacılık bir el sanatı dalı olarak devam etmektedir. Süsleyici Desen Hazırlama:Süsleyici desen hazırlama konusunda ilimizde faaliyet gösteren el sanatı ustaları mevcuttur. Çantaların, masa ve yastık örtülerinin vb.. bir çok günlük kullanım aracının üzerini süslemek için desenler hazırlanır. Fayton imalatı:İlimizde el fayton imalatı Bir el sanatı kolu olarak devam etmektedir. Üretilen faytonlar günlük kullanımın dışında turistlik bölgelerde taşıma amaçlı ve vitrinlik görsel ürünler olarak kullanılmaktadır. Ebru sanatı:Ülkemizde el sanatlarının içinde çok önemli bir yere sahip olan ebru sanatı örnekleri ilimizde de mevcuttur. Ebru sanatı ile l emeği olarak hazırlanan eşyalar, kitap ciltleri ,baş örtüsü ve atkılar gibi gündelik eşyaların yanı sıra tablolarda ve diğer alanlarda çok sayıda kullanım alanına sahiptir. Ayakkabıcılık:Yeşil yuva da ayakkabıcılığın tarihi oldukça eskidir.bazı kaynaklarda Selçuklular ve Osmanlılar dönemiyle irtibatlandırılsada çok daha eskilere dayandığı bilinmektedir.Ahi Kayser ve Ahi Evran dan çok daha önceleri Yeşilyuva da ayakkabıcılık bilinmekteydi.Yapılan son araştırmalar bunu ortaya koymaktadır.Yeşilyuva kasabasının neredeyse tamamı küçük atölyelerde imal ettikleri ayakkabılarla geçimlerini sağlamaktadırlar. Genelde aile işletmesi şeklinde olan bu atölyelerde ev hanımları ve çocuklarda üretime fiilen katılmaktadırlar. Yeşilyuva da üretilen ayakkabılar ülkemizin yanı sıra yurt dışında da önemli bir pazara sahiptir. Otantik Terlik imalatı:İlimizde üretilen ve tarihten izler taşıyan terlikler gösterilerde, halk oyunlarında, ve diğer turistlik alanlarda kullanılmaktadır. Halıcılık:ilimizde geçmişten günümüze kadar halı dokumacılığı geleneksel yöntemlerle devam etmektedir. ayrıca ilimizde Cankurtaran mevkiinde ve Pamukkale yolu üzerinde el sanatı halı satış mağazaları bulunmaktadır. |