Tekil Mesaj gösterimi
Alt 17 Eylül 2011, 15:02   #7
Çevrimdışı
Ecrin
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Denizli / Milli Mücadelede Denizli




Neticede Ödemiş göçmenlerden olduğunu, istasyonda kahve yapıp sattığını söyleyen bir kişi alınarak sorguya çekilmiştir. Eli silahlı sopalı 500 kadar kişinin istasyona geldiğini, istasyon memurunu tevkif ettiklerini, şimendifer yaklaşınca hepsinin kaçtığını ve Sökeli ile bazı kızanların öldürüldüğünü işittiğini söylemiştir. Demirci Efe’nin bu bilgileri aldığı sırada istasyon memuru ve Aydınlı Ahmet Efendi isminde bir şahıs gelerek olayla ilgili daha fazla bilgi vermiştir. Bu şahıslar “Silahlı bir kalabalık istasyona geldiler, gelenler pencerelerden istasyon binası içine tüfenk sıktılar. Goncalı’ya haber verdi diye istasyon memurunu ve Demirci’nin adamı diye yanındakini tevkif ettiler. Bundan sonra da geliyorlar diye bir takımları savuşmaya başladı, bir takımları da “Demirci’nin eli kolu Sökeliydi, kaçmayın” diyerek engel olmaya çalıştı… İbrahim Namık kaçanları men edemedi” şeklinde bilgi vermişlerdir.
Denizli istasyonunda Sökeli Ali Efe’nin bazı zeybekleri ile birlikte öldürüldüğü haberini alan Demirci Efe ve kızanlar, intikam alacaklarına dair yeminler ederek korkunç sözler söylemeye başlamıştır. Sökeli Efe ve kızanların cesetlerinin istasyona getirilmesi ile iyice hiddetlenen zeybekler, takviye kuvvet isteyerek Denizli’yi yakmayı planlamışlardır. Demirci Efe geldiği tren ile bazı zeybekleri Sarayköy’e göndererek burada bulunan atlıların derhal gelmesi emrini vermiştir. Yunan kuvvetlerinin yaklaştığını, Sarayköy’deki atlıların geri çekilmesinin zararlı olacağını düşünen Şefik Bey, Demirci’yi bu hareketinden vazgeçirmeye çalışmasına rağmen başarılı olamamıştır. Aynı zamanda Demirci Efe, Goncalı’ya da haber göndererek takviye kuvvet istemiştir.
Demirci Efe ve kızanların Denizli’de katliam yapmak üzere hazırlıklara başladığı sırada Askerlik Şubesi Başkanı Tevfik Bey ve Binbaşı Hamdi Bey istasyona gelmiştir. Mutasarrıf vekili ve jandarma komutanının çağrılmış olmasına rağmen Tevfik Bey’in gelmesi beklenmedik bir harekete sebep olmuştur. Orada bulunan, olaydan yaralı olarak kurtulan kızanların Tevfik Bey’i suçlu göstererek “isteseydi önlerdi” gibi sözler söylemeleri üzerine Tevfik Bey öldürülmüştür. Tevfik Bey’in ölüm haberi 12 Temmuz’da Askerlik Şubesi Başkanı Vekili Nüzhet Bey tarafından 12 Kor. Komutanlığı’na “Sekiz Temmuz Perşembe günü saat 1.00 sonrada Miralay Tevfik Bey, Demirci Efe tarafından şehid edildi” telgrafı ile bildirilmiştir.
8 Temmuz günü Demirci ile birlikte Denizli’ye gelen Teğmen Şevki Bey, hükümet konağına giderek asayişi temine geldiği gerekçesi ile kalabalığı dağıtmıştır. Aynı saatlerde istasyonda bulunan Demirci Efe ve kızanlar, Sökeli’nin öldürülmesi ile ilgili bilgi almışlar ve bu sırada Askerlik Şubesi Başkanı Tevfik Bey öldürülmüştür. Denizlililerden intikam alacağını belirten Demirci Efe, Sarayköy’deki atlı birlikleri Denizli’ye çağırdığı gibi, Goncalı’dan da bir bölük asker getirmiştir. Daha sonra hükümet konağına giden zeybekler, belediye gazhanesinde depo edilmiş olan gaz tenekelerini çıkartarak şehri yakmaya kalkışmışlardır.
Diğer taraftan Demirci Efe, 9 Temmuz günü olayın suçlularını tespit etmek amacıyla mahalle muhtarlarını getirterek sorguya çekmiştir. Şehir içine dağılan kızanlar ise 200 kadar Denizliliyi hükümet konağının karşısındaki evin bahçesine toplamış ve tek tek gözden geçirerek yaralı kızanların “bu da işe karışmıştı” dedikleri öldürülmüştür. Böylece Mutasarrıf vekili Kahraman Seyfi, Dalamanlı oğlu Şükrü ve kardeşi Ahmet, Hoca Esat Efendi, Mevlüt Hoca ve Saraç oğlu Salih gibi Hicret Etmeyecek Ahalinin Hukukunu Muhafaza Cemiyeti üyeleri ile pek çok Denizlili öldürülmüştür. Sökeli’nin öldürülmesi olayında başı çektiği bilinen, halkı zeybeklere karşı kışkırtan İbrahim Namık ise ele geçirilememiştir.
Zeybeklerin Denizli’de yaptığı bu katliam sonucu olayla ilgisi olan veya olmayan pek çok Denizlili öldürülmüştür. Kaynaklar arasında itilaf olmasına rağmen sayısının 60 civarında olduğunu tespit edebildiğimiz öldürülenlerden bazılarının isimleri şöyledir.
Ask. Şb. Bşk. Tevfik Bey
Mutasarrıf Vekili Kahraman Seyfi
Müddei umumi Muharrem
Saraç oğlu Salih
Hoca Esat Efendi
Kırfes oğlu Şakir
Karabacak oğlu Kadri
Dalamanlı oğlu Şükrü
Dalamanlı oğlu Ahmet
Hacı Yusuf oğlu İbrahim
Jandarma Şerbetçi oğlu Ahmet
Jandarma Acıpayamlı oğlu Mehmet
Teğmen Erzurumlu oğlu Mustafa
Naib oğlu Tevfik
Abalı oğlu Mustafa
Süpürgeci oğlu Mehmet
İmam Kapıkıran oğlu Nuri
İmam Mevlüt
Eczacı Hacı
Pelitlibağ Mahallesinden Emir Ayşe ve torunu Kayalı oğlu Kazım

Demirci Efe ve kızanların Denizli’de pek çok insanı öldürdüğü ve şehri ateşe vermek üzere hazırlıklar yaptığı sırada, o güne kadar şehri terk etmeyen pek çok Denizlili korkuya kapılarak şehri terk etmeye başlamıştır. Yunan kuvvetlerinin yaklaştığı, şehrin işgal edileceği korkusu ve şehirdeki azınlıkların olumsuz tavırları zaten pek çok kişinin göç etmesine sebep olmuştu. Böyle bir dönemde Demirci Efe’nin de Sökeli’nin öldürülmesini bahane göstererek Denizlililerden intikam almaya kalkışması halkın şehri boşaltmasına sebep oluyordu. Olayın bu boyutlara vardığını ve Denizlilerin zulme tabi tutulduğunu öğrenen Sarayköylü Şeyh Tahir Efendi Denizli’ye gelerek Demirci Efe’yi hareketinden vazgeçirmek istemiştir. Efe şehri yakacağına dair yemin ettiğini söylemesi üzerine ise şehrin mezarlığının ateşe verilmesi gibi bir formül düşünülmüştür. Netice de gaz tenekeleri Büyük mezarlığa nakledilerek ağaçlar ateşe verilmiştir
Demirci Efe’nin sakinleştirilmesi ile ilgili yukarıdaki bilgilerden başka Süreyya Örgeevren’de eserinde Efe’yi kendisinin yatıştırdığını ve 9 kişi haricindeki bütün Denizlilileri affetmesini rica ettiğini belirtmektedir. Buna göre Demirci Efe; İhtiyat zabiti Hacı Fevzi oğlu Ali Rıza, İhtiyat zabiti Hacı Halil İbrahim oğlu Rüştü, Tüccar Nuri, Bel. Bşk. Hacı Tevfik, Müftü Efendi oğlu Fevzi, Odabaşı oğlu Halil, Bekir oğlu Ali, Lebib oğlu Ahmet ve İbrahim Namık haricindeki Denizlilileri affettiğini bildirdiği bir beyannameyi 15 Temmuz’da iki nüsha hazırlatarak bir nüshasını Süreyya Bey’e vermiştir. Ayrıca Demirci Efe Süreyya Bey’in kazalara giderek olayı anlatmak ve Denizlilileri şehre geri çağırmak istemesi üzerine ikinci bir beyanname hazırlatmıştır. Süreyya Bey 15 Temmuz tarihli bu vesikayı alarak bir gün sonra Tavas’ gitmek üzere yola çıkmıştır. Yol üzerinde uğradığı yerlerde ve Tavas’ta olayla ilgili bilgi veren Süreyya Bey, Demirci Efe’nin Denizlilileri affettiğini bildirir beyannameyi de göstererek ahaliyi dönmeleri için ikna etmeye çalışmıştır.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver