Çevrimdışı

HaYaLeT'in Dönüşü..

İşte döndüm yıllar geçtikten sonra HaYaLeT'in mektubu ile son bulan haberdarsızlık, göndereni belli olmayan mektubla kendini gösteriyor.

Merhaba yavru ceylanım. Ben geldim aç kollarını. Bak bu gizemli adam uzun yol yaptı ve sihirli göz yaşları mürekkep, yediği hançerleri kalem, sözcükleri yol, yıpranmış kalbi ama bir o kadar kararmış beyaz bile denmeyecek sayfasını açıyor sana.

Sakın! Sakın bana niye döndün deme. Deme işte ya. Döndüm ben.

Sus diyorum sana! Suhal sorma bana... Biliyorum dönmemem gerekirdi. Sana kendimi hissettirmemem lazımdı. Bilerek yapıyorum bunu sana. Acı çektirmek değil ha sakın yanlış anlama. O günleri yad etmek için geldim. Eee tabi birazda acıyacak. Kolay değil. BEN GELDİM..

Biliyorum biliyorum. Bir zamanlar GuLGuzeLi'm derdim. Ne yapalım sana yeni isimler takmak hoşuma gidiyor. Her mektubumda öyle olacak. Acıyan, kanayan yarayı kimseye göstermemek için bu şart.

Bu mektup ihanetin bedelidir. Gözyaşlarım, ihanet etti sana. Başka birşey için aktı gözyaşlarım. Belki de özür dilemek için geldim. Beni kabul eder misin? Ben, ben, hani acıları fırangaya vurup, yaşanmışlıklardan kaçan.. Beeeennn geldim.

Ne olur bakma öyle. Yapmam gerekiyordu. Doğruyu bulana kadar, acılarımı bir sayfaya döküp bütün yükü senin üzerine atmalıydım. Biliyorsun bunu yapamasaydım HaYaLeT'in mektubu olmazdı bu.

Hani yazmıştım ya sana ve güzel Türkçe'mizi bilen herkese.. Ya illaki hatırlattıracaksın bana.. Tamam tamam söylüyorum "HaYaLeT'in mektubu" oldu mu şimdi?

Neyse işte.. HaYaLeT, bir mektupla yetinmiyor, geri dönüyor. Yeni mektupları var sana. Bu sadece bir başlangıç. Tekrar mektupları tüm aşk, sevgi sitelerinde ve kategorilerinde yer almaya devam edecek.

Aç kollarını ben geldim.


Uyarı: Bu yazılan mektup tarzı, yeni bir yansımadır. Sitelerinde yayınlamak isteyenler Alıntı diyerek belirtmek zorundadır.

__________________
Deniz ol dalgan olayım, sahil ol kumun olayım
Martına kanat olayım, tüyümü Maviye boya
Adın Mavi, Gözlerin Mavi, Aşkın Mavi