Tekil Mesaj gösterimi
Alt 02 Eylül 2010, 14:35   #1
Çevrimdışı
Afrodit
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Mimar Sinan'ın Akıl Almaz Sırları




[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Büyük üstad Mimar Sinan'ın eserlerinin sırlarını
biliyor musunuz?


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Süleymaniye Camisi'nde gizli bölmede bulunan notta ne
yazıyor? Süleymaniye'nin dört kubbesi neyi temsil ediyor? Camii'nin
inşaasına neden ara verilir? İran Şahı'nın gönderdiği mücevherler
nerede? Kandilde yanan isler ne işe yarıyor? Selimiye Camisi'nin yapımı
sırasında Mimar Sinan neden yok oluyor? Selimiye Camisi'nde Japonların
şaşırdıkları an.. İşte Sinan'ın eserlerine gizemli yolculuk...



[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Mimar Sinan, bir gün, dostlarından ve devrinin şair ve
ediplerinden Mustafa Saî Çelebi’ye gelerek, “Çok kocadım. İsterim ki,
öldükten sonra adım unutulmasın. Hizmetlerim anılıp hayırla anılayım.
Anlatacağım hatıralarımı nazım ve nesir diliyle yazar mısın?” der.



[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Bunun üzerine Çelebi, Mimar Sinan’ın anlattıklarını
yazmaya başlar ve küçük bir kitap ortaya çıkar.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Saî Mustafa Çelebi’nin Mimar Sinan’ın ağzından kaleme
aldığı, “Tezkiretü’l Bünyan” ve “Tezkiretü’l Ebniye” adını verdiği ve
günümüzde ‘Yapılar Kitabı’ adı altında toplanarak yayımlanan bu eseri,
büyük ustanın yaşam öyküsünü, eserlerinin envanterini ve kendi dönemine
ait gözlemlerini içeriyor


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Mimar Sinan’ın yaşantısına dair birçok ayrıntıyı,
eserlerini, döneminin insanları hakkındaki düşüncelerini bu kitap ile,
Sinan’ın kendi ağzından öğrendiğimiz gibi, Süleymaniye Cami’nin
sırlarını da belli ölçülerde, bu kitapta bulabiliyoruz.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Mustafa Saî Çelebi’nin ‘Yapılar Kitabı’nda Süleymaniye
ile ilgili çarpıcı bölümler yer alıyor.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Mimar Sinan, Süleymaniye Cami’nde, bir çok sorunu
olduğu gibi, akustik sorununu da mükemmel bir biçimde halletmiştir. Bu
konuda yine rivayete dayanan hoş bir hikâye var:


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Cami inşa edilirken, Sinan’ın mihrapta nargile içtiği
söylentisi yayılır. Söylenti padişaha kadar ulaşır.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Kanunî, bu söylenenlere inanmak istemese de bir gün
ansızın inşaata baskın yapar. Bakar ki, Sinan gerçekten mihrapta nargile
tokurdatıyor.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

“Mimarbaşı, camide nargile içilir mi, sen bu işi
yapmazdın, nedir bunun hikmeti” diye sorar.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Sinan şöyle cevap verir: “Sultanım, dikkat edin
nargilemde tömbeki, tütün yoktur. Sadece suyun fokurdamasından meydana
gelen sesin cami içerisinde dağılımını kontrol ediyorum. Buradaki suyun
sesi caminin her tarafına eşit yayılırsa, yarın burada Kuran okuyacak
olan hocanın sesi de 60-70 metreye kadar toplanan cemaat tarafından
duyulacaktır. İşte bu yüzden, akustiği kontrol ediyorum.”


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Süleymaniye Camii'nin ayrıntılarına inildikçe insanı
büyüleyen pek çok özelliği ortaya çıkıyor.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Caminin temelleri atıldıktan sonra, temelin iyice
oturması ve sonradan bir çöküntü olmaması için, inşaata bir yıl ara
verilir.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Ağır masraflar yüzünden caminin yapımına ara
verildiğini zanneden İran Şahı Tahmasp Han, inşaatın devamı için,
kıymetli mal yüklü bir kervanı ve içi değerli taşlarla, mücevherlerle
dolu bir kutuyla, bu hediyeleri göndermesinin sebebini açıklayan bir
mektubu Kanunî’ye yollar.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Bu mektuba ve üsluba sinirlenen padişah, malları
elçinin gözleri önünde bahşiş olarak dağıtır ve kutuyu Sinan’a vererek
içindeki mücevherleri yapının taşlarına karıştırmasını buyurur.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Mimar Sinan, değerli mücevherleri minarelerden birinin
taşları arasına maharetle yerleştirir. Güneş ışığında pırıl pırıl
parladığı için bu minareye ‘Cevahir Minaresi’ adı verilir. Evliya Çelebi
zamanla sıcaktan bozulduğunu ve taşların pırıltısının kaybolduğunu
belirtir.



[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Süleymaniye’nin dört minaresi İstanbul’da yaşamış dört
büyük hükümdarı; Fatih Sultan Mehmet, II. Bayezid, Yavuz Sultan Selim ve
Kanunî Sultan Süleyman’ı ya da camiyi yaptıranın İstanbul’un fethinden
sonraki dördüncü padişah olduğunu temsil eder.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Minarelerin uzun ve kısa düzenlenişi, ana kütleyle
beraber yapıya modüler sistemde piramidal bir görünüm kazandırır.
Uzaktan bakıldığında, birbiri üzerinde göklere yükselen bir merdiven
gibi duran bu orantı ustalığı, Hıristiyan öğretide, “Yakub’un Merdiveni”
ile anlam bulur.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

KANDİLLERİN İSİNDEN MÜREKKEP


Caminin içinde
yanan yaklaşık 250-300 kadar kandilin isi, yukarıdaki bir akımla kapı
üstündeki dört pencereden is odasına çekilirdi. Kitap yazımında ve
hattatlıkta kullanılan mürekkebin en güzeli bu isten elde edilirdi.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Halen Süleymaniye Kütüphanesi’nde mevcut olan bazı
kitaplar bu isle yapılan mürekkeple yazılmıştır.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Süleymaniye Camii ile ilgili büyüleyici hikayeler
bunlarla da bitmez.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Geçtiğimiz yıllarda Süleymaniye Camii'nin yıkılma
tehlikesiyle karşı karşıya kaldığı anlaşılmış.



[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Eğer çözüm bulunamazsa, koca cami kısa bir zaman içinde
yıkılacakmış. Caminin tüm taşıyıcı yükü kemerlerindeymiş. Bu kemerlerin
ortalarında bulunan kilit taşları zamanla aşınmış. Ama elde yazılı bir
proje olmadığı için nasıl değiştirileceği bilinmiyormuş.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Hemen Türkiye'nin en yetkin mühendis ve mimarlarından
oluşan bir heyet oluşturulmuş. Ortaya bir sürü fikir atılmış. Her
kafadan bir ses çıkmış ama sonuç alınamamış.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


GİZLİ BÖLME


Tartışmalar sürerken caminin içinde
büyük bir karmaşa sürüyormuş. Ülkenin çeşitli bilim kuruluşlarından bir
sürü mimar, mühendis kemerleri inceliyormuş. Bu adamlardan biri
ortalarda dolanırken, kazara, gizli bir bölme bulmuş.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Bölmede, üzerinde eski yazı olan bir not varmış
,Uzmanlara inceletilen kağıdın orijinal olduğu belgelenmiş. Bu kağıt
parçası bizzat Mimar Sinan'ın imzasını taşıyan bir mektupmuş. Mektupta
yazılanlar günümüz Türkçesine tercüme ettirilince ortaya söyle bir metin
cıkmış.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

SİNAN'IN BIRAKTIĞI NOT


"Bu notu bulduğunuza göre
kemerlerden birinin kilit taşı aşındı ve nasıl değiştirileceğini
bilmiyorsunuz


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Koca Sinan, kademe kademe, kilit taşının nasıl
değiştirileceğini anlatıyormuş. Bu oyuk içinde yer alan bir şişe ve şişe
içindeki notta söyle bir şey yazıyormuş: "Her kim bu tas eskidiğinde
yenisiyle değiştirmek isterse eski taşın yerine takılacak. Yeni kilit
taşının iki tarafından yağlı iple taşı bir taraftan sokup öteki taraftan
çeksin ve sonra ipin dışarıda kalan kısımlarını kessin."


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

TOPKAPI SARAYI'NDA MEKTUP


Heyet Sinan'ın
söylediklerini aynen yapmış. Süleymaniye Camisi böylelikle kurtarılmış.
Bu mektubun Topkapı Sarayı'nda saklandığı söyleniyor.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

SELİMİYE CAMİİ EFSANELERİ


Selimiye'nin uzun
yıllar boyunca süregelen, kulaktan kulağa, nesilden nesile aktarılan
hikayeleri günümüze kadar söylenegeliyor.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Hz. Muhammed'i (S.A.V) rüyasında gören padişah II.
Selim, Peygamberin emri üzerine onun rüyada işaret ettiği, bugünkü cami
alanının bulunduğu yere bir cami yaptırmaya karar vermiştir.
Selimiye'nin Temel Taşları Hakkında Koca Sinan, ustalık eserimdir,
dediği bu yapının inşaatına başlamadan önce, inşaatta kullanacağı bütün
taş malzemeyi araziye yerleştirmiş. İki yıl süresince tonlarca taş
zeminin üzerinde beklemiş. İnşaatçıların kullandığı "zeminin oturması"
denen bir olay vardır. Sinan da Selimiye'nin zeminini önceden
sıkıştırarak,bu şekilde zeminin oturmasını sağlamıştır. Böylece iş
bittikten sonra oluşacak olan çatlama ve kaymaların önüne geçmiştir.
Temellerinin atılmasının uzun sürmesi hakkında İnşaat hızla ilerlemekte
iken, Mimar Sinan bir gün ortadan kaybolmuş. Her yeri aramışlar, ama
Mimar Sinan'ı kimse bulamamış. Tam 8 yıl sonra, Mimar Sinan çıkagelmiş.
Caminin kaldığı yerden devam etmesini buyurmuş. Sultan Selim, inşaatın 8
yıl beklemesine çok sinirlenmiş: "Tez getirin Sinan'ı" diye buyruk
çıkartmış.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Sultan Selim bu; tüm saray eşrafı korkudan tir tir
titriyor, Selim'in gazabından korkuyorlarmış. Mimar Sinan gayet sakin
huzura çıkmış. Selim "anlat" demiş sadece, gözlerinden şimşekler
çakıyormuş. Hazır olmasını buyurduğu celladyn eli kılıcının kabzasına
gitmiş. Sinan kendinden emin, temelin sağlam olması için zaman
gerektiğini söylemiş ve eklemiş: "Hesaplarıma göre 8 yıl gerekiyordu"
demiş. Sultan Selim, eliyle cellada dur işareti vermiş ve Mimar Sinan'ın
dehası karşısında diyecek bir şey bulamamış. Selimiye ve Çağrışımlar
Selimiye Camii'nin 31.25 m çapındaki tek kubbesi Allah'ın tek olduğuna
işaret eder. Benzer şekilde, Selimiye Camii'nin pencerelerinin 5
kademeli oluşu İslam'ın 5 şartını, 4 vaaz kürsüsü 4 hak mezhebini,
Selimiye Külliyesi'ndeki toplam 32 kapı islamiyetin 32 farzını, arka
minarelerde 6 yolun olması imanın 6 şartını, 12 şerefesi ise onikinci
padişah tarafından yaptırıldığını ifade etmektedir.


Koca Sinan,
ustalık eserimdir, dediği bu yapının inşaatına başlamadan önce, inşaatta
kullanacağı bütün taş malzemeyi araziye yerleştirmiş. İki yıl süresince
tonlarca taş zeminin üzerinde beklemiş.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

İnşaatçıların kullandığı "zeminin oturması" denen bir
olay vardır. Sinan da Selimiye'nin zeminini önceden sıkıştırarak,bu
şekilde zeminin oturmasını sağlamıştır. Böylece iş bittikten sonra
oluşacak olan çatlama ve kaymaların önüne geçmiştir.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

İnşaat hızla ilerlemekte iken, Mimar Sinan bir gün
ortadan kaybolmuş. Her yeri aramışlar, ama Mimar Sinan'ı kimse
bulamamış. Tam 8 yıl sonra, Mimar Sinan çıkagelmiş.



[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Caminin kaldığı yerden devam etmesini buyurmuş. Sultan
Selim, inşaatın 8 yıl beklemesine çok sinirlenmiş: "Tez getirin Sinan'ı"
diye buyruk çıkartmış. Sultan Selim bu; tüm saray eşrafı korkudan tir
tir titriyor, Selim'in gazabından korkuyorlarmış. Mimar Sinan gayet
sakin huzura çıkmış.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Selim "anlat" demiş sadece, gözlerinden şimşekler
çakıyormuş. Hazır olmasını buyurduğu celladın eli kılıcının kabzasına
gitmiş.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Sinan kendinden emin, temelin sağlam olması için zaman
gerektiğini söylemiş ve eklemiş: "Hesaplarıma göre 8 yıl gerekiyordu"
demiş. Sultan Selim, eliyle cellada dur işareti vermiş ve Mimar Sinan'ın
dehası karşısında diyecek bir şey bulamamış.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Selimiye ve Çağrışımlar


Selimiye Camii'nin
31.25 m çapındaki tek kubbesi Allah'ın tek olduğuna işaret eder. Benzer
şekilde, Selimiye Camii'nin pencerelerinin 5 kademeli oluşu İslam'ın 5
şartını, 4 vaaz kürsüsü 4 hak mezhebini, Selimiye Külliyesi'ndeki toplam
32 kapı islamiyetin 32 farzını, arka minarelerde 6 yolun olması imanın 6
şartını, 12 şerefesi ise onikinci padişah tarafından yaptırıldığını
ifade etmektedir

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

1950-60 arası bir tarihte inşaat mühendisi, mimar ve
jeofizikçilerden oluşan bir Japon heyeti Türkiye'ye geliyor. Heyet İmar
ve İskan Bakanlığı'ndan izin alarak ülkemizdeki tarihi yapıları
incelemeye başlamış. Ayasofya’yı, Yerebatan Sarnıcını filan gezdikten
sonra sıra Sinan' in kalfalık eseri Süleymaniye Camisi'yle Sinan'ın
öğrencisi Mimar Davut Ağa'nın eseri Sultanahmet Camisi'ne gelmiş.
Japonlar bu camiler üzerinde günlerce inceleme yapmışlar.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Bunun üzerine Türkiye programının gerisini tamamen
iptal edip, bu iki cami üzerine yoğunlaşmışlar. Araştırmalarının
sonucunda herhangi bir sarsıntı sırasında bu iki caminin
sabitlenmediğini aksine yerinde oynayarak yıkılmaktan kurtulabildiği
ortaya çıkmış. Minareleri incelediklerinde ise şaşkınlıkları ikiye
katlanmış.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

JAPON MÜHENDİSLERİN ŞAŞKINLIKTAN KALDIĞI AN


Her
geçen gün şaşkınlıkları daha da artıyormuş.
Çünkü Japonlar daha ilk
incelemede camilerin gevşek bir zemin üzerine inşa edildiğini
anlamışlar. Ama bunca yıl, bu camilerde bir çatlak dahi olmamasına akıl
sır erdirememişler.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

MİNARELERDEKİ RAYLI SİSTEM


Minarelerin çok daha
gelişmiş bir raylı sistem mekanizması üzerine oturtulduğunu ve her yöne
yaklaşık 5 derece yatabildiğini görmüşler.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Daha derin araştırma yapmak için Edirne'ye, Sinan'ın
ustalık eseri Selimiye Camisi'ne gitmişler. Selimiye'nin tüm sırlarını
aylarını harcayarak çözmüşler.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Japonya'ya döndüklerinde ise Sinan'ın sırlarını
uygulamaya sokarak şehirlerini Sinan'ın kullandığı sistemlerle kurup
muazzam gökdelenler dikmişler.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Selimiye ile ilgili bir başka hikaye ise şöyle: "Bir
gün Selimiye Camii'ne girenler,kubbenin altında bir Japon'un ayaklarını
kıbleye doğru uzatmış sırtüstü yattığını görmüşler.Tabii hemen Japon'u,
"Burası kutsal bir yer. Bu şekilde yatmak bizim inançlarımıza göre
saygısızlıktır. Lütfen oturun veya ayakta durun" diyerek uyarmışlar.
Ancak, Japon gözlerini kubbeden ayırmadan söyle sayıklıyormuş; "Bu
imkansız. Ben yılların mühendisiyim. Bu kubbe var olamaz. Hayal
görüyorum….. Bu kubbenin orada o şekilde durması fizik ve matematik
kurallarına aykırı. Bu imkansız, orada hiçbir şey yok,orada hiçbir şey
yok."


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

SELİMİYE CAMİİ'NİN KUBBESİ


Mimar Sinan'ın
Selimiye Camii'nin kubbesini o genişliğe oturtmak için 13 bilinmeyenli
bir denklemi matematiğin bilinen 4 ana işleminden farklı beşinci bir
işlem yaratarak çözdüğü söylenir. Ayrıca minarelerin şerefelerine
çıkanların yolda birbirlerini görmemeleri ise büyük bir bir dehanın
ürünüdür. Almanlar aynı sistemi meclislerinin önündeki dev kürede
kullanmışlar.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

MİHRİMAH SULTAN CAMİ'NDEKİ KUYULAR


Mimar
Sinan'ın, Kanuni Sultan Süleyman'ın kızına aşkını anlatmak için yaptığı
Mihrimah Sultan Camii'nin 10 yıldır süren bakım ve onarım çalışmaları
sırasında, ünlü mimarın bir mühendislik sırrı daha gün yüzüne çıktı.
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

16. yüzyılda inşa edilen Mihrimah Sultan Camii, dönemin
üç padişahına mimarbaşılık yapan ve hala birçok eserinde kullandığı
mühendislik tekniği sırrını koruyan Mimar Sinan tarafından Kanuni Sultan
Süleyman'ın kızı Mihrimah Sultan adına 1562-1565 tarihleri arasında
inşa edildi.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

1999'daki depremde gördüğü hasar nedeniyle restorasyon
çalışmaları gerçekleştirilen caminin etrafında yüzden fazla kuyu
bulunduğu tespit edildi.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Uzmanlar, Mimar Sinan'ın, eski İstanbul'un en yüksek
tepesine inşa ettiği camiinin zeminindeki su dengesini sağlamak için
temelin etrafına kuyular açtığını, böylece temeli korumaya aldığını
belirledi.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver