Hayatı yaşamak;
Denizin kıyısında durmuşuz. Ayaklarımızı suya salmışız. Sen diyorsun ki;
"Şu ilerdeki elli beşinci dalgaya yüzelim birlikte. Bak o dalga ne kadar güzel!"
Ben de "hangisi?" diye soruyorum. Daha sorumu bitirmeden yer değiştirmiş oluyor senin işaret ettiğin dalga. Bak artık söylediğin yerde değil. Elli beşinci değil de otuz beşinci olmuş şimdi. Giderek yaklaşıyor. Yani zaten o bu tarafa geliyor. Gelirken de elbet bir şeyler getiriyor yanında. Şimdi önünde iki seçenek var: Ya atlayacaksın denize, dalgaları falan unutup sen de bir katre olacaksın onun içinde. Ya da durup beleyeceksin. Dalgaların kıyıya vurup parçalanmasını seyreyleyeceksin. O zaman da onlar birer katre olacak gözlerinin önünde. İki türlü yaşanır hayat, Eğer bir şeye benzeyecekse;
Ya kendini yok edeceksin hayatın içinde, ya da hayatı yok edeceksin kendinde... (Alıntı-Bit Palas)
__________________ Rüzgarda savruk, Başına buyruk ~ |