Cevap: Biri basbakanin digeri cumhurbaskanin oglu
VATAN "İstihbarat Servisi" nin genç muhabirlerinden Yüksel Koç bulmuş, araştırmış, birinci el kaynaklara giderek bilgileri almış; "Başbakan'ın oğluna kusursuz raporu veren Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi Başkanı Türkiye Denizcilik İşletmeleri'ne Genel Müdür Yardımcısı oldu" başlığıyla yazmış.
***
Okuyalım!
Aydınlanalım!
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan olmadan önce İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı iken oğlu Ahmet Burak Erdoğan, 6 yıl önce Şişli'de yaya geçidinde karşıya geçmeye çalışan TRT İstanbul Radyosu sanatçısı Sevim Tanürek'e çarptı. Sanatçı hastaneye kaldırıldı.
Haber devam ediyor.
Ahmet Burak Erdoğan, annesinin arabasını kullanıyordu. Trafik raporunda "dalgın olarak araç kullandığı" için kusur oranı sekizde üç (3/8) tespiti yapılmıştı. Savcı polisin raporuna dayanarak 3 aydan 20 aya kadar hapis istedi. Tanürek, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Bunun üzerine Ahmet Burak Erdoğan hakkında ek iddianame düzenlenerek "istenen ceza 2 yıldan 5 yıla kadar hapis" diye değişti. Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan araya girdi, ölen sanatçının eşi ve oğluna çok sıcak ilgi gösterdi. Mezar temin etti, hastane masraflarını karşıladı. Onlar da şikayetlerinden vazgeçtiler.
Fakat dava sürdü.
Mahkeme Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi'nden kazayla iligili rapor istedi. Bu dairenin başında makine mühendisi Eyüp Çakmak bulunuyordu. Sanık Erdoğan için "tamamen kusursuz" raporu düzenledi ve "sekizde sekiz (8/8) kusur ölen yaya Sevim Tanürek'tedir" dedi.
Sonra ne mi oldu?
Aydınlatıcı son!
Başkan'ın oğlu aklandı.
Beraat etti.
Tayyip Erdoğan Başbakan oldu, "kusursuzdur raporu" veren dairenin başkanı Türkiye Denizcilik İşletmeleri Genel Müdür Yardımcılığı görevine atandı.
Şimdi haberi okuyacağız!
Aydınlanacağız!
Peki ne diyeceğiz?
Tutulacak bir yanı var.
O yanından tutacağız.
***
19 yaşındaki oğlu dikkatsizlik etmiş, kaza yapmış, ölüme neden olmuş. Belli ki baba Tayyip Erdoğan da derin üzüntülere düşmüş. Ölenin yakınlarının acısını paylaşmış, oğlunun "ceza almaktan kurtulması" için birçok babanın yapacağını o da yapmış. Oğluna kusursuz raporu veren makine mühendisini ödüllendirmek istemiş.
Tamam da...
Ödülün bedelini niçin halk şirketine yüklüyor. Adli Tıp mühendisini Tayyip Erdoğan kendi şirketleri olan Emniyet Gıda'nın ya da İhsan Gıdanın ya da Yeni Doğa'nın genel müdür yardımcılığına getirebilirdi. Niçin kendi şirketlerine değil de özelleştirme idaresine devredilmiş, beş yıldan beri muhtemelen 30-40 trilyon kıdem tazminatı ödeyerek 3 bine yakın çalışanını işten çıkarmış bir devlet şirketine?
Bu adam becerikliyse!
Bilgiliyse!
Yetenekliyse!
Niçin Tayyip Erdoğan bu adamı kendi şirketlerine müdür yapmıyor da özelleştirmeye devredilmiş devlet şirketine yerleştiriyor? Tayyip Erdoğan'ın bu "Sen bizi gördün biz de seni görelim" atamasından haberi yok mu?
Habersiz mi atadılar!
Nasıl yaparlar?
Aydınlık haber! |