Cevap: Necip Fazıl KISAKÜREK'den Nükteler
MARAŞ DONDURMASI Alaeddin Özdenören, birgün Büyük Doğu'nun yönetim evinde derginin çıkmasıyla ilgili hizmetlerini yerine geitirirken Üstad onu dondurma almaya gönderiyor ve: "Roma dondurması al" diye tembihinde bulunuyor. Olay 1960'lı yılların ortaları. O tarihte henüz Maraş dondurması tanınmıyor. Alaeddin Özdenören Nuruosmaniye Caddesinde Roma dondurması aranırken, bir muhallebicide Maraş dondurması satıldığını görüyor ve tereddüt etmeden Maraş dondurmasından alıp büroya dönüyor. Üstad, Alaeddin'in elinde farklı bir dondurma görünce: "Bu ne?" diye soruyor. Alaeddin de: "Maraş dondurması Üstadım" diye cevap veriyor, arksaından da: "Maraş dondurması Roma dondurmasından iyidir" diyor. Üstad, Maraş dondurmasının tadına bakıyor ve: "Filvaki bu da fena değilmiş ama, sen niye talimata uymuyorsun?" diye çıkışıyor ve açıklamasını da getiriyor: "Bir gün büyük kampana çaldığında sizin emirlere riayet edeceğinizde nasıl emin olabilirim?!" (Rasim Özdenören - Bir Karakter ve Birkaç Nükte)
---------- MAYMUNA DÖNMEK Necip fazıl kısakürek, sakal bırakmaya karar verir ve bırakır. Sakallı halini görenler şaşırırlar. Hatta bazıları hakaret etmek bile ister. Fakat üstad bu. Hiç lafın altında kalır mı? Adama laik olduğu cevabı verir. Üstadın sakallı halini gören biri, üstada hakaret etmek için karşısına geçip sakallı halini kastederek; -“Yahu Maymuna dönmüşsün!” der. Bu söz üzerine üstad adama haddini bildirir: -“Öylemiii, peki o zaman arkamı döneyim!.." |